Tecavüze uğradım madem orospu olayım

“Annem babam benle hiç ilgilenmedi, bi gidip eroinman olayım
Adam bana hareket çekti, baltayla saldırayım
İşkence gördüm, dağa çıkıp terörist olayım…”

Haberin Devamı

Ve benzeri şeklindeki cümleler ve psikolojiler; kendimizi kandırmamıza, acıma-acındırma yoluyla haksız affa, duygu sömürüsü yoluyla “kötü yola düşme” bahanesini haklılaştırmaya yarıyor gibi.

Ve bunlar eski Türk filmlerinde kalmış olması gereken bilinçaltımıza yönelik hatalarımızdır. Sanki.

Ooo, çok sert oldu bu Yonca!

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın: “…Ben de dağa çıkardım…” açıklamasının üzerine yazıyorum bu satırlarımı.

Empati değil bu. Empati bu değil.

Bu düpedüz intikamı resmi kılmak gibi bir şey.

Bana fena geldi.

Yanlış bir şeyi yanlışlıkla teşvik etmek gibi. Yanlışlıkla olduğunu umasım var gibi.

Ben kimsenin ölmesini istemiyorum!

Kimsenin dağa çıkmasını da istemiyorum!

Barış bu açıklamalarla mı, böyle mi gelecek bize yani?

Sanmıyorum.

İşkence görüp dağa çıkmayan ne hissetsin peki?

Haberin Devamı

Gel de Fatmagül’ü anma şimdi!

4 kişinin tecavüzü sonrası sizce aşağıdaki hangi davranış Fatmagül’ün yapması daha doğru olan şeydi?”

a) Bu işten rant sağlamak için orospu olması

b) İntikam amaçlı çocuklara tacizde bulunması

c) Unutmak için uyuşturucu bağımlısı olması

d) Vicdanı rahat etsin diye katil olması

e) Hayata ve adalete tutunmaya devam etmesi ve başkalarının başına da aynısının gelmemesi için çabalaması

diye sorsam, cevabın “e” şıkkı olduğu daha net anlaşılır mı acaba?

Hem işkenceyi sadece Kürtlere veya sadece belli bir kesime yapılmıştır gibi ayırmak da bi başka hata değil mi?

Nitekim Dünya tarihinde, işkenceci kafa, ırk/dil/din/cinsiyet/insan/hayvan diye ayrım yapmıyor!

Yani bu durumu Türkiye’nin Kürt Sorunu olarak görmek de biraz eksik gibi.

Nice insanlar var, ne işkenceler görmüş…

Ne çocuklar var ne tacizlere, ne ilgisizlik ve şiddetlere maruz kalmış…

Ne kadınlar var dayak ve tecavüzden perişan olmuş, hayatı kaymış…

Ne haksızlıklara uğrayan insanlar var hayatları altüst olmuş…

Ama bir şekilde kendilerini intikam peşinde koşmak yerine, iyilik peşinde koşmaya adamışlar.

Bu cümlemle ne saf ve salak duruyorum di mi?

Biliyorum. Kabul ediyorum. Ben öyleyim.

İntikamcı değilim. Olunmasını da savunamayacağım.

Çünkü sürekli ölüm pompalanıyor.

Haberin Devamı

Dağa çıkmamışlar da var yani...

Aptal mı bu insanlar?

Ezik mi?

Zavallı mı?

Hiçbiri!

Hayata inadına tutunmuş insanlar onlar. Onların sayesinde ayakta kalan, kurtulan insanlar da var.

Barış onların sayesinde bir yerlerde hala var...

Yaşadıklarını, yaşayacaklarına/yaşayamayacaklarına bahane etmeyen, örnek insanlar onlar!

Kendisine yapılana göze göz dişe diş yapacağına, barışçıl yollarla çözmek için and içmiş insanlar onlar.

Ve herkesten fazla saygı hak ediyorlar!

Barışı hakediyorlar.

İşkence görüp anlatıp anlatmayanlar kadar, onlar da sessizler...

Sayıları da hiç az değil.

Sadece nedense onların hikayelerini anlatmıyor pek kimse de, dağa çıkmayı haklı ve legalimsi göstermeye çalışanların hikayeleri anlatılıyor.

Bizi daha beter bölmez mi bu laflar?

Haberin Devamı

Her hikayenin iki tarafı var.

Her hikayenin haklı/haksız tarafları var.

İnsan/Politika ikilisi söz konusu olduğu sürece de olacak.

Ama önemli olan ne biliyor musunuz?

Niyet!

Eğer her annesi babası ilgisiz olan çocuk eroinman, her tecavüze uğramış kadın orospu, her tepesi atan adam katil, her işkenceye uğrayan dağa çıkmaya ve terörist olmaya karar kılsaydı…

İntikam tek çözüm olsaydı…

Sizce ağaçlar her bahar tomurcuklanır mıydı?

Yonca
“bahanesizsiniz”

Yazarın Tüm Yazıları