Tamer Karadağlı olayına okur yorumları

Bu olaya herkes bir yorum getirdi ama en önemlisi sizlerin yani halkın yorumlarıdır diye düşünüyorum. Eksik olmayın, yine mail ve faks yağdırdınız. İşte yorumlarınızdan birkaçı.

Erkeğinin gölgesinde kalan kadın

Tamer Karadağlı olayında, bir kadın-erkek beraberliğinin ilginç bir örneği yaşanıyor. Kadın kültürlü, eğitimli ve gerçek bir sanatçıdır. Sevdiği erkeğe yıllar boyu çok emek vermiş, ünlü bir sanatçı olması için elinden geleni yapmıştır. Kadın, bütün eğitimine, kültürüne rağmen, o erkeğin gölgesinde kalmış, sadece onun başarısıyla gurur duymaktadır. Şimdi kadın bunca yılını, bunca emeğini verdiği, zamanında çok zor günlerini paylaştığı bu adamı, bu olay nedeniyle terk mi etmeli? Adam zengin olmuş, birlikte kurdukları yuvayı kadın terk edip gitmeli mi? Onu başka kadınlara altın tepsi içinde mi sunmalı? Arzu Hanım, eşini terk etmemeli, yuvasını korumalı, emeklerinin boşa gitmesine seyirci kalmamalı. Çiğdem

Sanki herkes Tamer’i taşlamak için hazırbekliyormuş.

İnsanlar aldatır, aldatılır ve aslında her iki durumda da hayatları kararır. Aldatmayı tasvip edebildiğimi söyleyemem ama Tamer ve Arzu’yu izlediğimde içim acıdı. Adam aldatmış, çok da büyük bir hata yapmış, ama nedir bu insanların durumu? Sanki herkes Tamer’ i taşlamak için hazır vaziyette bekliyormuş gibi geldi bana. Ne olurdu sanki kimse yorum yapmasaydı. Mutsuz insan sendromu diye bir şey vardır. Bu insanlar belki de istemeyerek, farkında olmayarak çevrelerindeki insanları da mutsuz görmek isterler ve en ufak bir terslikte aksiyona geçerler. / Rumuz: Hayat Dersi

Aynı şeyi karısı yapsaydı kabul eder miydi?

Gururlu bir kadın böyle bir ihanete göz yummaz. Kocasına her bakışında, her sarılışında bu olayı hatırlayacaktır. Zaten Karadağlı’nın eşine saygı ve sevgisi olsaydı bunu yapmazdı.. Aynı şeyi karısı yapsaydı kabul eder miydi? Bence olayın duyulacağını anlayınca karısına anlatmış. Toplumumuzda bu tür kadınlar olduğu sürece ezilmeye mahkumuz. Üstelik bu kadın eğitimli biri. Çok yazık. / Canan Ç.

Karadağlı her erkeğin kolaylıkla düşebileceği bir tuzağa çekilmiş.

Tamer Karadağlı güzel bir insan. İçimizden sıyrılıp yukarılara tırmanmış, bu uğurda alın teri dökmüş, göz önünde olan medyatik bir insan; üstelik kazancı da iyi. İşsizliğin bu denli yayıldığı Türkiye ortamında geçimini sağlamanın bazı yasadışı ve ahlak dışı yollarına başvurmaya tenezzül eden akıl fakiri densizler çıkacaktır. Ben bu olayda Karadağlı’nın tek suçlu olmadığını düşünüyorum. Her erkeğin kolaylıkla düşebileceği bir tuzağın içine çekilmiş. Bir yandan da, bunu topluma açıklayarak, bir tartışma, hatta araştırma ve inceleme konusu haline getirip, ciddi bir görev üstlenmiş olduğu sonucunu da çıkarabiliriz; ne dersiniz?

Sergül E.

Eşi ‘arkasındayım’ diyerek bu olaylara çanak tutuyor

Tamer Karadağlı bir yıldır karısını başka kadınlarla aldatıyor ve bu şantajdan sonra karısına söylemesi gerçeği değiştirmiyor. Karısının ‘Ben onun arkasındayım’ diyebilmesi erkeklerin duymak istediği sözler ama hiç hoşuma gitmedi. ‘Kadınlık gururumu geri plana attım’, demekle bu tür olaylara çanak tutmuyor mu?

Her şeye rağmen bu evlilik devam edecekse, bu olanlar her zaman kara kedi gibi aralarında dolaşacak. Bu şantaj olmasaydı belki de yıllarca aldatmaya devam edecekti. Bu evlilik çıkmaza girmiş de olsa da alacakları karar yalnızca kendilerini ilgilendirir.

Selim Öztürk

Sanatçının özel hayatını örnek almak zorunda mıyız?

Biz toplum olarak şu anlayışı savunuyoruz: ‘Bir sanatçının özel yaşantısı diye bir şey yoktur. Topluma mal olmuştur. O yüzden o topluma her şeyi açıklamak mecburiyetindedir’. Bir sanatçının sanatından çok nerede ne yaptığı ile yakından ilgilendiğimiz için, bu doğru bir düşünce olabilir. Ancak Tamer Karadağlı yapmış olduğu hatayı bize anlatmak mecburiyetinde değil. Sanatçılar mesleki başarı ve başarısızlıklarını bize açıklama mecburiyetindedir. Sanatçının sanatıdır örnek olacak. Sesini beğendiğimiz ya da oyunculuğunu beğendiğimiz birinin özel yaşantısını örnek almak zorunda değiliz.

Bir de, merak ediyorum, Arzu Balkan eşinin kime karşı arkasında. Sanki Karadağlı, basını, hayranlarını aldattı. ‘Eşim dürüstçe her şeyi anlattı’ demiş. Seni sırtından vurup, yaptıklarını santim santim anlatıp seni daha fazla yaralamak mıdır dürüstlük? / Birgül

Herkesin geçmişinde gizli tuttuğu bir günahı yok mudur?

Tamer Karadağlı’nın başka kadınlarla para karşılığı bir arada oluşunun ortaya çıkması, onu bir anda hedef tahtasına çevirdi. Çünkü kendisi topluma, bilhassa gençlere örnek olabilecek bir konumda bulunuyordu. Kadınlarla ilişkisi ortaya çıktıktan sonra, kendisi diziden ayrıldı ve kanımca en doğrusunu yaptı. Boşansınlar mı, boşanmasınlar mı şeklindeki haber ve yorumlara artık son verilmelidir. Tamer Karadağlı’nın tek suçu dört duvar arasını, dört duvar arasında tutamamasıdır. Acaba toplum içinde en saygın gördüğümüz insanların bilinmeyen rezaletleri yok mudur? Belki küçük bir istisnayla herkesin geçmişinde hatırlamak bile istemediği ve kapalı bir kapı ardında tuttuğu bir günahı vardır.

Cengiz E.

Bir kere affedince tekrar aldatılmaya kapı açıyor

Yalnız erkekler değil, kadınlar da eşlerini ya da sevgililerini aldatmaktan çekinmiyorlar. Tamer Karadağlı ise aldatmanın en utanç verici şekliyle karşımızda. İnsanlar ya çıkar ilişkileri peşinde ya da gönül eğlendirmede. Ben de aldatıldım ve affettim ama bir kere affedince, insan ikincisine kapı açmış oluyor. Kesinlikle affedilerek ödüllendirilmemeli. Arzu Hanım kendi ayakları üzerinde durabilecek biri, bunlara göz yummamalı.

Hande K.

Erkeğin eline para geçmeye görsün

Tamer Bey benim gerçekten çok sevdiğim saydığım bir aktördü. Maalesef Tamer Bey de pek çok insan gibi bence paraya yenildi. Önceleri bu kadar popüler değildi ama tanınmaya ve para kazanmaya başlayınca kendini kaybetti. Bir erkeğin eline para geçtiğinde, neler yapabileceğini gösterdi. Ne yazık ki eşini ve benim gibi milyonlarca sevenini düşünmedi. Ben kendisine olan saygımı yitirdim. / Havva Çelik

Şantaj ortaya çıkmasıydı kaçamaklarını sürdürecekti

Sırf zevk için başlanan ama sonu beklenmedik bir şekilde hüsranla sonuçlanan bir olaydır Karadağlı’nın başına gelen. Yani şantaj olayı ortaya çıkmasaydı kadıncağız saf, hatta enayi yerine konacak, Tamer Bey hiçbir şey olmamış gibi kaçamaklarına devam edecekti.

Özlem D.


Bu çifte standart değişmeli

Ben 36 yaşında, evli ve bir kız çocuk annesiyim. Tamer Karadağlı ile ilgili yazılanlar kişisel yazılar olmasına rağmen ne yazık yaşadığımız toplumun gerçek yüzünü gösteriyor. Bir bayan sanatçımızın ‘Tamer bundan sonra da devam edecektir çapkınlık yapmaya ama daha temkinli olacaktır’ demesi beni dehşete düşürdü. Bu nasıl bir anlayıştır bir türlü kabul edemiyorum. Bütün bunlar karşısında bir kadın olarak kendimi küçük düşürülmüş, aşağılanmış hissediyorum. Kadın kocasını aldatırsa ahlaksız oluyor, toplum onu dışlıyor hatta öldürülüyor. Bir erkeğin töre cinayetine kurban gittiğini kaç kere okudunuz? Bu çifte standardın, eşitsizliğin ve bu büyük haksızlığın ortadan kaldırılmasını istiyorum.

Güzin Yüksel

Tamer Karadağlı ve Pınar Altuğ diziye geri dönmeli

Birol Güven, hem Pınar Altuğ’u hem de Tamer Karadağlı’yı yeniden diziye çağırmalı. Dizi yeniden ele alınmalı. Bu olaylar, senaryoda bir şekilde yer almalı. Çünkü bunlar da hayatın bir parçası ve sonuçta insanlar buna benzer olayları yaşıyorlar. Evli çiftlerde aldatma sıklıkla rastlanan bir sorunsa, ‘Çocuklar Duymasın’da da bunlar da yaşanabilir. Yaşamın gerçeklerini gözler önüne serebilirler. / Tamer
Yazarın Tüm Yazıları