Bekaret bozulmadan da hamile kalınır mı?

Güzin Abla, ben yeni bir beraberliğe başladım. Erkek arkadaşımla aramızda bir yakınlaşma oldu. İkimizin de cinsel isteği giderek artıyor.

Haberin Devamı

Ben halen kızım. Yani bekâretimin bozulmasını göze alamam diye düşünüyorum ama sevdiğimin benden uzaklaşmasından da endişe ediyorum. Sonuçta nereye kadar gidebileceğimi bilmiyorum.

Bu konularda aslında bilgisiz ve çaresizim.

Şimdilik benden uzaklaşmayacağını sanıyorum ama ciddi bir sorunum da var; bekaret bozulmadan da hamile kalınır mı, bunu çok merak ediyorum.

Şimdiye kadar gerçek anlamda bir cinsel temasta bulunmadık. Giysilerimiz hep üzerimizdeydi.

Açıkçası ikimizde de istek artıkça kimseyi dinlemek gelmiyor içimizden. Nasıl bir şey bu? Gittikçe içinden çıkılmaz bir hâl alıyor.

Gerçi biz ciddi düşünüyoruz, beraber olduktan sonra her şeyin üstesinden geleceğimize inanıyoruz.

Ben şimdi lise üçüncü sınıfta okuyorum. Üniversiteye beraber gitmeyi düşünüyoruz, birbirimizi çok seviyoruz.

Haberin Devamı

Rumuz: Asi kız


Düşünüyorsunuz... Sanıyorsunuz... İnanıyorsunuz... Planlıyorsunuz da, gelecek size ne getirecek nasıl bilebilirsiniz? Hem henüz kaç yaşındasınız?

Üniversiteyi birlikte okumayı planlıyor, evlenmeyi düşünüyorsunuz da bakalım bütün bunlar gerçekleşebilecek mi? Daha önünüzde o kadar uzun yıllar var ki, buna şimdiden karar vermek mümkün mü?

Elbette ki bu yaşlar cinsel isteklerin arttığı, ilk heyecanlara gem vurulamadığı yaşlardır. Seni çok iyi anlıyorum, sevginize de saygı duyuyorum. Ama içimden acaba bu gerçek bir sevgi mi, yoksa bu ilk cinsel dürtülerin getirdiği aşırı heyecanın ortaya dökülüşü mü diye geçirmiyor da değilim.

Şimdilik bu şekilde giysileriniz üzerinizdeyken yakınlaşmanızın bir sakıncası yok. Yeter ki, senin de dediğin gibi istekler arttıkça daha ciddi bir yakınlaşma olmasın.

Bu şekilde devam edebilirseniz, hamile kalman da söz konusu olamaz, merak etme.


Bana aşkı öğretti

Şu an çıkmaz dediğim bir yoldayım ve bir karar vermek zorundayım.

Bir senemi paylaşmıştım onunla. O İstanbul’da, ben İzmir’deydim. Çok zordu ama bir şekilde sürdürmüştük ilişkimizi.

Onu tanıdığımda o kadar küçüktüm ki, aşkı, tutkuyu, vazgeçememenin ne demek olduğunu bilmiyordum. Onunla öğrendim.

Sonra onu tanıdım. Sahiplenmenin ne demek olduğunu öğretti bana. Aşkın ne demek olduğunu anlattı. İyi gün-kötü gün kavramını öğretti. Tıpkı yürümeyi bilmeyen bir çocuğa, elinden tutup yürümeyi öğretmek gibi.

Haberin Devamı

Onunla büyüdüm ben. Hayattaki her şey, ağzından çıkacak bir söze bakıyordu. O, ömrümün geri kalanıydı.

Ama pek çok sorunumuz vardı, çözemiyorduk. En sonunda çıkmaz bir yola girdik.

Ayrıldık. Birbirimizden vazgeçtik. Buna mecburduk. Çünkü artık sağlığım kötüye gidiyordu.

Aniden 10 kilo kaybettim. Sürekli bayılmalar başlad. Meğer sara hastasıymışım.

Aradan iki sene geçti. Yeni başladığım okulda birisiyle tanıştım. İlk defa ondan sonra birine karşı bir şeyler hissettim. Onunla güzel zamanlar geçirmeye başladık. Sevgili olduk, ilişkimiz ciddileşti, aileler araya girdi.

Bu sevgilimi sevdiğimden eminim. Yine de pişman olmayacağım kararlar almamak için eski sevdiğimle son kez görüşmeye karar verdim.

Haberin Devamı

Şimdi en büyük korkum şu; ya şimdiki sevgilime ihanet edersem, ya onu üzersem?

Onu kırmak istemiyorum ama gerçekten neyi istediğimi de bilmeliyim. Kalbim ikiye ayrılmış durumda.Birinin bana akıl vermesini istiyorum. Bu yüzden cevabınıza çok ihtiyacım var.

Rumuz: Yokum ben

Canım kızım, böylesine güzel bir beraberliğin çöküş nedenini satırların arasında bulamadım. Bu büyük sevgi bağı neden sonunda sorunlar yüzünden kopuvermiş, seni hasta etmiş?

Ama sonuçta bu sevgi ne kadar güçlü olursa olsun, seni yıkmış ya, hasta etmiş ya, ben ona bakarım.

Şimdi yeni bir sevgiyle uçmaya hazırlanırken, onu uzunca bir süre önce bitirmişken, neden yeniden görmek istiyorsun? Neden onunla tehlikeli bir karşılaşmayı göze alıyorsun? Bu karşılaşmanın sana ne vereceğini düşünüyorsun?

Haberin Devamı

Diyelim ki sende hâlâ kıpırtılar var, yine o seni üzen, yıpratan adama mı döneceksin?

Yok canım, san akıllı bir kızsın. Bu kararı onu görmeden de verebilirsin sanırım.

Nişanlım hamile kalmışsa ben askerliğimi yakarım

Ben iki yıldır nişanlıyım. Ailelerin anlayışsızlığı yüzünden bir türlü düğün yapamadık. Şimdi de askere gidiyorum.

10 gün önce nişanlımla birlikte olduk. Yalnız tam bir birleşme olmadı. Ama nişanlımın regli bir hafta gecikti.

Ailem onlara gidip gelmiyor.

Eğer nişanlım hamile kalmışsa ben askerliği yakarım; çünkü ona sahip çıkmam lazım.

Bu tür bir yakınlaşmayla hamile kalınır mı?

Rumuz: Asker

 

Aileleriniz nedeniyle evliliğinizi geciktirdikçe çok doğal bir yaklaşma isteğine kapılmışsınız siz de. Şimdi de endişeler içindesin.

Haberin Devamı

Bu şekilde bir yakınlaşmayla da hamile kalınabilir ama bu çok sık görülen bir şey değil.

Bir haftalık gecikme önemli değil ama eczaneden alınacak bir test ürünüyle hamile olup olmadığını kolayca anlayabilir.

Hamileyse aileleri ikna edip hemen nikâh yaparsınız, olur biter. Bence sen askere gitmeden önce kıyın şu nikâhı.

Babam “Bir daha eve gelmeyeceğim” diyerek kapıyı çarpıp gitti

Güzin Abla, ben 14 yaşıma yeni girdim. Annem ve babam, kendimi bildim bileli her gün kavga ediyorlar. Bu durumdan da hep ben zararlı çıkıyorum.

Daha 4 yaşımdayken babamın anneme kızıp kapıyı bacayı kırdığını çok iyi hatırlıyorum. Benim babam değişik biridir. Bir anlık öfkeyle aklına eseni yapar. Kırar, döker. Sonraları hatasını anlayıp annemden özür diler ve barışırlar.

Ancak son günlerde çok değişti. Annemi çok bir kötü bir kelimeyle suçluyor.

Annem genellikle işten eve, evden işe gidip gelen biridir. Sadece işyerinde yılbaşı partisi verilmiş, oraya gitmişti.

Fakat babam o gün akşam saat 11’de eve geldiği için anneme küfür etmeye başladı.En son cumartesi günü bir restorana gittik. Annem, bu kötü söz yüzünden sinirlenip babamın kafasına çakmak fırlattı ve sinirinden ağlamaya başladı. Babam yine küfür etti.

Ben babamla konuşmaya çalıştım ama o eve giderken arabadan indi ve kapıyı çarparak gitti. Tekrar eve geldiğinde annemin tüm takılarını atmaya kalktı.

Sonra evde ne bulduysa fırlattı ve bana annemin aynası olduğumu söyledi, küfretti, aşağıladı.“Bir daha eve gelmeyeceğim” diyerek kapıyı çarpıp gitti. Çok çaresizim, ne yapmalıyım bilmiyorum.

Rumuz: D.M.

Küçük kızım, canım benim... Bu yaşta ne büyük sorunlarla, ne büyük acılarla mücadele ediyorsun.

Bütün çocukluğun böyle geçmiş anlaşılan, yaşından önce olgunlaşmışsın.

Annene hak veriyorsun ama bence o da hatalı. Size bu sorunları yaşatan, sürekli kavga gürültüyle kendini ifade eden bu adamla evliliğini sürdürmemeliydi.

Madem çalışan bir kadın, o halde bu acıları ne size ne de kendine yaşatmalıydı.

Belli ki her şeye rağmen bu şiddet yanlısı adama bağlı. Ama sizin günahınız ne?
Çözüm gerçekten bir an önce boşanmalarında.

En iyisi sen bu kavgalardan, sürtüşmelerden uzak kal. Hiç karışmasan, senin için çok daha hayırlı olacak sanırım.

Yazarın Tüm Yazıları