Kafama takılan kamu spotları

TELEVİZYONLARDA görüyorsunuzdur. Bir kamu spotu dolaşıp duruyor sigarayla ilgili. “Değerli anlarınızı daha değerli kılabilirsiniz” mesajıyla “sigarayı bırakın” vurgusu işleniyor. Dansta, koşuda, bisikletteki bir adamın yanına çocukları yanaşıyor, “Hadi baba sen yaparsın” diyor. Yani sigarayı bırakabileceğini vurguluyor.

ONLAR ÖNEMLİ DEĞİL Mİ
Buraya kadar anlıyorum da kafama takılıyor. Yalnızca babalar mı sigara tiryakisi? Anneler sigara içmez mi? Sigara kadınlara özgürlük olarak mı algılanıyor? Kadınların sağlığı önemli değil mi? Sigara onlara zarar vermiyor mu? “Kadınları boş ver yahu” mu denilmek isteniyor. Ya da kadınlarla ilgili ayrıca kamu spotları mı hazırlanacak? (Bir ara kadınlarla ilgili örnek de vardı. Ancak sürekli yayınını, göremedim.)

-----

ERKEKLER ÇOK MU DUYARLI

Kadınlar mı kirletir

BU kamu spotuna takmışken, üzerinden oldukça zaman geçti, bir yenisini gördüm. Spor yapan genç bir kadın, plastik su şişesini yere atıyor. Bir kız çıkıyor, “Çöpünüzü geleceğe atmayın. Bu ülkeye yazık. Canım güzelliklere yazık olmuyor mu” gibisinden bir şeyler diyor. (Canımın da a’sını nedense uzatarak söylüyor.) Bu kez de buna taktım. Yahu çevreyi de yalnız kadınlar mı kirletiyor? Bu konuda erkeklerle de ilgili spot mu hazırlanıyor?

-----

SAĞLIK MUHABİRLERİ UYARISI

Çocuklara rol vermeyin
umutsuzluk getiriyor

VE asıl can alıcı kamu spotu eleştirisi, Sağlık Muhabirleri Derneği İzmir Şubesi Başkanı Erkan Doğan’dan geldi. Doğan, TV kanallarında yayınlanan lösemiyle ilgili kamu spotlarını eleştirerek, şöyle diyor:
“Bu mesajlarda yer alan saçları dökülmüş çocuk görüntüleri etik açıdan uygun değil. Hasta ve yakınlarının motivasyonunu düşürüyor. İnanın hiçbir lösemi hastası çocuk, saçlarının döküldüğünün bilinmesini istemez. Bu şekilde sokakta dolaşmayı da tercih etmez.
YAKINLARI YER ALSIN
Çevrenin bakışlarından rahatsız olur. Lösemi hastalarının yer aldığı görüntüler, hem lösemi hastalarına, hem ailelerine umutsuzluk getiriyor. Bu görüntülerde saçı dökülen çocukların yerine yakınları ve doktorların yer alması gerekir.”
Doğan, Sağlık Bakanlığı ve RTÜK’ü bu konuda uyardı, “Dernek olarak, dışarıda maske bile takmak istemeyen onkoloji hastası çocuklar ve aileleri adına çağrımızın takipçisi olacağız” diye noktaladı.

-----

MERKEZİ ARAYIN YARDIM GELSİN

Evdeki hastalara hizmet

SAĞLIK deyince, geçenlerde haber olarak yayınlanan bir duyuruyu yineleyeyim dedim. İzmir Halk Sağlığı Müdürü Dr. Bedia Salnur, sağlık kuruluşlarına gidemeyen, tedavileri evde sürdürülmek zorunda olan hastaların yakınlarına çağrıda bulundu. Evde Sağlık Hizmetleri Koordinasyon Merkezi’ni (KORMER) aramalarını istedi:
444 38 33 NUMARALI TELEFON
“Yaşlı, kas hastası, kanser hastası, yatalak olup hastaneye gitmeniz gerekiyor, ancak gitmekte zorlanıyorsanız 444 38 33 numaralı telefonu arayın, hemen yardımcı olalım. Hastaların tetkik ve tedavilerinin yanı sıra, gerekli durumlarda daha üst merkezlere transfer işlemleri yapılıyor.”
Umarım kimseye gerekmez.

-----

ÖĞRENCİ BURSUNA KATKI ÇAĞRISI

Bir bağış bin hekim
binlerce yaşam

DOKUZ Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanlığı Burs Kurulu, “Bir Bağış Bir Hekim Binlerce Yaşam” sloganıyla, öğrencilere katkıya çağırıyor. Kurul, 210 öğrenciye burs verilmesi için çalışmalara başladı. Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Yeşim Tunçok, burs gelirlerinin öğretim üyeleri, öğretim elemanları ve kurum dışı duyarlı bireylerin katkıları ile oluştuğunu söyledi.
HEPSİNE YETMİYOR
Tunçok, “Ne yazık ki, başvuru yapan ve ihtiyacı olduğu belirlenen her öğrenciye yetecek kadar burs geliri toplanamamakta. İhtiyacı olan tüm öğrencilerimize burs verebilmemiz için katkı bekliyoruz. Balçova Belediyesi ve Egeli Tenis Veteran Derneği’nin düzenlediği ‘Cumhuriyet Çocukları’ ödüllü tenis turnuvasının tüm geliri de son iki yıldır olduğu gibi, burs kuruluna bağışlanacak” dedi.
Burs için hesap numarası: İş Bankası Dokuz Eylül Şubesi Hesap No: 34810194274 IBAN: TR56000640000013481
(0232) 412 98 71 numaralı telefondan bilgi alınabilir.

-----

BİR ALINTI
Uğur Sunar Kural Aytuna’dan

Teşekkür etmeyi, özür dilemeyi bilmeyen insanları hayatımızdan çıkarma istemine “sağlıklı yaşam” denir.