"Halide Edip’in gür sesi"

POLİTİKACILARIN birbirlerine karşı yaptıkları polemikleri hiç önemsemiyorum, çünkü epey bir süredir iyice çığırından çıktı.

Haberin Devamı

Konuşmalarının bu tarafını atıyorum, geri kalanlara bakıyorum. Bazen pek bir şey kalmıyor, bazen de önemli şeyler.
Başbakan Davutoğlu’nun dün partisinin kadınlar koluna hitaben yaptığı konuşmadaki siyasi polemikleri ayırdım fakat “Anadolu yiğitleriyle omuz omuza mücadele eden” kadınlarımızdan bahsederken, “Halide Edip’in gür sesini rahmetle anıyorum” demesini son derece önemli buldum.
Bizim muhafazakâr camiada Halide Edip ne kadar anılır? Hele son zamanlarda muhafazakâr düşüncenin particilik düzeyine düşmüş olması büsbütün esef vericidir.


KARMA EĞİTİM


Evet, Halide Edip Adıvar... Modern eğitim gören, kaçgöçün egemen olduğu bir dönemde toplumsal ve siyasi faaliyetlerde aktif rol alan ilk Osmanlı kadınlarından biri.
Balkan Harbi’nde gönüllü hastabakıcı, Milli Mücadele’de “Halide Onbaşı”. Ve de Türkiye’de “karma eğitim”in öncülerinden biri!
1912-1913, Balkan Harbi’nin felaket yıllarında genç Halide Edip Hanım, “fahri müfettiş” sıfatıyla İstanbul’daki vakıf okullarıyla kız okulları üzerine incelemeler yaparak bir rapor yazmıştı. Uzun raporun özeti şöyle:
“Karma eğitim ve erkek öğrencilerin hanım hocalardan ders alması öğrencilerin çalışma şevkini artırmaktadır. Kızlı-erkekli karma eğitim meşru rekabete imkân hazırlamasının yanında medeni bir ilişki tarzının yerleşmesine yol açmaktadır...” Prof. Şefika Kurnaz’ın “Osmanlı Kadınının Yükselişi, 1908-1918” adlı eserinde uzun raporun tamamını görebilirsiniz. (Ötüken Yayınevi)

Haberin Devamı


EĞİTİMCİ HALİDE HANIM


Halide Edip Hanım’ın bu satırlarında, “Kızlı-erkekli karma eğitim (...) medeni bir ilişki tarzının yerleşmesine yol açmaktadır” diye belirtmesi, çok önemli bir gözlemdir.
Mehmet Âkif, Yahya Kemal, Ömer Seyfettin, Kazanlı Fatih Kerimi ve belki hepsinden önemlisi, Mecelle yazarı Cevdet Paşa gibi değerli isimlerin, kaçgöç âdetinin erkeklerde kabalık ve hatta ahlaki bozulmalara yol açtığını anlatan yazıları vardır.
Böyle, tarihin tanıklarını okumak bize kültür kazandırmakla kalmaz. Yaşanmış olan uzun tarihe bir “laboratuvar” gibi baktığımızda, “zamanın değişmesi” denilen o muazzam tarih yasasını da kavramamız mümkün olur.

Haberin Devamı


CİNSİYET EŞİTLİĞİ


Dünyanın kol gücüyle döndüğü binlerce yıllık çağlarda pazısı güçlü erkeklerin kurduğu toplumsal hiyerarşi, dünyanın beyinle, eğitimle döndüğü çağımızda artık hayal bile edilemez.
Kadın-erkek eşitliği ya da evrensel terimle “cinsiyet eşitliği” biyolojik değil, hukuki bir kavramdır.
Elbette Davutoğlu’nun da dediği gibi, kadının “annelik” vasfı üstün bir değerdir. Buna büyük saygı gösterilmeli, bunu rahatça yerine getirebilmesi için yasalarda kadın lehine düzenlemeler yapılmalıdır.
Kadın lehine kanunların “pozitif ayırımcılık” yapması, “eşitliğe” aykırı değil, aksine eşitliğin gereğidir.


BAĞIMSIZ KİŞİLİK


Yeni nesiller, Halide Edip, Fatma Aliye Hanım, Cumhuriyet devrinde Nezihe Muhiddin Hanım gibi öncü kadınlarımızı tanıdığında hem daha kültürlü olacaklar hem “zaman” kavramına çok daha iyi nüfuz edeceklerdir.
Halide Edip farklı “zamanlar”ı birleştiren, Osmanlı-İslam geleneğinin manevi ve kültürel değerleriyle modernitenin sentezini yapabilen bir edebiyatçı ve düşünürümüzdür. Aynı zamanda demokrattır, bu sebeple Tek Parti rejimiyle anlaşamamış, kocası Adnan Bey’le uzun yıllar yurtdışında yaşamıştır.
Halide Edip, edebiyat ve fikir dünyamızdaki parlak yeri bakımından son derece değerli olduğu gibi, kimsenin peşine takılmadan “bağımsız kişilik” olarak da yeni nesiller için çok iyi bir örnektir.

Haberin Devamı

İKİ KİTAP


Halide Edip Adıvar ülkemizde genelde romanlarıyla tanınıyor. Halide Edip’in romanlarında anıları geniş ölçüde yer aldığı için kültür tarihimiz bakımından son derece değerli unsurlar vardır. Ben özellikle roman niteliğinde olmayan iki eserini okurlarıma hatırlatmak istiyorum.
-“Türkiye’de Şark-Garp ve Amerikan Tesirleri”, Halide Edip’in bu eseri Türkiye’deki modernleşme tarihimizin sorunları ve geleneksel kültürün yeri konusunda yazılmış son derece değerli bir sentez eseridir.
-“Türk’ün Ateşle İmtihanı”, Halide Edip Adıvar’ın Milli Mücadele anılarıdır. Anı olmanın ötesinde bir tahlil eseridir.
Her iki kitabın da Can Yayınları’ndan çıkan baskılarını okurlarıma tavsiye ederim.

Yazarın Tüm Yazıları