Nasıl bir durumda bu kadını öpebilecek kadar reklam satın alabilirim?

BU KEZ ŞİİR KAZANDI SAFLIK KAZANDI

Yazılıp çizilenlere hayli kırılmış Metin Hara.
WhatsApp üzerinden yaptığımız konuşmanın bir yerinde şöyle dedi:
“Kırılan olalım, onarırız. Ama kıran olmanın yükü ağır gelir.”
Hemen ardından şunu ekledi:
“Ben kimsenin kinini taşımam. Ama bu saçmalıkları da unutmayacağım.
Yine de keyfimiz yerinde Onur.
Kalbim temiz, işim temiz, emeğim temiz. Korkacak tek bir şeyim yok.”
Şimdi buyurun konuşmanın geri kalanına...

AKLI OLAN REKLAM OLMADIĞINI ANLAR

◊ Metin, “reklam aşkı” iddialarına ne diyorsun? Benim de kafam karıştı, o yüzden sana sorayım istedim...
- Yazdıklarına ve soruna üzüldüm açıkçası.
Adriana’nın dünya üzerinde çalıştığı markalar belli.
Yani nasıl bir durumda ben bu kadını “öpebilecek” kadar reklam satın alabilirim?
Bu iddia karşımdaki kadın için ne kadar alçaltıcı...
Tam olarak 3 yıl önce çıkan, 6 ay önce de İngilizce basılan kitabıma mı reklam yapabilirim?
İşine ve sana saygı duyuyorum ama biraz aklı olan birisi bunun reklam olamayacağını bilir.
Ağzı purolu, koca yatlı, dev fabrikaları olan, aileden zengin biri değilim.
Ama bu kez şiir kazandı Onur’um! Aşk kazandı. Saflık kazandı.
Umarım herkes böylesine bir aşkı sıfatların ötesinde yaşayabilecek kadar cesur olur.

YENGEYLE BAŞ BAŞAYIZ PLANLARIMIZ VAR

◊ Galiba en çok olayın patladığı gün apar topar açıklama yapman şüpheye düşürdü beni...
- Yok, ben hep sessizdim, açıklama yapmadım. Benim ekip olaylar patlayınca o yazıyı gönderdi.
◊ Keşke hiç yapmasalardı... Bir yandan kimseyi aşk yaşadığına inandırmak zorunda değilsin tabii... Bu arada tv8’e program yapacağın iddiası var. İlişki de bunun parçasıymış hatta. Bu doğru mu?
- Yani açık söyleyeyim, hakikaten öyle bir proje ne var, ne duydum, ne konuştum ne de teklif var. Hakikaten şizofreni dünyası. Vallahi işiniz zor... Ama evet dünyaya açılıyorum. Yengeyle baş başayız, daha güzel planlarımız da var.

Göz önünde olmak iyi değil

Metin Hara’nın söyledikleri bunlar.
Bence bundan sonra yapacakları en iyi şey, bu birlikteliği artık çok fazla göz önünde yaşamamak.
Sonuçta, habire göz önündeki mekanlara gidince ve peşinde bir medya ordusuyla dolaşınca “yıpranmak” işin
tabiatında var.

Güzel ve Çirkin

Bu beraberlikle ilgili “gerçek mi değil mi” iddiasının yanı sıra bir de şu çok konuşuldu:
“Adam çirkin, adam kısa boylu; uzun boylu güzel Adriana onda ne buldu? Ama baksana zaten eski kocası da çirkinmiş.”
Tamam herkes işin eğlencesinde ama böyle yorumlar da fazlasıyla ergen hisli.
Sanki hepimiz dünya güzeliyiz...
“Güzel ve Çirkin” romanı ya da filmi iyi gidebilir bu gibi durumlarda.