Erken seçim ve kabine

2020 yılında en çok konuşacağımız başlıklardan birini erken seçim tartışmaları oluşturacaksa, ikinci sırada da kabine değişikliğinin geleceği kesin.

Haberin Devamı

Hatta Ankara kulislerinde bütçe Meclis’ten geçtikten sonra Bakanlar Kurulu’nda değişiklik olacağı beklentisi hâkimdi. İstanbul seçimlerinin hemen ardından kabine değişikliği yönünde güçlü bir istek oluşmuştu. Ancak süreç içinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın değişiklik yapmayacağı anlaşıldı. Erdoğan, kabine değişikliği baskılarına karşı direndi. Lider olarak dayatmalarla iş yapmayacağını, kendi belirlediği zamanda değişiklik yapılacağını göstermiş oldu. Erdoğan, kabine değişikliği dalgasını püskürtünce beklentiler azaldı. Neredeyse bir süredir hiç konuşulmuyor. AK Parti kongre sürecine girdiği için parti yönetimindeki ve kabinedeki değişiklik beklentisi kongre sonrasına ertelendi.

Erken seçim tartışması ise tekrarlanan İstanbul seçimlerinden sonra ortaya çıktı. Oysa o zaman Türkiye’nin önünde seçimsiz 4 yıl vardı. Erken seçime karşı çıkanlar, ülkenin önündeki 4 yıl seçimsiz sürenin iyi değerlendirmesi gerektiği görüşünü savunuyorlardı. 2020’ye girdik. Kaldı önümüzde 3 yıl. Göz açıp kapayıncaya kadar 1 yıl geçti.

Haberin Devamı

Kılıçdaroğlu ve Akşener’le zaman zaman erken seçim konusunu konuşuyorum. Muhalefetin hemen erken seçim diye bir talebi yok. Ama iktidarın 2023’e kadar gidemeyeceğini düşünüyorlar. Ancak 2021’in ikinci yarısından itibaren bir erken seçimi muhtemel görüyorlar. İktidar 2020’de seçime gitmez ama 2021’in ortasından itibaren her an seçim olabilir düşüncesindeler. Seçimlerin 2023’e kalmayacağı konusunda kesin bir inanç içindeler. 2021’in Haziran ya da Temmuz’unda, olmazsa 2022’de seçimin kaçınılmaz olduğu görüşündeler.

Kılıçdaroğlu’nun belediye başkanlarının işlerine odaklanması, 2021 yılıyla birlikte bunun vatandaşa yansıması konusundaki ısrarının altında da bu yatıyor. CHP Lideri erken ya da zamanında bir seçimde belediye başkanlarının aday olmasına pek sıcak bakmıyor, onların ilk dönem başarılı olup ikinci dönemde de seçimi kazanarak hizmet etmeleri görüşünde.

Bir de yeni kurulan partiler var. Davutoğlu ve Babacan partilerinin de ne olacağının tam olarak anlaşılabilmesi için 2020’de erken seçim olmaz deniliyor.

Haberin Devamı

Ankara’da siyaset “saatleri ayarlama enstitüsü” gibi erken seçime endeksli olduğu için ilk günden kulisleri paylaşmak istedim. 2020’de erken seçim yok. 2021’in ikinci yarısından itibaren erken seçim beklentisi ise çok...

YAPILMASA NE OLURDU?

Kanal İstanbul’a karşı çıkanlar, geçmişte de Türkiye’nin büyük projelerine karşı çıkmışlardı. Onlara “istemezükçü zihniyet” deniliyor. Kanal İstanbul’a karşı çıkılması o açıdan bir sürpriz değil. Tam aksine, tarihin tekerrüründen başka bir anlam taşımıyor.

Kanal İstanbul tartışmasının 2020 yılına damgasını vurmasını bekliyorum. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde de Kanal İstanbul’u isteyenler ve istemeyenler olarak sandığa gideceğiz.

Haberin Devamı

O nedenle Türkiye’yi karpuz gibi ortadan ikiye bölen eserlerin birkaçını sıralayıp, sonunda bir soru sormak istiyorum.

1- Demirel’in yaptırdığı Boğaziçi Köprüsü’nün yapılmasına karşı çıktılar.

2- Özal’ın yaptırdığı Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’ne karşı çıktılar.

3- Erdoğan’ın yaptırdığı Yavuz Sultan Selim Köprüsü’ne karşı çıktılar.

4- Keban Barajı’nın yapılmasına karşı çıktılar.

5- Seyhan Barajı’nın yapılmasına karşı çıktılar.

6- Marmaray’ın, Avrasya Tüneli’nin yapılmasına karşı çıktılar.

7- Üçüncü havaalanının yapılmasına karşı çıktılar.

Listeyi daha fazla uzatmanın anlamı yoktur. Bir de buradan bakalım, peki bunlar yapılmasa ne olurdu?

YERLİ OTOMOBİLDE TALEP PATLAMASI

Haberin Devamı

Yerli otomobil büyük bir heyecana yol açtı. Yerli otomobilin ilk test sürüşünü Cumhurbaşkanı Erdoğan yaptı. İlk yerli otomobilimiz Devrim üretildiğinde, milli otomobil üretimini sabote etmek isteyenler, benzin koymamış, bu yüzden Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel’in içinde olduğu araç, yüz metre gitmeden durmuştu. Gürsel, “Batılı kafasıyla otomobil yaptınız ama doğu kafası benzin ikmalini unuttunuz” demişti. Yerli otomobil üretimini engellemek isteyenler amacına ulaşmış, yerli otomobil projesi bir daha açılmamak üzere rafa kaldırılmıştı. Ta ki Cumhurbaşkanı Erdoğan, 5 babayiğitle bu yola çıkana kadar. Bu kez ne otomobil yolda kaldı ne de bu işi engellemek isteyenler ortaya çıkmaya cesaret edebildi.

Haberin Devamı

5 farklı modelde üretilmesi planlanan yerli otomobil, elektrikli olması ve şık tasarımı ile tam not aldı. Ancak yerli otomobille ilgili tanıtım töreni bitmeden, resmi kurumlardan, belediyelerden, iş dünyasından ve vatandaşlardan siparişler yağmaya başladı. İlk 4 günde 120 bin sipariş alındığı açıklandı. Bu sayı şimdiden 200 bini aştı. Yerli otomobilin üretimi yılda 175 bin olarak planlanmıştı. Ancak gördüğü ilgi karşısında bu üretim miktarının yeniden gözden geçirilmesine ihtiyaç var. Yerli otomobil CEO’su Gürcan Karakaş, ilk başta 5 farklı model olarak planladıklarını ancak bunun zamanla artacağını söyledi. Gürcan Karakaş’a önerim, sadece modellerin zenginleştirilmesini değil, üretimin kapasitesinin artışını da düşünmeleri. Eğer makul bir fiyatla ortaya çıkarlarsa, taleplere yetişemeyebilirler. Şimdiden bakanları araya koyup, torpil yaptırmak isteyenler var.

 

Yazarın Tüm Yazıları