Sen bil yeter

Ramazan orucunun ve ibadetlerin en kıymetlisi, başkalarına gösteriş olsun diye değil, içten gelerek, samimiyetle yapılanı değil midir?

Haberin Devamı

Bize ikiyüzlü davranılmasından hepimiz nefret ederiz. Kandırılmak, -mış gibi yapılmak kimsenin hoşuna gitmez. Ne var ki her davranışımızın tam bir samimiyet içerdiğini hangimiz iddia edebiliriz? “İçten pazarlık” düzeyimizi sıfırlamak, ruhumuz için tam bir detoks olmaz mı?

*

İnsanlar arasında manevi bir alıveriş olduğuna inanmayanlar için “riya” çok da önemli bir kavram değil. Onlar için kritik mesele, yalanın ortaya çıkıp çıkmamasıdır; riyanın “somut” bir bedeli yoksa ortada sorun yoktur! Oysa insanların “gönlünü kırma” endişesi olanlar için durum farklıdır. Onlar yakalanmaktan korktuğu için değil, samimiyeti ve dürüstlüğü öz değer kabul ettikleri için ikiyüzlülükten uzak dururlar.

Sen bil yeter

Haberin Devamı

KİMİN TAKDİRİ?

“Riyakâr” kelimesi gündelik konuşmada, yalancı anlamında kullanılıyor. Ancak riya esasen, “olduğundan başka türlü görünme, özü sözü bir olmama, ikiyüzlülük hali” demektir. İslam’da ise “Allah’a itaat eder görünerek kulların takdirini kazanmayı istemek” anlamı taşır. Örneğin başkalarının fark etmesi için ibadeti duyurma; cemaatle birlikte eda edilen ibadetlerde öne çıkma çabası... Veya verdiği sadakayı herkese söyleme... Oysa “Hayırlarda yarışın” ilkesi, ‘Hayrın reklamını yapmada yarışın’ anlamına gelmez.

BOŞA ÇIKARMAYIN

Kuran, insanlara riyakâr olmamayı öğütler: “Gösteriş olsun diye malını harcayan kimse gibi, sadakalarınızı boşa çıkarmayın. (Bakara, 264)” “Kim [işlediği hayrı şöhret için] insanlara duyurursa, Allah da onun [gizli işlerini] duyurur” diyen Hz. Peygamber, riyanın insanlar arası ilişkilerde de olumsuz bir davranış olduğunda işaret etmiştir: “Kim, görsünler ve duysunlar diye bir kişiyi yüceltirse Allah da kıyamet günü onun gösteriş ve insanlara duyurma niyetini ortaya çıkarır.”

DİN, SAMİMİYETTİR

Peki riyanın ilacı nedir? Hz. Peygamber, dinin ne olması gerektiğini çok açık bir şekilde ifade etmiş: “Din, samimiyettir. (Müslim, Îmân, 95)” Bu doğrultuda bir Müslüman, gönlünden ve aklından geçenlerin, yani “kalplerin özünün” Allah tarafından eksiksiz bilindiğine inanır. İhlasla (samimiyetle) yerine getirdiği hiçbir ibadetinin -başkaları bilse de bilmese de- boşa gitmeyeceğine iman eder. Elbette buna yürekten inanan birinin, diğer insanlarla ilişkisinde farklı davranması düşünülebilir mi? İnsanları çıkarı doğrultusunda aldatmayı makul görmek, Yaradan’ı aldatabileceğini düşünmekle aynı şeydir. Nitekim Hz. Peygamber bu durumu şöyle dile getirmiş: “Riya, küçük şirktir.”

Haberin Devamı

RİYANIN ARDINDA YATAN

Klasik dönem Osmanlı düşünürü Kınalızâde Ali Efendi’ye göre riyanın ardında üç farklı neden yatar: İlki, makam ve mevki sevgisine bağlı olarak halk nezdinde kabul görüp yüceltilme arzusudur. İkincisi nefsin övülmeyi çok severken kınanmaktan nefret etmesi; üçüncüsü ise başkalarının elindeki imkânları elde etme isteğidir. Dolayısıyla riyadan kurtulmak, kişinin nefsini bu zaaflardan temizlemesiyle mümkündür. İnsanların takdirini elde etme isteğimiz azaldıkça... Mevki, mal, mülk düşkünlüğümüz azaldıkça... Başkalarına karşı “oynama” derdimiz de azalır. Böylece güç, makam, köken, cinsiyet ayırmadan herkese dürüst davranabilme gücümüz artar. Çok kârlı bir ramazan alışverişi olmaz mı: İç çelişkilerimizin azalması, iç huzurumuzun artması!

Haberin Devamı

Sen bil yeter

BİR ESER
SUYLA GELEN GÜZELLİK

İSLAM medeniyeti, ibadetlerin temelinde yer alan suyla ilişkisi nedeniyle “su medeniyeti” olarak nitelenebilir. Hem camilere su taşınması hem de halka temiz su ulaştırılması, tarih boyunca Müslüman idarecilerin başlıca görevlerinden olmuştur. Ayrıca insanlara hizmet eden kalıcı bir eser bırakmanın her iki alemde de makbul kabul edilmesi, varlıklı kişilerin “hayrat” yaptırmasına vesile olmuştur.

*

İstanbul’daki III. Ahmet Çeşmesi, bu zengin kültürün belki de en güzel örneğini oluşturur. Topkapı Sarayı’nın dış kapısının yanı başında Ayasofya’nın hemen arkasında yer alan bu zarif yapı, 1728–1730 yılları arasında inşa edilmiştir. Taş ve demir işçiliğinin yanı sıra, süsleme sanatlarında da kendi türünün adeta zirvesidir.

Haberin Devamı

BİR AYET
YAZIKLAR olsun o namaz kılanlara ki... Onlar (namazlarıyla) gösteriş yaparlar.
(Maun, 5,7)

BİR HADİS
ALLAH, ancak samimiyetle, sadece kendisi için ve rızası gözetilerek yapılan ameli kabul eder.
(Nesâî, Cihâd, 24)

Yazarın Tüm Yazıları