Dizilerdeki kadın şifreleri

Daha önce yapılan araştırmalar, TV dizilerindeki kadın profilleri konusunda pek de iç açıcı sonuçlar vermedi.

Haberin Devamı

Ağlayan, çaresiz, çocuk bakan, çalışmayan” kadın imajının yaygın olduğu diziler sorunu, siyasetin de konusu oldu. TBMM Kadına Yönelik Şiddeti Araştırma Komisyonu, geçen haftalarda televizyon kanallarının yöneticilerini dinlerken yapılan saptamalar, dizilerde güçlü, hayata her koşulda tutunan, rol model karakterlerin yeterince kullanılmadığını gösterdi.

Umut Erdem’in aktardığına göre, komisyona katılanlar bu yönde dizi ve içerikler üretilmesi konusunda hemfikir olmalarına karşın, bazı başarılı örnekler dışında pek de bir şey sunamadılar. Yapılan değerlendirmelerde, kadına ilişkin tek tipleşmelerden bağımsız, farklı kadın tercihlerini yansıtacak şekilde kadın temsilleri oluşturulmak istendiği anlatıldı. Değişik kadın profilleri oluşturulması, “göçmen kadın, beyaz yakalı kadın, evlat edinmiş kadın, üretici kadın, engelli kadın” gibi farklı örneklere yer verilmesi gerektiğine vurgu yapıldı.

Haberin Devamı

Komisyonda, dizi içerikleri üretilirken, kadınların daha çok pasif, yanlışı eleştirmeyen, kolay etkilenen, entrikacı, dedikoducu tipler olarak sunulduğu, negatif kadın karakterlerine daha fazla yer verildiği de dile getirildi. Son dönemin, erkeği merkeze koyan, algı oluşturma amaçlı, ülke gerçeklerinden kopuk dizileri de eleştirilerden nasibini aldı.

Tüm anlatılanlar, olayın güçlü sponsorlar ve yüksek reytinge gelip dayandığını gösterdi.

Bağımsız ve güçlü kadın ve erkek karakterler yaratmak ise bu ikisinin arasına sıkıştı kaldı.

ÇOCUKLUKTA KALAN BAYRAM ŞİİRİ

TBMM’
de özel günlere ilişkin konuşma yapmak adettendir. Tatilden hemen önce Kurban Bayramı nedeniyle söz alan AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili İmran Kılıç, çocukluğundan kalan şu şiirle, salondakilerin bayramını kutladı: “Gitsin tasamız, gamımız/Gönlümüze verdi sefa/ Gösterelim, biz de vefa/ Yılda gelir, iki defa/ İşte geldi, bayramımız... /Gitsin tasamız, gamımız/Sevinin ve sevindirin/Sevgiyi gönle indirin/Dostluk bahçesine girin/İşte geldi, bayramımız.../Gitsin tasamız, gamımız/Sevgi, saygı, bir sel olsun/Acılar, tatlı bal olsun/ Her günümüz seyran olsun/ İşte geldi, bayramımız...” Müsamere tadındaki bu şiir, salondakilerden alkış aldı.

Haberin Devamı

Ardından kürsüye çıkan CHP Hatay Milletvekili Serkan Topal ise Kılıç’ın şiirine gönderme yaparak, eski bayramların tadının kalmadığını örneklerle anlattı. Topal, “AK Partili hatip, çocukluğumuzda okuduğumuz şiire götürdü bizi, ama artık bayramlarımız hiç de öyle gamsız tasasız değil. Sayenizde esnaf kredisini ödeyemiyor, çiftçi mazotunu alamıyor, işsizler iş bulamıyor, atanamayanlar intihar ediyor, vatandaş evine ekmek götüremiyor. Sayenizde şu anda bayram gamsız geçmiyor, tasasız geçmiyor, maalesef.”

Bu sözler de en az İmran Kılıç’ın şiiri kadar alkış aldı.

Meclis böyledir. Hep tez-antitez yaşanır.

TORBADA HER ŞEY VARDI, O YOKTU

Meclis’
in tatil öncesi son çalışmalarından olan torba yasa, OHAL maddesi nedeniyle en çok tartışma yaşanan düzenleme oldu. Bakanlıkların “çok acil diye” torbaya sokmaya çalıştığı madde sayısının 70’e ulaştığı, son dakika operasyonuyla 25’e zor indirildiğini biliyoruz.

Haberin Devamı

Bu torba yasada acil olan olmayan her şey vardı. Bir tek, söz verilmiş olmasına karşın Manisa Soma’daki Uyar Madencilik’in işçilerinin tazminatları yoktu. Sadece CHP yönetimi değil, aralarında AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Özlem Zengin’in de bulunduğu bazı AK Partililer, yıllarca eylem yapıp, haklarını arayan bu işçiler için devreye girdi. Tazminatlarının ödenmesine ilişkin bu torba yasaya madde konulacağı sözü verildi. Ama nafile. Öğrendik ki; yasal düzenlemeye konulması durumunda emsal oluşturacağı ve diğer haklarını alamayan işçilerin de bu yönteme başvuracağı endişesi yaşanıyormuş.

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, yasa görüşmeleri sırasında, 888 işçinin kıdem ve ihbar tazminatları için mücadele veren Bağımsız MADEN-İŞ Sendikası’nın mücadelesinden, tutulmayan sözlerden, uykusuzlukla ve hayal kırıklığıyla Ankara’dan dönen Sendika Genel Başkanı Tahir Çetin ve madenci Ali Faik’in trafik kazasında hayatını kaybetmesine kadar olan trajik süreci anlattı ve “Şimdi o torba, bu torba arkadaşlar” diyerek sözlerini tamamladı. Salonda anlamlı bir sessizlik oldu, kimse itiraz edemedi. Bu konuşmadan üç gün sonra Türkiye Kömür İşletmeleri, işçilerin tazminatlarının kurum tarafından ödeneceğini açıkladı. Şimdi adil bir ödeme planı için görüşmeler sürüyor. Yıllarca mücadele eden sendikacılar ve siyasiler ise buruk.

Yazarın Tüm Yazıları