Kim bu Cumhurbaşkanı’nın adını verdiği Wagner’ciler
CUMHURBAŞKANI Erdoğan geçen hafta yaptığı bir konuşmada, biraz kapalı ifade ile ilginç bir bilgi verdi.
“Libya’ya asker gönderme konusunda biliyorsunuz şimdi orada Wagner denilen bir güvenlik şirketi söz konusu...”
*
Onun diplomatik dille söylediğini ben günlük dilde söyleyeyim.
Rusya, Libya’ya “Wagner birlikleri” gönderdi.
Kimdir peki bu Wagner güvenlik elemanları...
*
Yevgeny Prigozhin adlı karanlık işadamının kurduğu bir güvenlik şirketinin paralı askerleri...
Herkes Kremlin’le yakın ilişkisini olduğunu biliyor. İsimleri ilk defa Ukrayna’da duyuldu...
Şu an Suriye’de 5 bine yakın Wagner elemanı var.
Ve son olarak bunlardan 2 bininin Libya’ya gönderildiği yazıldı.
*
Kolayca anlayacağınız gibi bunlar “paralı askerler”...
*
Bu adamların Libya’da bir yandan da Kaddafi’nin oğlunu yeniden iktidara getirmeye çalıştığı söylentileri de var.
*
Kremlin sözcüsü dün durup dururken bir açıklama yaptı ve “Başkan Putin’in Cumhurbaşkanı Erdoğan’la Suriye ve Libya meselesini konuşacağını” söyledi...
Umarım 8 Ocak’taki görüşmede Türkiye’nin Libya’ya göndereceği askerler ile bu paralı Wagner’cilerin karşı karşıya gelmesini önleyecek bir “centilmenler anlaşması”na varılır.
*
Yoksa, Türkiye’ye düşman deli bir general ve bu çılgın paralı askerler Mehmetçiğe karşı yan yana gelirlerse tatsız olaylar meydana gelebilir.
DEVRİM ÖLÜNCE GERİYE HANGİ ŞARKILAR KALIR
FRANSIZ Nouvel Obs dergisi son sayısının kapağını, benim üniversite yıllarımın iki Fransız düşünürüne ayırmış.
Edgar Morin ve Regis Debray...
*
- Biri 98, öteki 78 yaşında...
- İkisi de 1960’lı yılların sıkı solcusu...
- Ama sonradan her ikisi de Stalinciliğin karşısına geçmişler...
*
Edgar Morin devrim dönemlerinin bittiğini ama içinde hâlâ “devrimci şevkin” yaşadığını söylüyor.
O nedenle eski Kızıl Ordu şarkılarını hâlâ seviyormuş. En çok da “Varşovalı”yı dinliyormuş....
Ama yıllar sonra bir şeyin farkına varmış.
Bu devrimci marşın son bölümü aslında çok dinsel bir müzikmiş.
*
Bense solculuk denince hep romantik kaldım.
Devrimcilik bitince geriye şunlar kaldı.
“Bella Ciao, Bandiera Rossa, Te Recuerdo Amanda, Le Temps de Cerises, Hasta Siempre, Montagne...”
Biraz nostalji yapmak istersem de tabi ki “Venceremos”...
ALLAH’I KONUŞMAK İÇİN ATEİST Mİ OLMAK LAZIM
EDGAR Morin’le Regis Debray arasındaki sohbette bütün eski solcuları düşündürecek bir bölüm var. Dergi ikisine de “Sizce devrim ne demektir” diye soruyor...
Regis Debray, “Bunca yıl dünyanın her yerinde devrim yapmaya çalıştım ama bu kelimenin gerçek manası nedir diye hiç düşünmedim” diyor...
*
Çok ilginç bir şey daha söylüyor:
“Benim Katolik rahip dostlarım var. ‘Biz kilisede hiç Allah’ı konuşmayız’ diyorlar. Herhalde Allah’ı konuşmak için ateist olmak gerekir...”
*
Edgar Morin ise “Ben devrimi, insanın insanı sömürmesine son veren yeni bir dünya olarak tarif ederdim” diyor.
Ama o da yıllar sonra devrim kelimesinin tarifi için Larousse sözlüğüne bakmış...
*
Ben de bunca yıl sonra ilk defa baktım.
Orada çok geniş bir tarif var.
60’LI YILLARDA MERAK ETMEYENE LAROUSSE’UN ‘DEVRİM’ MADDESİ
- “İsyan eden bir grup, iktidardaki otoriteyi devirip iktidarı almayı başardığı zaman, bir devletin siyasi ve sosyal yapısında meydana gelen ani ve şiddetli değişim...”
YILIN FOTOĞRAFLARI... BU İSTANBUL İLANINI VERENE VE TASARIMLAYANA BRAVO
DÜNKÜ gazetelerin ortasında iki tam sayfalık harika bir ilan vardı.
MSC Cruises, Türkiye limanlarına dönme kararı almış.
Şirketin dev cruise gemileri 2021 yılı mart ayından itibaren Türkiye limanlarına uğrayacakmış.
MSC 15 ay önceden bu haberi harika bir ilanla duyurmuş.
Şirket yöneticilerini yürekten kutluyorum.
Bu ilan, Türkiye’nin şu günlerde çok ihtiyacı olduğu güzel bir haber...
İnsana moral veriyor. Yani zamanlaması çok iyi.
Bir de bu tasarımı yapanları kutluyorum.
Öyle güzel bir İstanbul kolajı yapmışlar ki...
Ortaya mavilikler içinde harika bir İstanbul dokusu çıkmış...
İnsanın içinden ister istemez, “Keşke İstanbul’da gerçekten böyle dokular olsa” demek geçiyor.
O nedenle, dünden itibaren başladığım “2019 yılının fotoğrafları” arasına bu harika kolajı koydum.
Belki ileride böyle çok güzel gerçek dokular yaratırız.
HANGİSİNİN ZİYARETÇİSİ ÇOK REAL MADRİD Mİ TOPKAPI MI
DÜN Hürriyet’in spor sayfasında çok ilginç bir yazı okudum. Fatih Çekirge Spor ve Gençlik Bakanı ile birlikte Real Madrid stadına gidip kulübün müzesini gezmiş.
Kulübün müzesini yılda 2.5 milyon kişi ziyaret ediyormuş. Topkapı Müzesi’ni gezen ziyaretçi sayısı ise 2.9 milyon kişiymiş.
“Futbol sadece bir oyun değildir” sözü ne kadar doğru...
BAZI KÖŞE YAZARLARI İÇİN ARADIĞIM CÜMLE
SON zamanlarda bazı köşelerde, bazı gazetelerde öyle şeyler görüyorum ki, “Şimdi ben bunlara ne diyeyim” diye düşünüyor düşünüyor bir şey bulamıyorum.
Sonunda aradığım cümleyi Murat Yalçın’ın “Kontrol Kalemi”* isimli kitabında buldum.
Tomris Uyar bir zamanlar şöyle bir insan profili tarif etmiş:
“Deliliğe yatırım yapayım derken budalalığa düşenler.”
Hah tam işte onlar... Bunlara bazı editörleri de ekleyebilirsiniz...
............................
- Murat Yalçın: “Kontrol Kalemi: Hay 1000 Post-it”, Can Yayınları, 2015
YALIN’IN İSTANBUL ŞARKISINI ÇOK SEVDİM
YARIN akşam Çırağan Sarayı’nda düzenlenecek bir galada çok güzel bir şarkı ilk defa çalınacak.
“Yürekli” şirketinin düzenlediği İstanbul Marka Konferansı’nın bu yılki teması İstanbul...
Bu temayla uygun olarak Yalın bir İstanbul şarkısı yaptı.
Kendisine Kübalı şarkıcı Solanch De La Rosa eşlik etmiş.
DMC tarafından çıkarılan şarkı dün Spotify listelerine kondu ve anında dinledim.
Gerçekten çok güzel bir İstanbul şarkısı olmuş.
Herkese tavsiye ederim.
KATKIDA BULUNANLAR
Sayfa Editörü: Eyüp Serbest
Foto Editörü: Umut Veis
Düzeltmen: Metin Usta
Tasarım ve Uygulama: Selma Songül Zengin
