Amerikanın Jet Fadıl’ı, Hüsmen’in tasarımıyla kendini pazarlıyor

Emre Hüsmen’i belki hatırlarsınız. Geçtiğimiz yıl Fransız Peugeot’un düzenlediği uluslararası tasarım yarışmasında 800 proje arasında ilk 10 finalist arasına kalmıştı.

Bu başarısıyla Peugeot Türkiye’den Kanada’da tasarım eğitimi için burs kazanan 19 yaşındaki Hüsmen, bir taraftan eğitimini sürdürürken diğer taraftan otomobil çizimleri yapmaya devam ediyor.

BABASINDAN MAİL

Bunları anlatmamın sebebi geçtiğimiz hafta Emre Hüsmen’in babasından bir mail aldım. Mailde Emre Hüsmen’in bir tasarımının Amerikalı bir şirket tarafından kullanıldığı yazıyordu. Hemen şirketin internet sitesine girip baktım. Evet doğruydu, Emre Hüsmen’in yaptığı bir tasarımı FortuneSport isimli Atlanta merkezli bir şirket tarafından kullanılarak üretileceği açıklanıyordu. Levensfere ismini verdikleri aracın 55 bin dolara satılacağı bile yazılmıştı. Üstelik aracın prototipini bile hazırlamışlardı.

İMZA DİYE BİR OTOMOBİL VARDI

Şirketi biraz inceledikten sonra bir dönem Türkiye’de ’İmza’ isimli hayali bir otomobil pazarlamaya çalışan ’Jet Fadıl’ lakaplı Fadıl Akgündüz’ü hatırladım. Bilmeyenler için söyleyeyim, Jet Fadıl, İngiltere’de ’İmza’ isimli bir araç tasarlatıp prototipini yaptırmıştı. Büyük şovlar eşliğinde Türkiye’de ve yurtdışında tanıtılan aracın hayali olduğu kısa sürede anlaşıldı. Bir takım insanlardan para toplamak için üretilmeyecek bir araçla şov yapan Akgündüz’ün sonunu hepimiz biliyoruz.

FortuneSport isimli şirketin sahibi Teritius Fortune’da Jet Fadıl’la benzerlikler taşıyor. Otomotiv mühendisi olduğunu söyleyen ve otomobil üretimine soyunan Fortune, ilk üretimi içinde 19 yaşındaki Emre Hüsmen’in tasarladığı aracı kullanmış. Üstelik internet sitesinde bu aracı tanıtırken Emre Hüsmen’in tasarımından yola çıktık diye de yazmış.

KENDİ ÇAPINDA TAKILIYOR

Konu gerçekten heyacan vericiydi ve hemen Emre Hüsmen’le irtibat kurdum. Hüsmen, bahsedilen şirketin Amerika’da yaşayan birinin hayali bir şirketi olduğunu belirterek, "Teritius Fortune isimli kişinin kendi garajı var ama ortada üretim diye birşey yok" diye konuştu. Tasarımını kullanması konusunda ise bu kişiyle konuştuğunu söyleyen Hüsmen, "Ama öyle ciddi bir durum yok. Adam kendi çapında takılıyor" dedi.İlginç değil mi. Amerikalı bir şirket otomobil üretmeye hazırlanıyor ve ilk otomobili için 19 yaşındaki bir Türk tasarımcının projesini seçmiş. Sebebi açık, Hüsmen henüz öğrenci ve belli ki projesinin patentini almamış. Uyanık Amerikalı da bundan yararlanıp kendini pazarladığı otomobilin tasarımını bedavaya getirmiş. Eğer olurda gerçekten Levensfere ismini verdiği bu spor araç üretilirse, bu araçta en büyük paya sahip Hüsmen ne olacak. Ben size söyleyeyim Hüsmen çizdiğiyle kalacak.

Fiat yeni logosuyla BRAVO dedi

İtalyan üretici Fiat’ın orta sınıftaki temsilcisi Bravo, 2001 yılında üretimine son verildikten sonra yerini Stilo modeline bırakmıştı. Fakat Stilo büyük umutlara rağmen istenilen başarıyı yakalayamadı. Aradan geçen 6 yıldan sonra Fiat, uzun zamandan beri beklenen yeni orta sınıf temsilcisini yeniden ’Bravo’ ismiyle gün ışığına çıkardı. Çekici çizgileri ile Fiat’ın Avrupa’daki yeni silahı olmaya hazırlanan Bravo, tasarımında Alfa Romeo ve Maserati’den izler taşıyor. Fiat’ın yeni logosunu taşıyan ilk otomobil olan Bravo, bu özelliği ile de önemini bir kez daha vurgulamış oluyor. İtalyan tarzını en iyi şekilde yansıtması amacıyla şekillendirilen Bravo, iç mekanda kullanılan kaliteli malzemelerle de hedefinin yükseklerde olduğunu açıkça belli ediyor. Büyük boyutlu bir hatchback olarak tasarlanan araç, geniş iç mekanı ve 400 litre hacmindeki bagajı ile dikkat çekiyor. Fiat’ın güvenlikte Grande Punto ve Croma modelleri ile yakaladığı başarıyı Bravo ile de sürdürmesi bekleniyor. EuroNCAP testlerinden 5 yıldız alacak şekilde sağlam bir şasi üzerinde geliştirilen araç, yeni motor seçenekleri ile de dikkat çekiyor. 1.4 litre hacmindeki benzinli turbo motorlar, 120 ve 150 beygir üreten iki farklı versiyona sahip. Küçük hacimden turbo desteği ile yüksek güç üreten bu motorlar düşük yakıt tüketimine sahipler. Ayrıca 1.9 litre Multijet dizel motorlar da 120 ve 150 beygir olmak üzere iki farklı güce sahip.

Üstü açıkken koltukları güneşten ısınmıyor

BMW,
sportif modeli 3 Serisi Coupe’nin piyasaya sunulduktan kısa bir süre sonra üstü açılabilir versiyonunu da gün ışığına çıkardı. Bugüne kadar BMW tarafından üretilen ilk metal tavanlı Cabrio olan araç, dinamik görüntüsünden hiç bir şey kaybetmemiş. Coupe versiyonu ile genel olarak aynı çizgilere sahip olan araç, üç parçalı metal tavanı ile sıcak havalarda keyifli yolculuklara olanak tanıyor. Geniş motor yelpazesine sahip olan araçta, en çok dikkat çeken nokta ise aracın koltuklarında yer alıyor. Çünkü 3 Serisi Cabrio’da opsiyonel olarak sunulan Sun-Reflective isimli koltuk teknolojisi, aracın üstü açıkken güneş ışınlarının deri koltuktaki özel pigmentler sayesinde kırılarak iç döşemenin ısınmasını önlüyor ve koltuk sıcaklığının sabit tutulmasını sağlıyor. Üç parçalı metal tavanını 22 saniyede açarak Coupe’den Cabrio’ya dönüşen aracın 350 litrelik bagaj hacmi ise 210 litreye düşüyor. Önceki nesle göre daha ferah bir iç mekana sahip olan aracın cam yüzeyi yüzde 38 oranında artırılmış. 3 Serisi Cabrio’da 2.0 litre 170 beygir, 2.5 litre 218 beygir, 3.0 litre 272 beygir ve 3.0 litre çift turbo 306 beygirlik benzinli motor seçeneklerinin yanı sıra 3.0 litre 231 beygir turbo dizel motor seçenekleri de bulunuyor.
Yazarın Tüm Yazıları