Küçük, küçücük bir dev problem

ÂDET olduğu üzere okuyana “Aman haydi, inşallah” dedirten türden bir “misyon” belirlemiş okulumuz kendine:

Haberin Devamı

Öğrencilerimizin temel akademik bilgi ve becerilere sahip olmalarının yanı sıra kendisine ve başkalarına değer veren, okulu ve öğrenciyi, bilgiye ulaşma yollarını önemseyen moral ve ahlaki değerlere, sanat ve insanlığa sahip çıkan birer birey olmaları için çalışıyoruz...”

Milli Eğitim Bakanlığı’nın web sayfasında yayınlanan metne göre Erzurum’un Şenkaya ilçesine bağlı Kömürlü Ortaokulu için hedef bu... Veya düştüğü yerden kalkmaya çalışan cümleden bunu anlıyoruz diyelim...

İyi, güzel, pek şahane...

Fakat “başkalarına değer verme” konusunda “biraz” sıkıntı var...

DHA muhabiri Murat Aydın arkadaşımızın dün yayınlanan “Okul bahçe duvarını yemek masası yaptılar” haberi “büyük gelişmelerle dolu gündemde küçük bir eğitim sistemi problemini” işaret ediyordu.

Haberin Devamı

36 TABLDOT MESELESİ

Olaylar şöyle gelişiyor...

Allahuekber Dağları’nın yamacında, Erzurum merkezine yaklaşık 160 kilometre uzaklıktaki 350 nüfuslu Yanıkkaval’daki okul öğrenci sayısının 40’ın altına düşmesi nedeniyle kapatılıyor.

Açıkta kalan 36 öğrenciye Milli Eğitim yeni adres olarak YİBO’yu (yatılı ilköğretim bölge okulu) gösteriyor.

Ancak veliler “Yatılı okumasın çocuklar, 5 kilometre ötede Kömürlü’de okul var, oraya kaydedilsin” isteğini iletince kaymakamlık sağ olsun ulaşım meselesini hallediyor, çocuklar bu okula kaydediliyor.

Buraya kadar her şey iyi, hoş... Veya kâğıt üzerinde öyle duruyor...

Fakat Kömürlü’deki okulun yemek ihalesi önceden yapılmış, bitmiş...

“Eee, ne var bunda? 36 kişilik yemek daha ayarlanır” diyorsanız...

Ya dünyayı ziyaret etmek üzere şöyle bir uğramış uzaylısınız ya da memleket bürokrasisinden, karmaşık ve çapraşık ihale sisteminden haberiniz yok demektir...

Kestirmeden gidersek durum şu: Okuldaki 105 öğrenciden 36’sına yemekhanede yemek çıkmıyor.

Arkadaşları yemekhanede çıkan tabldota kaşık sallarken 36 öğrenci başının çaresine bakmak durumunda.

Nasıl bakılıyor başının çaresine peki? Ya evden hazırlanan “beslenme çantası” ile ya da bakkaldan alınan bisküviye talim ederek.

ÜŞÜTMEYİN BARİ ÇOCUKLAR

Yemekhaneye giremiyorlar, “Sınıf kokar” diye sınıfta da yiyemiyorlar.

Haberin Devamı

Ya ne yapıyorlar? Haberin fotoğrafında da gördüğümüz üzere okulun bahçe duvarına masa muamelesi yapıp yemeklerini orada yiyorlar...

40 kişinin altına düştü diye okul kapatmayı akıl eden sistem, 36 çocuğun yemek meselesini çözemiyor...

Bir veli “Çocuk bunlar, nefis denen bir şey var. Öğle arasında diğer öğrenciler yemekhaneye giderken, bunlar dışarı çıkıp yanlarında götürdüklerini yiyor... Bu çocuklar yanlarında yemek götürmezlerse, 9 saat boyunca aç kalmak zorunda kalacaklar. Yaşanan bu durumdan ötürü bazı öğrencilerimiz okula gitmek istemiyor” diyor...

“Dev meseleleri” tartışmaya alışkın gündemimize aslan muhabir arkadaşımız Murat Aydın sayesinde kenardan köşeden sızmayı başaran bu küçücük haberin ardından problem hallolacaktır diye umuyorum.

Haberin Devamı

Ama bu ve benzeri problemlerin bir hesapsızlık/kitapsızlık/sistemsizlik/plansızlık problemi olduğunu görmediğimiz sürece, o çocukların torunları da bahçe duvarına talim edecektir...

Baştan söylemiştim “küçücük bir problemden” bahsedeceğimi.

Aslında o kadar büyük, o kadar derin ki...

Neyse...

Üşütmeyin bari çocuklar diyelim, başka ne diyeceğiz...

Yazarın Tüm Yazıları