Kadıköy’deki konservatuvar binası hakkında bir mektup

Aziz dostum İdil Biret’in eşi Şefik Yüksel’den Kadıköy’deki konservatuvar binasının boşaltılması üzerine bir not aldım.

Haberin Devamı

Piyano Anasanat Dalı öğretim üyesi Dr. Lütfiye Ayşen Kâtipoğlu’nun kaleme aldığı bir mektuptu bana ilettiği. Kamuoyunun yakından takip ettiği durumu içeriden anlatan mektubu paylaşıyorum sizlerle:

“İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuvarı’nın Kadıköy İskele Caddesi’ndeki binamızda 1984 yılından bu yana eğitim vermekteyiz. Aynı binanın kara tarafında Haldun Taner Sahnesi faaliyet göstermekteydi. Bir süre önce Haldun Taner Sahnesi tadilat yapılacağı için boşaltıldı.

Maalesef, bu güne kadar konservatuvar yönetim kadrosu gerekli duyarlılığı göstermedikleri için, bize ait bir binaya sahip olamadık. Bunda bizim ihmal veya duyarsızlığımız söz konusu değildir.

Şu anda İBB tarafından dev bir sahne yapılacağı gerekçe gösterilerek binayı tahliye etmemiz istenmektedir. Buradan çıktığımızda, gideceğimiz bu büyüklükte bir bina bulmamızın mümkün olmadığı bilgisini edindik. 52 konsol ve konser piyanolarımıza ek olarak çok değerli, tarihi yaylı ve nefesli sazlarımız ve yüz elli yıllık geçmişe dayanan arşivimiz bulunmaktadır.

Haberin Devamı

Bizim bu kapsamda bir bina bulma olasılığımız olmadığı için, şu anki binamızdan taşındığımızda enstrümanlarımız kiralık depoya kaldırılacak ve tabii eğitim yapılamayacağı gibi; kısa zamanda, depolanan enstrümanlarımız hurdaya çıkacak ve kurumun işlevi son bulacaktır.

Yeni yönetim her alanda olduğu gibi, kültür ve sanata bakışı ile de bizi çok umutlandırmıştı.

Ne yazık ki, yeni İBB Başkanı binamızdan okulumuzu atmak için temeldeki beton zayıflığını gerekçe göstererek, büyük restorasyon ve tiyatroya dev sahne inşa etme çalışması başlattı. Araştırmalarımıza göre, 1927 yılında inşa edilmiş olan binamızın İstanbul’daki birçok binadan çok daha dayanıklı olduğu bilgisini inşaat mühendisi statik uzmanlarından edindik. Ayrıca, gerekiyorsa temel veya diğer bölümlerde güçlendirme çalışması yapılabileceği mümkündür. Ayasofya’nın yüzlerce yıldır ayakta kalabilmesi, Edirne’deki Selimiye Camii’nin aynı şekilde sağlam yapı tekniğinin, yirmi birinci yüzyılda gerisinde olunamayacağı açıktır.

Haberin Devamı

Çağdaş ve uygar ülkelere bakıldığında konservatuvar binaları hem tarihi, hem de şehrin kalbinde, halkla kültür, sanat iletişimi gerçekleştirebilecek konumdadırlar. Bu bakımdan da, binamızın Anadolu yakasındaki tek konservatuvar olması, öğrencilerimizin en yakın sanat kurumlarına kolaylıkla ulaşım sağlayabilmeleri, birikimlerini halkla paylaşabildikleri bir lokasyonda olması bakımından da ideal konumdadır.

Gerekli teknik güçlendirmeler yapılarak, Kadıköy ile bir bütün olmuş, bölge halkına kaliteli müzik ve diğer sanat dallarında da güzel örnekler sergileyen; çağdaş, uygar, nitelikli ortamlarda sosyal ve kültürel paylaşımlar yapabilmesi bakımından buradaki varlığı çok önemlidir.

Bütün bu özellikleri göz önünde bulundurarak, binamızdaki eğitimin sürdürülebilmesi için gereken hassasiyeti yetkililerin göstermesini bekliyoruz.”

Haberin Devamı

METİN ALTIOK VE BEHÇET AYSAN ÖDÜLLERİ VERİLDİ

MADIMAK OTELİ’
nde yakılarak katledilen şair Metin Altıok ile Behçet Aysan adına düzenlenen ödüller İzmir’de yapılan törenle kazananlara verildi.

Ödüller ve gerekçeleri şöyle:

- 2018 yılı 12. Metin Altıok Şiir Ödülü’nü Gökçenur Ç. ‘Giderken Öpseydin Keşke’ kitabıyla aldı.

- 2019 yılının Behçet Aysan Şiir Ödülü’nün sahibi ise Didem Gülçin Erdem oldu. Erdem ödülü ‘Boşluklara Doğru İlerleyelim’ kitabıyla aldı.

- 2019 Metin Altıok Şiir Ödülü’ne ise Hıdır Işık’ın ‘Öpülmemiş Şehlâ’ adlı kitabı değer görüldü.

- 2020 yılında dünyayı etkisi altına alan salgın nedeniyle Behçet Aysan Şiir Ödülü verilmedi. Bu yıl ise Behçet Aysan Şiir Ödülü sahibi Faris Kuseyri oldu. 2021 TTB Behçet Aysan Şiir Ödülü, Ortadoğu coğrafyasına yerleşen ve oradan konuşan, geleneksel ve modern şiiri iyi bilen; kendine bile söylemiyor kendi gençliğine pişman / başkalarının hayatında silik bir hatıra olmaktan ikiliği ile başlayan çalışan kadına şiirinde olduğu gibi her zaman yaşamın içinde şiirin geleneksel formlarını kullanmaktan çekinmeyerek günceli toplumsalı kişisel olanı aktaran bir kadın portakal koyuyor kocasının cebine / onun hasretini de gördü diyerek çalışan sınıflara ve emeğe yüz ışıtan sevgilim yağmur başlayacak denize dönelim diyerek yeryüzünde var olmanın onurunu her bireye duyumsatan evrensel bir şiirin sahibi Faris Kuseyri’nin ‘Doğu Divanı’ kitabına verildi.   

Haberin Devamı

- 2020 yılı Metin Altıok Şiir Ödülü’nün, ‘Kendinin Ağacı’ kitabıyla bireysel gibi görünen bir huzursuzluğu, zamanın ve coğrafyanın acılı arka planına yerleştirerek vermesi; bu acının toplumsal boyutlarını lirik ve derin dille okura duyurması; doğayla ve nesnelerle çağrışım yükü güçlü bağlar kurması, ilginç ve özgün imgelerle kendine has bir şiir dili geliştirme başarısı göstermesi, şiir yolculuğunun uzun ve soluklu olacağını duyumsatması nedeniyle Seyyidhan Kömürcü’ye verilmesine karar verildi.

Yanarak aramızdan ayrılan arkadaşlarımızı sevgiyle, özlemle anıyoruz.

Yazarın Tüm Yazıları