Anlatması zor, tedavisi kolay sistit

Sistit, çoğu zaman önemsenmez ya da rahatsızlığın yapısı, bulunduğu bölge, ilgilendirdiği organlar nedeniyle doktorlara durumu iletmekte çekingen davranılır.

Haberin Devamı

Oysa problem erken teşhis edilirse tedavisi daha kolaydır.

Bazı sağlık sorunları saklanır, gizlenir ya da ciddiye alınmaz. Bu durum onların şiddetlenmesine, hastalık haline gelmesine, hatta kronikleşmesine yol açar. En kötüsü “iş işten geçer” ve hiçbir tedavi mümkün olmayabilir. İşte idrar kesesinin iltihaplanması (sistit) da o tür sorunlardan biridir.
Sistit kadınlarda da erkeklerde de görülebilen bir sorun. Ancak “bir kadın sağlığı sorunu” olarak kabul etmek daha doğru.
Bunun nedeni yapısal-anatomik olarak kadınların bu enfeksiyona erkeklerden daha eğilimli olmaları.
Sistitin başlıca işaretleri sık ve ağrılı idrara çıkmadır.
Kasık ve alt karın bölgesinde rahatsızlık, dolgunluk, bazen de ağrı hissedilebilir. Seyrek de olsa bazı sistitlerde kanama nedeniyle idrar kanlı olup kırmızı ya da koyu renkli görünebilir.
Sistitte ateş, üşüme, titreme, bulantı, kusma, bel ağrısı pek görülmez. Eğer bunlar varsa, sorunun idrar kesesinden yukarıya, böbreğe doğru yayıldığı ve tabloya bir böbrek iltihabının da eklendiği düşünülür.
Sorun çok ciddi rahatsızlıklara yol açmadığı için çoğu zaman önemsenmez ya da rahatsızlığın yapısı, bulunduğu bölge, ilgilendirdiği organlar nedeniyle doktorlara durumu iletmekte çekingen davranılır. Oysa problem erken teşhis edilirse kolayca tedavi edilebilmekte hatta tekrarlaması önlenebilmektedir.
Teşhis, hastalığın hikayesini iyi dinleyip, basit ama dikkatli bir muayeneyle desteklendiği takdirde hemen konabilir.
Bu nedenle idrar analizi ve idrar kültürü gibi testlere bile çoğu zaman gerek duyulmaz.
Bazı antibiyotikleri kısa süreli kullanmakla hızla da çözümlenir.
Problemli vakalarda tabii ki idrar analizi yapmak, idrar kültürü ile etken mikrobu bulup en uygun antibiyotiği vermek ve tedaviyi 7-14 gün kadar sürdürmek daha doğru bir yaklaşımdır.
Eğer sık ve ağrılı idrar yapma, yaparken de yanma, sızı ve rahatsızlık duyma söz konusuysa, zaman yitirmeden doktora başvurmakta yarar vardır.
Balayı döneminde, gebelikte ve gebelik sonrasında, menopoz döneminde sistit ataklarının daha sık görüldüğünü anımsatmak isterim. Özellikle tekrarlayan sistit durumunda çözüm için fazla oyalanmamanızı öneririm.

Haberin Devamı

NASIL KORUNMALI?

Haberin Devamı

Ürologlara göre her kadın hayatının bir döneminde bir veya daha fazla sistit atağı yaşıyor ama bazı kadınlarda bu ataklar daha sık görülüyor. Özellikle havuz, deniz, sauna gibi ıslak ortamlar, sık cinsel ilişki, tedavi edilmeyen genital akıntılar, sistit ataklarına davetiye çıkarıyor.
Sistit tedavisinde ana çözüm, antibiyotik kullanımı... En önemli etken E.coli adı verilen mikrop olduğu için bu mikroba etkili antibiyotikler kullanılıyor.
Tekrarlayan sistit ataklarında doğal, basit ve önleyici yöntemler de var. Mesela yüksek dozda C vitamini kullanmak. Bazı uzmanlara göre uzun süre günde 1000 mg civarında C vitamini almak idrar kesesinde bakterilerin üremelerini engelleyebiliyor. Ayrıca kızılcık suyu da etkili bir koruyucu gibi düşünülüyor.
Acılı yiyeceklerden kaçınmak ve bol sıvı almak da etkili korunma yöntemleri.

Yazarın Tüm Yazıları