Tufan Türenç: Siyasi irade sağlam dursun yeter

Tufan TÜRENÇ

Bundan öncekiler, yani büyük organizasyonların yönlendirmesiyle işlenen cinayetler gibi, Ahmet Taner Kışlalı'nın katledilişi de karanlık bir tünele girip çözümsüz kalacak...

Toplumun büyük bölümü bu inanç içinde...

Bu nedenle devlet bu cinayeti işleyenleri en ufak adamına kadar bulup ortaya çıkarmak zorunda.

Tıpkı Akın Birdal olayında olduğu gibi...

Eğer siyasi irade işin arkasında kararlı durursa, soruşturmayı yürütenlere güvence verilirse bu iş çözülür.

Ama eğer gerekli duyarlılık gösterilmezse, daha önceki cinayetlerde olduğu gibi soruşturma karanlık bir tünele girer ve orada kaybolur.

Biz bunu öteki cinayetler sonrasında baştan sonra yaşadık.

O çalkantılı dönemlerde sık sık hükümet değişti ve gelip giden siyasi irade soruşturmanın arkasında gerektiği gibi kararlı ve ısrarlı duramadı.

Bir kısmında bazı piyonlar ele geçtiği halde olay çözümlenemedi.

Çünkü polisi cinayet emrini verenlere ulaştıracak deliller o kargaşa ortamlarında bir bir yok edildi.

Abdi İpekçi cinayeti ile Bahriye Üçok, Muammer Aksoy, Çetin Emeç ve Uğur Mumcu olaylarında da yaşananlar hep aynıydı.

Filmin konusu hiç değişmiyordu. Sadece kareler ve aktörler başka başkaydı.

* * *

Abdi İpekçi ile ilgili kitabın üzerinde çalışırken dönemin siyasi sorumlularının bazı bilgi eksiklikleri içinde olduklarını saptadık.

Bazıları ise bildiklerini anlatmaktan çekiniyordu.

Rahmetli Erhan Akyıldız'la anladık ki bu iş karanlık bir tünele girmiş ve uyutulmaya terk edilmiş.

Öngörümüz doğru çıktı, aradan 20 yıl geçmesine rağmen sonuç sıfıra sıfır elde var sıfır noktasına geldi.

Geçenlerde Abdi İpekçi cinayetinin dosyası elde delil kalmadığı için rafa kaldırıldı.

Yakınları, arkadaşları acı gerçeği bağırlarına taş basarak kabullenmek zorunda kaldılar.

Bu bir hukuk devleti için en büyük ayıptır.

Devlet çok zor yetişen en değerli evlatlarının kanını ne yazık ki yerde bıraktı.

İpekçi, Mumcu ve öteki cinayetlerde aciz kaldığını kabul etti.

Milyonlarca insan devletin bugün Ahmet Taner Kışlalı cinayetinde bu onursuzluktan kurtulmasını bekliyor.

Hepimiz bu kadar acıdan sonra hiç değilse saygın bir devletin vatandaşları olmanın gururunu yaşamak istiyoruz.

Ankara'daki siyasi irade bunu unutmamalıdır.

* * *

Uzmanların değerlendirmelerine göre Kışlalı'nın otomobiline yerleştirilen bomba öyle usta işi değil.

Basit yapımlı ve çok rahat fark edilecek bir yere, ön cama acemice yerleştirilmiş.

Bu nedenle eylemin öldürmekten çok gözdağı vermek amacı taşıdığı akla geliyor.

Eğer rahmetli biraz kuşkulu davranabilseydi kendisine zarar gelmeden bomba imha edilebilirdi.

Ama demek ki insanların bazen basireti bağlanıyor.

Oysa profesyoneller işlerini kurbanlarının basiretinin bağlanmasına bırakmayacak şekilde yaparlar.

Kesinlikle riske girmezler ve yüzde yüz sonuç almak isterler.

Bu açıdan bakılırsa cinayet dış kaynaklı bir servisin işi gibi görünmüyor.

Eylemi içerden bir örgütün yaptığı olasılığı güçleniyor.

Bunun için siyasi irade gereğini yerine getirirse polisin bu menfur cinayeti çözme olasılığı çok daha fazla.