Demokratlar saf değildir

AK Parti 2002’de ilk iktidara geldiğinde belirli kesimler tedirgin olmuştu.

Haberin Devamı

Ancak ilk birkaç yıl pek çok konuda olumlu gelişmeler yaşandı.

Sanki AK Parti ile başlayan süreç demokrasinin tabanını genişletiyordu.
Askeri vesayet geriletiliyor, komşularla bahar havası yaşanıyor, Alevi Çalıştayları düzenleniyor, çingeneler baştacı ediliyor, ekonomide büyüme rekorları kırılıyor, AB ile ilişkiler yüksek tempo kazanıyor...
E yani, deyip, en katı “laikçi”lerimiz haricinde, oy versek de vermesek de daha bir toleransla bakar hale gelmiştik AK Pparti iktidarına.
Şimdi, 2016 yazındayız.
Hava tamamen değişti.
En başından beri “niyet sorgulaması” yaparak, kendilerince “kül yutmayanlar”, diğer deyişle “ben dememişmiydim”ciler maalesef şu aşamada haklı çıkmış gözüküyorlar.
Ancak, başta entelektüel namusuna güvendiğimiz Liberal Demokratlar olmak üzere, lütfen hiç kimseyi “saflıkla” suçlamamak gerekir.
Yani, birileri ileriyi sadece kendileri gördü de iktidara toleransla yaklaşanlar “kandırıldı” diye bir durum yok.
İktidarın samimiyetine ve demokrasi umuduna bir “avans” vermek bu ülkenin güzel geleceğine bir borçtu.
Ancak “bozuk saat”ler haklı çıktı.
Açık söyleyelim, bu haklılık onlara ülkenin tüm demokratlarını “eksiklendirme” fırsatı vermez.
Demokratlar de zannedilmesin ki “mahcubiyet” içindedir.
Bir sıkıntı varsa, sorumlusu, eylem ve söylemlerini değiştirerek rotayı başka ufuklara çevirenlerdir.

----

Ahmet Usta’nın horasanı

Haberin Devamı

“Michelen Yıldızı”nı duymuşsunuzdur.
Muhtelif yönlerden belirli bir çıtayı aşan restoranlara, çok katı kurallarla, duruma göre “bir”, “iki” veya “üç yıldız” verilir. Gastronomi dünyası için çok ciddiye alınan bir payedir bu.
Türkiye’de henüz Michelen Rehberi uygulaması başlamadı.
Bir yıldızlı restoranlar daha ziyade küçük aile işletmelerine ilişkin mekanlardır.
Geçen hafta sonu Çeşme’de böylesi bir kaliteyi hak edebilecek bir lezzet durağında “taam” fırsatı buldum.
Çarşı’ya dik gelen bir sokak arasında “Horasan Restoran”. Sahibi Ahmet Usta birkaç masalık salaş görünümlü mekanında nefesleri kesecek lezzetler yaratıyor.
Sempatik bir huysuzluk ve eyvallahsızlıkla, kafasına göre hazırladığı o günün özel menüsüne dahil olduğunuzda müthiş mutlu oluyorsunuz.
Galiba, bir anda birkaç yüz kişiyi ağırlayan mekanlar yerine böylesi yerler giderek daha ilgi çekici olmaya başlıyor.

----

Kapı açık, arkanı dön ve çık

Haberin Devamı

FATİH Terim bir başarı kazanılmışsa başrol oynamaya bayılır.
Şimdi futbolcuları suçlayıp, mağdur rollerde, nerede ise teselli talep ediyor.
Bakın, bu beyefendiye ülkenin çok büyük çoğunluğunun “bardağı doldu”.
Tamam, geçmişe dair kazanılan başarılara ilişkin “vecibe” yerine getirilmiştir.
Milyon, milyon eurolar, akla ziyan maaşlar ödenmiştir, gitmiştir.
Artık, bırakın Milli Takımı, ülke futbolunun “yakasından düşme” vakti geldi.
Umarız birileri bu “şişik ego’yu” Galatasaray’a tekrar yamamaya kalkmaz.

----

Musavat Dervişoğlu

“Siyaset” enteresan bir olgu.
Dengeler zaman içerisinde değişebiliyor.
Bu sebepten sabırla inandığı duruşu koruyanlara, gün geliyor yeniden gün doğuyor.
Musavat Dervişoğlu’ndan söz ediyoruz.
Mevcut yönetimin kendisine koyduğu mesafe onu küstürmedi.
Meral Akşener’le birlikte, yeniden ve çok daha güçlü bir başlangıç yapacak gibi gözüküyor.
Galiba bu aralar ışığınızın parlaması için ön koşul İzmir’den siyaset yapmak.
Binali Yıldırım’dan Kemal Kılıçdaroğlu’na yüksek bir temsil gücümüz var.
Bu anlamıyla Dervişoğlu’da bu kervana katılacak gibi duruyor.
Hayırlısı, diyelim ve kutlayalım.

Yazarın Tüm Yazıları