Enis Berberoğlu: Teknisyen ve politikacı






Enis BERBEROĞLU
Haberin Devamı

GALİBA Kemal Derviş'in, daha üç ay önce aniden Türkiye'de göreve davet edilme gerekçesini, neden ayağının altına kırmızı halılar serildiğini hatırlaması zorunlu...

Öncelikle belirtelim ki, o tarihte de, bugün de cennet ülkemizde siyasetçi kıtlığı çekilmiyordu. Eksikliği duyulan, siyasetçiye güvendi...

Cumhuriyet tarihinin en ağır bunalımı nedeniyle moraller bozuktu. Peş peşe patlak veren yolsuzluk skandalları nedeniyle halk kızgındı. Faturanın özelinde koalisyon liderlerine kurum olarak da siyasete çıkarılması kaçınılmazdı. İşte bu nedenle Kemal Derviş'in aile fotoğrafına girip hükümete itibar aşısıyla destek vermesine yoğun muhalefet vardı.

Zaten Derviş de bu yanlışa düşmedi, hükümetle yanaşık düzene geçmedi, hani deyim yerindeyse dördüncü ortak gibi takıldı...

Ne var ki Derviş'in daha ekonomik programda herhangi somut adım atılmadan siyasete soyunması kafaları karıştırdı.

* * *

Dünkü piyasa parametreleri bizce Derviş açısından anlamlıdır.

Hububat fiyatlarındaki uzlaşmaya, Bankalar Yasası'nın kazaya uğramadan onaylanmasına, borç takasında iyi haberlere rağmen... Faizler ve döviz kuru yükseldi, borsada tedirginlik sürdü. Neden derseniz:

Eğer Kemal Derviş hálá teknisyense... IMF'ye daha bir ay önce verilen sözleri çiğneyen fiyatlar nedeniyle istifa etmeliydi. Çünkü teknisyen açısından siyasi esneme payı yoktur.

Yok artık kendisini politikacı sayıyorsa Kemal Derviş'in Bakanlar Kurulu kapısını çarpıp çıkması, kızgınlığı geçince Devlet Bahçeli'den randevu istemesi (alamaması), niyet mektubunu delen rakamları savunmak zorunda kalması en hafif deyimiyle acemiliktir.

Daha da özetini isterseniz... Teknokrat Kemal Derviş'e Gaziantep-Adana turu yakışmadı. Siyasetçi Kemal Derviş ise hafif kaldı. Kemal Derviş her iki şapkasının altında da güven erozyonuna uğradı. Dövizle faizin yükselmesi, Hazine'nin ihale yapamaması hep bu yüzdendi.

* * *

Bu ülkenin çalışan, üreten, hakkını arayan kesiminin önemli bölümü Derviş'e güven duymak, savaşında yardımcı olmak istiyor.

Şapka seçimi Kemal Derviş'in vazgeçilmez anayasal hakkıdır.

Dilerse teknokrat kalır, isterse siyaset yapar.

Ama şahsında umudun dayak yemesine izin vermeye hakkı yoktur.

* * *

Eski siyasiler bilir, belki Kemal Derviş de duymuştur.

Ama hikáyenin yeri geldi, yine hatırlatalım.

Efendim buz gibi soğuk günde uçan minik kuşun kanatları donmuş, yere çakılmış. Karın üstünde donmak üzereyken inek görmüş acımış, sıcak tutsun diye üstüne pislemiş. Birazdan keyfi yerine gelen minik kuş şakımaya başlayınca kurt duymuş, gelip kuşu yemiş...

Ve gelelim bu hikáyeden çıkarılacak derslere...

Başınıza her pisleyen illa düşmanınız değildir. Aynı şekilde sizi pislikten kurtaran da dostunuz olmayabilir. Ama daha da önemlisi, madem ki boğazına kadar pisliğe batmışsın, ne demeye ötüyorsun ey minik kuş.

KARŞI GÖRÜŞ-KATKI

‘‘Kavga hububat kavgası değil. Bütüne bakmak gerek. MHP bir taraftan tabanının kaymasını önlemeye çalışıyor, diğer taraftan Derviş'in aktif olarak politikaya girebileceği ihtimali nedeniyle önünü kesmeye çalışıyor. ANAP ve DSP'nin MHP'yi alkışlaması da bu yüzden. Beyaz çoraplılarla beyaz yakalıların kavgası kızışıyor. Kadirşinas Türk halkının Derviş'ten yana olduğu bir gerçek ama bu halk çok beyaz yakalıyı harcadı, bu da unutulmasın.’’

(Bülent UĞURSES)

Yazarın Tüm Yazıları