Güvenmediğin Dağlara Kar Yağar

Ünlü serzeniş tam tersini söylese de, iş hayatında dağ ve kar metaforu tam tersini yaşatır.

Haberin Devamı

 

Evet evet…

Güvenmediğin dağlara kar yağar!

Abraham Maslow kişinin kendi ihtiyaçlarını değerlendirdiği hiyerarşisinde özgüveni;

özsaygı, özgüven, başarı başkalarına saygı gibi

noktalara değinerek “saygı” kademesinde ifade etmiş.

Yani fiziksel ihtiyaçların, güvenlik ihtiyacın, sevgi ihtiyacın tam olduktan sonra hayatta saygıyı ararsın der en yalın hali ile.

Peki iş hayatına ve karşılıklı etkileşimlere bakarsak ne görüyoruz?

Güven yoksa eğer,

diğer hiçbir artı değerden bahsetmek kesinlikle mümkün değil.

Net bir araştırma, istatistik ya da kanıttan bahsedemiyoruz ancak iş ilanlarından çalışandan beklentilere,

performans kıstaslarından terfi değerlendirmelerine,

yönetsel kademelerde aranan özelliklerden kişinin kendini geliştirmesine hizmet eden eğitim tasarımlarının içeriklerine kadar

Haberin Devamı

birçok noktada “güven” vurgusunun ön plana çıktığını söyleyebiliriz.

Tamam! Altı dolu da olsa kişinin “güven” noktası yeterli değilse hayat onun için zor zamanlar doğurabilir.

Not: Kendini yeterince geliştirmeyen ve çabalamayanları, yani altı dolu olmayanları zaten konu dışı bırakıyoruz.

Peki kendinden başkasına güvenmeyenler için ne demeli?

Güvenmediğin dağlara kar yağar!

Ekip arkadaşına, yöneticisine, çalışanına,

iş yaptığı üçüncü taraflara,

stajyerinden kıdemli uzmanına,

müdürüne, CEO’suna

ya da belirli özellikleri için çalışmayı tercih ettiği herhangi birine

akıllıca bir ön değerlendirme ve ara kontrol hakkı saklı olarak güvenemezsen o dağlara kar yağar.

Çünkü belli ki ekip çalışması, delege etmek, yardım almak,

birlikte odaklanmak,

omuz omuza koşmak, aynı amaca hizmet etmek,

performansı yönetmek ya da değerlendirmek, anlamlı geri bildirim yapmak senin için çok uzaktadır.

Ve sonuç; çeşitli başarısızlıkların ötesinde ya iş kalitesi ya da ekip kalitesi düşer.  Üstelik kar boşu boşuna yağmamıştır.

Maslow ile aynı dönemlerde Eric Berne, Trasnaksiyonel Analiz’i ortaya koyarken “ Her çocuk nasıl yaşayacağına ve hatta nasıl öleceğine karar verir.” demiş.

Tabi ki çevresel faktörleri yadsımaz ancak

Haberin Devamı

kişinin içinde bulunduğu duruma nasıl tepki verdiğinin önemini vurgular.

Acaba iş hayatında bulunduğumuz durumlara tepkimiz, iş hayatımızı nasıl şekillendiriyor dersiniz?

Benim tespitim güvenin görünenden daha önemli olduğu yönünde.

 

ŞahapT.

Yazarın Tüm Yazıları