İnternetin geleceği olarak görülüyor

İleride daha sık duyacağımız ‘metavers’ kelimesini ‘öte evren’ veya ‘öte âlem’ şeklinde çevirebiliriz. Mark Zuckerberg, bu kavramı ‘izleyici kalmayıp içinde yer alacağımız, vücut bulmuş bir internet ortamı’ olarak tanımlıyor. ‘Metavers’i tam anlamıyla deneyimlemek, sanal gerçeklik teknolojisinin yaygınlaşmasıyla mümkün olacak.

Haberin Devamı

İnternetin geleceği olarak görülüyorYazar Neal Stephenson, kahramanların gerçek dünyanın tatsızlığından kaçmak için girdikleri üç boyutlu dijital dünyaya ‘metavers’ adını veriyor.

Dünyanın yeni bir gerçekliğe ihtiyacı var. Peki, tek güvenli, eğlenceli ve sosyal kaçış yerimiz, dijital dünyaların birbirine bağlandığı, yeni ve ‘öte bir sanal âlem’ mi olacak? Facebook CEO’su Mark Zuckerberg’e göre öyle görünüyor. Önceki hafta şirketinin gelecek vizyonunu aktardığı konuşmasında ‘metaverse’ terimini defalarca yineleyen Zuckerberg, manidar bir zamanlamayla ilkin distopik bilimkurgu romanlarında ortaya çıkan bu kavramı gündeme taşıdı. Kelime anlamıyla meta, ‘öte’ demek. ‘Verse’ ise evren anlamına gelen universe kelimesinden alınmış. İleride daha fazla duyacağımız bu kelimeyi ‘öte evren’ veya ‘öte âlem’ şeklinde çevirmek mümkün, Türkçe isimleştirmek için metavers şeklinde yer veriyorum. Fortnite oynuyorsanız veya Spielberg’ün ‘Ready Player One’ filmini izlediyseniz, bir metaversin ne olduğunu biliyorsunuz: “Fiziki gerçekliğin dijital dünya olanaklarıyla buluştuğu sanal evrende yaşam deneyimi.”
Filmde dünyanın harabeye döndüğü yakın gelecekte çaresizliğe kapılmadan yaşamanın en iyi yolu, başka bir gerçekliğin içinde yeniden hayat bulmaktı. Oasis (vaha) adlı VR dünyada insanlar avatarlarıyla güzelleşiyor ve üstün yetenekler kazanıyor, bir yandan büyük bir yarışın içinde yer alıyordu.

 

Haberin Devamı

İZLEYİCİ KALMAYACAĞIZ

Zuckerberg’in sözünü ettiği metavers ise insanların farklı platformlarda edindiği dijital varlıklarını her yerde kullanabildiği, çeşitli sosyal statülere ulaştığı bir sanal yaşam alanı... Facebook’un geleceğini artık bir sosyal medya şirketi değil, metavers şirketi olarak öngören Zuckerberg, yeni bir tanım yapmaktan da geri kalmadı: “Metavers, dijital alanlarda insanlarla birlikte bulunacağınız sanal bir çevredir.” İzleyici kalmayıp içinde yer alacağımız, vücut bulmuş bir internet ortamı olduğunu ifade eden Facebook CEO’sunun hayal ettiği sanal evrende kilit nokta, yine kendi şirketine ait olan Oculus VR setleri... Metaversi tam anlamıyla deneyimlemek, sanal gerçeklik teknolojisinin yaygınlaşmasıyla mümkün olacak.

Haberin Devamı

Facebook’un Instagram ve WhatsApp’ı satın alarak sosyal medyada tekele dönüştüğü gibi metaversi de domine etme planı olsa gerek. Yine de metavers, doğası gereği tek şirkete ait olabilecek bir yapı değil. Gerçek hayatta bir tek AVM’ye gitmediğimiz gibi metavers içinde de farklı cazibe alanları arayacağız. Farklı dijital platformların etkileşim ve işbirliği içinde olması gereği de burada ortaya çıkıyor. Metaverste sahip olunan dijital varlıklar ve finansal güç evrensel ölçekte işlevsel hale geliyor. Örneğin Marvel oyunlarından satın aldığınız NFL lisanslı Iron Man kostümüyle teorik olarak Fortnite’ta oynayabilir, buradan kazandığınız puanları ‘blockchain’ (kripto para borsası) üzerinden paraya dönüştürerek arkadaşlarınızla sanal sinemada film izleyebilirsiniz.

 

Haberin Devamı

GERÇEK DÜNYADAN KAÇMAK İÇİN

Microsoft CEO’su Satya Nadella da şirketinin ‘kurumsal metavers’ inşa etme vizyonundan söz etmişti. Ofis uygulamaları ve uzaktan çalışma çözümleriyle Microsoft’un ‘öte evren’in etkin oyuncularından olacağına şüphe yok. Şimdilik kavramsal olan metavers başta Amazon olmak üzere büyük sanal alışveriş platformlarının ve Google gibi teknolojik çözüm şirketlerinin markajında...

İnsanlığın tüm icatları, ihtiyaçlar doğrultusunda ortaya çıkmış... Öyleyse biz bir öte evrene neden ihtiyaç duyacağız? Metaverse terimini icat eden Neal Stephenson, 1992 tarihli ‘Snow Crash’ (Parazit) romanında distopik bir gelecek tasvir ediyor. Kahramanların gerçek dünyanın tatsızlığından kaçmak için girdikleri üç boyutlu dijital dünyaya metaverse adını veriyor. Bilimkurgu tarihine bakıldığında, yolların sanal öte âlemlere çıktığı kurguların arka planında hep mahvolmuş bir dünya görüyoruz. Yani metavers, distopik bir dünyanın alternatifi... 

 

Haberin Devamı

HER ŞEYİ DEĞİŞTİREREK...

Virüsün kol gezdiği, yangınların her yanı sardığı, iklimin alarm verdiği, kaosun yükseldiği bir dünyadayız. Yine de günümüz ortamını distopik olarak kabullenmek için bence erken. Aslında distopya ve ütopya arasında keskin bir yol ayrımındayız. Her şeyi değiştirmek insanların elinde ve bir yandan tüm dünyada bunu destekleyen bir uyanış gerçekleşiyor. İnsanlığa yararı kalmayan veya baştan beri zararlı olan her şey gün yüzüne çıkıyor. Bir yanda ayrışmalar ve çatışmalar düzeni kökünden değişmeye zorlarken, diğer yanda vicdanına inanmayı ve birlik bilincine uyumlanmayı seçenler çoğalıyor. Hepimiz odağımızı kendi özümüze ve biricik gezegenimizi iyileştirmeye yönelttiğimizde... Geleceğin metaversi bir gerçeklikten kaçış uzayına değil, yaşamı zenginleştiren rengârenk bir âleme dönüşebilir.

 

Haberin Devamı

İÇERİSİ DIŞARIDAN İYİ Mİ?

Bilimkurguyla ortaya çıkan ve internetin geleceği olarak görülen metavers, sanal gerçeklikte deneyimlenen fiziki dünya alternatifini ifade ediyor. Gelecekteki metaversimiz bilimkurgu yazarlarının hayal gücünden çok teknoloji devlerinin yatırım planlarıyla inşa edilecek. Günümüzün interneti neyse, yarının metaversi de öyle olacak. Bugün internet çok kültürlü olduğu kadar ayrıştırıcı, açık olduğu kadar sansürlü, bilgi bolluğu kadar bilgi kirliliği yaşanan, ancak her şeye rağmen özgür olunabilen ve fırsat eşitliği bulunan bir yer. İnternet nasıl sosyal düzenimizi aynalıyorsa, metavers de kendi renkli illüzyonu içinde ‘dışarısı’nı yansıtmaya devam edecek. İnternetin geleceği olarak görülüyor‘Ready Player One’da dünyanın harabeye döndüğü yakın gelecekte çaresizliğe kapılmadan yaşamanın en iyi yolu, başka bir gerçekliğin içinde yeniden hayat bulmaktı.

 

Yazarın Tüm Yazıları