Satranç ustaları yarışıyor

MERAL Akşener siyaseti ‘uzun erimli’ oynuyor. Hatırlayın, cumhurbaşkanlığı adaylığından aylar önce peşinen vazgeçerek ‘Başkanlığa talibim’ dedi. Başbakanlık uzun bir yol. Önce dahil oldukları ittifak cumhurbaşkanlığını kazanacak. Sonra mecliste parlamenter sisteme dönüş için gerekli anayasal çoğunluk sağlanacak. Bilahare yeni seçimlerde birinci parti olunacak. Son olarak yetkileri sınırlanmış cumhurbaşkanı tarafından hükümeti kurmak üzere başbakan olarak atanacak ve meclisten güvenoyu alacak. Bu beklenti en iyi senaryoda dahi üç-dört yıl alır. Siyasetin günlük hesaplar üzerinde işlediği Türkiye için hakikaten çok ilginç bir strateji.

Haberin Devamı


Akşener’in bahse konu planının bir ön aşaması olarak cumhurbaşkanlığı adaylığını CHP’ye, hatta son gelişmelerden sonra Kılıçdaroğlu’na bıraktığı anlaşılıyor. Ekrem İmamoğlu ya da Mansur Yavaş’ın CHP üyesi olması sebebiyle Kılıçdaroğlu’na seçenek olarak gösterilmesi zaten etik olarak şık olmazdı. Akşener’in Kılıçdaroğlu ile birlikte kurmuş olabileceği bu oyun planına İYİ Parti üzerinden itirazlar olduğu gözleniyor.
Partinin ülkücü gelenekten gelenlerinin Kılıçdaroğlu ismine rezervli baktıkları konuşuluyor. Bu arada Kılıçdaroğlu’nun ‘başörtüsü’ açılımı CHP’nin muhafazakârlara daima mesafeli gelen ‘bagajını’ yenileme gayretidir. Bu uygulamalar CHP’nin ortodoks seçmenin pek hoşuna gitmeyecekse de, hani ‘tıpış tıpış’ oy vermeye gidecekleri hesabı yapılıyor olabilir. Bu arada Özer Sencar’ın Metropol Şirketi’nin araştırmalarında Cumhur İttifakı önde görülüyor. Yine çok açık gerçek; HDP kilit parti. Bu sebeple 6’lı Masa’nın her daim uyumlu bir fotoğraf vermesi kendileri için çok önemli. Son bir aydır sanki bazı çatlaklar oluşuyor izlenimi oluşmuştu.
Şimdi toparlanmış görünüyor. Seçime 7-8 ay var. İktidar zor ekonomik koşullar ve kritik dış politik sorunlarının baskısı altında. AK Parti ve MHP, denenmiş bir ortaklık anlayışı içinde seçim sürecine hazırlanırken, 6’lı Masa yepyeni bir tecrübeyi; ‘kırıp dökmeden’ Haziran 23’e taşımaya çalışacak. Müthiş hareketli bir demokratik süreç bizleri bekliyor.
Umarız taraflar ‘makulün’ ipini hiç bırakmazlar, keyifle, huzurlu bir seçim dönemi yaşarız.

------------

ODA SEÇİMLERİ

Haberin Devamı

Oda seçimleri bu ay iş dünyasının gündemini yoğun bir şekilde meşgul etti, ediyor. Özellikle de Ege Bölgesi Sanayi Odası ve İzmir Ticaret Odası. Ticaret Oda’sında Mahmut Özgener yarışa tek aday olarak girdi ve yeniden başkan seçildi. Bir önceki seçim döneminde hatırlanacağı üzere rakibi Ekrem Demirtaş’tı ve 30 yıla yaklaşan başkanlık süreci son bulmuştu. Sevgili Özgener’i tebrik ediyoruz.
EBSO seçimlerine gelince; orada iki aday yarışıyor. Ender Yorgancılar ve Mustafa Karabağlı. Yorgancılar iyi bir sanayici ve sivil toplumcudur. Üç dönemdir Sanayi Oda’sında Yönetim Kurulu Başkanlığı’nı yürütüyor. Bu dönem EBSO’yu bırakacağını meclis üyelerine anons etmişti. Bu neviden görevler yorucudur. Ender bey hakikaten Oda’ya çok zaman ayıran, gayret gösteren bir başkandır. TOBB’un çok sayıda şirketin yönetim kurullarında da görev yaptığı Hisarcıklıoğlu tarafından ifade edilmişti. Ancak sonradan kararını değiştirerek aday oldu.
Mustafa Karabağlı’ya gelince; birinci kuşak sanayici olarak çok başarılı olmuş parıltılı bir iş insanıdır.
Orta Doğu Teknik Üniversitesi elektrik mühendisliği mezunudur. ESİAD başkanlığı esnasındaki performansı çok dikkat çekiyordu. Bu arada bir hususa işaret etmek istiyoruz. “Siad” yapılanmaları Oda’lardan farklıdır. Bu kurumlarda genelde bir dönem başkanlık yapılır. Siad’lar gönüllülük esasında bağımsız oganizasyonlardır.
Bu yönleri itibari ile gelirleri kanunla belirlenmiş ve merkezi hükümetle uyumlu olma baskısı içinde olan Oda’lara göre demokrasi standartlarında bize göre daha kıymetlidirler. Mustafa Karabağlı daha farklı açıdan bakarak, Siad ve Oda tecrübesinin iyi bir bileşim olduğu yaklaşımıyla, ESİAD’daki pozisyonundan kendi isteğiyle ayrılarak Sanayi Odası başkanlığına aday oldu.
İzmir’i heyecanlı bir yarış bekliyor. İki seçkin sanayiciye başarılar diliyoruz.

Yazarın Tüm Yazıları