En büyük proje arıları oraya geri çağırmak

Pazartesi günkü Özge Özpirinçci röportajında sayfaya sığmayan bir bölüm vardı. Orman yangınlarıyla ilgili o bölümde Özge’nin söylediği çözüm odaklı fikirlere buyurun şimdi...

Haberin Devamı

Son orman yangınlarına hepimiz üzüldük. Sen yangınlar esnasında ne düşündün, neler yaptın?
- Doğa olayları benim en çok hırpalandığım, kendimi çaresiz hissettiğim bir durum.

Beni çok iyi tanıyan, özellikle Marmaris bölgesinde yaşayan arkadaşlarım yangınlar sırasında hemen aradılar. Bire bir haber aldım onlardan. Çünkü sosyal medyada biri bin yapma huyu var maalesef. Hangi kaynağı takip edeceğinizi bilemiyor, güvenemiyorsunuz.

Bu nedenle sosyal medya detoksu yaptım. Instagram hesabım duruyor ama ondan uzaklaştırdım kendimi. Çünkü sonu yok. Kendi yardımlarımı, kendi bildiğim yolla, oradaki insanlarla bire bir bağlantı kurarak yaptım.

Şu an yapmamız gereken, bir sonraki adımı bilmek. Zaten doğa kendi kendini iyileştirecek. Bunu nasıl yapacağını biliyor. Orada evi yanan insanlara, hayvanlara nasıl yardım edebiliriz diye düşünmek gerekiyor.

Haberin Devamı

Akyaka’dan arkadaşım Özgür Ceylan, doğayı tekrar canlandırma adına bazı projelerden bahsetti bana. O projelerden biri arılarla ilgili. Tüm arılar terk etti orayı. Biliyorsun, arılar olmazsa yok oluruz. Şimdi, en büyük proje arıları tekrar oraya geri çağırmak.

Merak ettim, nasıl olacak bu?
-
Yer yer meyve ağacı ağaçlandırmasıyla, ayrıca köylülerle iletişime geçerek. Onlara bunu anlatarak. Doğru kovan yerleşimi yaparak... Kısacası bizim oradaki hayvan nüfusunu tekrar eski haline döndürmemiz lazım.

Bunun için köylülere yardım yapmamız lazım, ama doğru yardım çok önemli. Şuursuzca yardım yaptığın zaman orayı da zora sokuyorsun.

Doğru iletişim, doğru yardım mühim. O yüzden ben yangın sürecinde kendimi olabildiğince sosyal medyadan uzak tuttum. Elbette Tanem (Sivar) ve Dilara’yla (Endican) sürekli konuştum. Sosyal medyada paylaşmak yerine. Sahada da görev alamadım hamile olduğum için. Sahada olan herkese helal olsun, inanılmaz uğraştılar.

Ben birlikte oturup ağlayabileceğiniz bir dert ortağı olmaktansa sizinle birlikte kavgaya uçan, tekmeye girecek insanım. Çözüm odaklıyım.

O yüzden o bölgeyle düşündüğüm tek şey, “Bundan sonra ne yapabiliriz?”

Bir de doğa kimseden intikam almaz. Doğa varoluşuna, yaşamaya devam ediyor. Doğa böyle bir şey yapmaz. İklim krizini anlamamız gerek artık. Her şey birbirine zincirleme bağlı. Su, iklim, tohum, politika...

Haberin Devamı

Kapadokya’ya Aman geliyor

Dünyaca ünlü otel zinciri Aman’ın bizdeki tek şubesi birkaç hafta önce Katy Perry-Orlando Bloom çiftinin de konakladığı Bodrum’daki Amanruya.

Aman grubu 2012’de açtıkları bu otele şimdi bir yenisini daha eklemeye hazırlanıyor.

Yeni Aman otelinin lokasyonu Kapadokya.

Proje mimarı ise Gökhan Avcıoğlu. Peki Aman neden bu kadar önemli?

Zincir otellerden farklı olarak Aman’ın en büyük özelliği çok sadık bir kitleye sahip oluşu.

Öyle ki tatillerini sadece dünya üzerindeki farklı Aman otellerinde geçirenlerin oluşturduğu “AmanJunkies” grubu bile var. Aman’ın bu kadar sevilmesinin nedeni ise geniş alanlara sahip olması, tamamen yalın bir tasarımı benimsemesi ve otel içindeyken neredeyse kimsenin kimseyi görmemesi.

 

 

 

Yazarın Tüm Yazıları