Yüzüklerin Efendisi yazarının evi tarihi bina kapsamına alındı

YÜZÜKLERİN EFENDİSİ’nin yazarı JRR (John Ronald Reuel) Tolkien’in 17 yıl yaşadığı, onu ünlü yapan, filme de çekilen romanını yazdığı İngiltere’nin Oxford kentindeki evi, tarihi bina kapsamına alınmış.

Tarihi eserlerden sorumlu Bakan Andrew McIntosh, evin Tolkien’in yaşadığı dönemden bugüne kadar fazla değişime uğramadığını açıklamış.

JRR Tolkien, Oxford Üniversitesi’nde edebiyat okuturken, 1930-1947 yılları arasında bu 8 odalı evde yaşamış, en ünlü eserleri Hobbit ve Yüzüklerin Efendisi’ni Oxford’un kenar mahallelerinden birindeki bu evde yazmış.

İngiltere’de tarihi bina kapsamında 400 bin ev bulunuyormuş.

Londra kaynaklı bu Anadolu Ajansı haberinde, örnek almamız ve uygulamamız gereken bazı öğeler bulunuyor.

İngiliz hükümeti, bir yazarın evini tarihi bina kapsamına alıyor, ev aşağı yukarı 75 yıldır bir değişime uğramamış.

Bir yazımda değinmiştim, büyük mucit Gutenberg’in (1400-1468) Almanya’nın Mainz kentindeki doğduğu ev aynen duruyormuş. Ne sokak adı değişmiş, ne de ev yıkılmış.

* * *

BAZI
konuları yazarken bir yorgunluk, bir bıkkınlık hissediyorum, yazar evleri de bu konulardan biri.

Bizde eğer yazar bir ev bırakamazsa, ya da mirasçıları böyle bir evi müze-eve dönüştüremezlerse, belediyenin doğrudan böyle bir müze-ev yapması mümkün değil.

Müze-evler ayrıca işlevsel bir duruma da kavuşturulmuş değil.

İstanbul’da kaç müze ev var?

Belleğimizi tazeleyelim:

Burgazada’da Sait Faik Abasıyanık, Heybeliada’da Hüseyin Rahmi Gürpınar, Aşiyan’da Tevfik Fikret Müzesi.

Diyarbakır’da Ziya Gökalp, Cahit Sıtkı Tarancı evleri. Urla’da Necati Cumalı evi.

Nice yazarımızın, şairimizin evini müzeye dönüştürme işinin Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan çok yerel yönetimlerin görev alanı içine girdiği kanısındayım. O şehirde yaşayan edebiyatçıların, sanatçıların o şehre verdiği onurun doğal sonucu bu.

Hiç kuşkunuz olmasın, ben müze-ev anlayışının bizde eksik ve baştan savma bir kavram olarak algılandığı inancındayım.

Ben bir yazarın evine gittim mi, onun kitaplarını oradan satın alabilmeliyim, onun fotoğraflarını, hakkında yazılmış kitapları gene o mekánda bulabilmeliyim.

Bütün bunların yanı sıra, fotoğrafının basılı olduğu tişört, adı yazılı kalem, káğıt, not defteri, anı eşyası mutlaka bu müze-evlerde olmalı. Çünkü buraya ziyarete geldiğimizde anılarla, kitaplarla ayrılmalıyız.

Ben Bonn’da Beethoven Ev-Müzesi’ne gittiğimde bir kalemlik, bu mekánda doldurulmuş onun eserlerinin yer aldığı bir CD aldım.

* * *

YAZARLARIMIZIN,
sanatçıların müze-ev sorununa gerek yenilerini yapabilme, gerek eskilerini daha işlevsel kılma yolunda yerel yönetimlerin proje oluşturmalarını öneriyorum.

Yazı İşleri Müdürümüz Doğan Satmış, Kütüphaneli Bir Başkan yazımda sözünü ettiğim Clinton Kütüphanesi konusunda bir bilgilendirme notu gönderdi:

ABD’de bütün başkanların böyle bir müze-kütüphane yaptıklarını söyledi. Verdiği internet adresine girdim, orada bütün başkanların kendi şehirlerinde kütüphane-müze yaptıklarını okudum.

Herbert Hoover, Roosevelt, Harry S. Truman, Dwight Eisenhower, John F. Kennedy, L.B. Johnson, Richard Nixon, Gerald Ford, Ronald Reagan, George Bush, Bill Clinton.

Doğan Satmış
’ın gönderdiği internet adresini buraya alıyorum, ayrıntılı bilgi almak isteyenler için:

http://www.ibiblio.org/lia/president/pres-home.html
Yazarın Tüm Yazıları