Doğan Hızlan: Bütün saadetler mümkündür

Doğan HIZLAN
Haberin Devamı

Arkadaşım Yavuz Gökmen'in anısına

BİR tatil sabahında, yeni yılın ikinci gününde yataktan kalkar kalkmaz bu dizeyi mırıldanın: ‘‘Bütün saadetler mümkündür.’’

Türk şiirinin duyarlı, insancıl ustası Ziya Osman Saba'nın bir ömrü ışıtan şiiri:

‘‘Bütün saadetler mümkündür... / Şu kapının açılması. / İçeri girivermen, / Bahar, kuşlar, gündüz. / Ve bütün dünya / Bir an içinde gürültüsüz.’’

Hayat ve hayatımız üzerine düşünüyor muyuz?

Shakespeare gibi, bazan ‘‘ses ve öfkeden ibaret anlamsız birşey’’ dediğimiz olmuyor mu?

Uzun günlerin, gecelerin akreple yelkovan arasına sıkıştığı anların nefes nefese koşusunu, ipi göğüslediğimizde ne hissediyoruz?

'Dur' sözünün de hayat sözlüğümüzde bir madde olduğunu anlamak için ille de bitimleri, sonları mı beklemeli?

‘‘Aşk imiş her ne var álemde’’ diye yazmış büyük Fuzuli.

Ne aşkı olursa olsun, áşık olun.

Böyle günlerde insan filozof olabilir. Hayat felsefesinin en mükemmeliyle en pespayesini bir arada yaşayabilir, utanabilir ve övünebilir.

Defolarınızı örtmeyin, sevin. Üstünlüklerinizi abartmayın, küçümseyin.

Bugün lütfen bencil olmayın, ‘‘başkası için yaşamak da güzelmiş’’, deyin.

* * *

ORHAN Veli'nin Dalgacı Mahmut'u benim yılbaşı arkadaşımdır. Uyanmadan gökyüzünü boyar, ille de pembedir onun sevdiği renk.

Bin yılın büyük bölümünde maraton koşucusu olduğunuzu anlayın, yorgun yüreğinizin neler için çarptığını bir hayal edin.

Gün gelir, bütün unvanların, malların, mülklerin bir budalalık, aldatmaca olduğunu düşününce Yunus Emre'yi, Max Jacob'u anımsayın.

Hırslardan azade bir günün keyfini çıkarın.

Hayat ve hayatınız üzerine felsefe yapmayı ihmal etmeyin.

Nermi Uygur'u anmış Ece Ayhan, Öküz Dergisi'nin yılbaşı sayısında:

‘‘Nermi Uygur'un Türk felsefesinde önemli bir yeri vardır.’’

Yaşama felsefesinin vazgeçilmezliğinin önemini ondan, onun kitaplarından öğrendik.

Zaman zaman felsefenin yarattığı sarsıntıya ihtiyacımız vardır.

Yaşamın değerini bilin.

Oktay Rifat'ın 'Son Söz' şiirinden sonra tersini kim söyleyebilir:

‘‘Boğazından lıkır lıkır geçen / Şu suyun kıymetini bil / Nedir ki bu mavilik deme / Pencereden görebildiğin kadar / Göğün kıymetini bil / Kıymetini bil çiçek açmış bademin / Güneşli odanın çamurlu sokağın / Beyazın siyahın yeşilin / Pembenin kıymetini bil. Güneş yalnız dirileri ısıtır / Güneşin kıymetini bil’’

* * *

ARKADAŞIM Yavuz Gökmen'i anarak yazdım; kendime, dostlarıma verdiğim öğütleri.

O şiiri çok severdi, bıraksalar her gün şair ve şiir üzerine yazardı.

Behçet Necatigil, ‘‘Sevgileri yarına bıraktınız’’ diye bizi şiirce uyarmıştı.

Yavuz, sevgileri yarına bırakmadı.

Siz de bırakmayın.

Yazarın Tüm Yazıları