Siesta şart!

Marmaris Kent Konseyi’nin tüm işyerlerinin 13.00-16.00 arası kapalı olmasını öngören siesta önerisini ayakta alkışlıyorum.

Zaten neden Atina’da, Roma’da siesta olup da bizde olmadığını bugüne kadar anlamış değilim.

Oradaki sıcaksa, buradaki de sıcak.

Oradaki insan evladıysa, buradaki de öyle...

Adamlar sıcağın altında çalışmaktan, oraya buraya koştururken kalp krizi geçirmektense, öğle saatlerini tatil ilan etmişler.

Alışveriş merkezleri, büyük mağazalar hariç öğlen saatinde açık kafe, mağaza bulamazsınız Akdeniz ülkelerinde...

Küçük esnaf saat 13-14 dedi mi kapatır dükkanını ya evine uyumaya gider ya da bir gölgeye çekilir.

Akşam 17.00’ye kadar... Marmaris gibi turistik bir belde de bunun uygulanması çok daha kolay.

Bana kalırsa sadece turistik beldelerin değil, İzmir’in, Antalya’nın, Adana’nın da siesta yapması şart.

40 derece sıcakta çalışmak akıl kárı değil.

Bu yıl ilk kez bu hafta sonu Bodrum’a gittim, bırakın çalışmayı öğle vakti dışarıda nefes almak bile zor.

Öğlen siesta yapalım, akşam işimize, keyfimize bakalım.

Artan sıcaklar karşısında en iyisi bu, Marmaris Kent Konseyi hiç beklemesin, Türkiye’de bu işin öncüsü olsun.

Benden giden korkunç mail’ler

Geçen gün Ayşe Özyılmazel’den bir mesaj geldi telefonuma;

"Cengiz senin mail adresinden bana bir mail geldi. Herhalde senden değildir" diyor mesajında...

"Hayırdır, ne yazmışım sana?" diye telefon açtım.

"Anlatamayacağım kadar kötü şeyler" dedi.

"Kötü şeyleri ben köşemde yazarım, sizin Şirin’le Şengül bilir" dedim şakayla...

Konuşunca anladık ki, biri benim adıma mailler atıyor sağa sola...

"cengizsemercioglu@hotmail.com" adresini kullanıyor.

Ben böyle bir adres kullanmıyorum, hotmail uzantılı bir mail adresim de yok.

Dolayısıyla benim adıma atılan bu mailler hükümsüzdür, üçüncü şahıslara duyurulur!

Telefonu kapatırken, "Birileri aramızı açmaya çalışıyor herhalde" dedi Ayşe.

"İzin vermeyelim öyleyse, başbaşa Las Vegas’a gitmeye ne dersin?" dedim...

"Yoksa Celine Dion konserine mi?" dedi...

"Aman Haşmet duymasın" dedim!..

Dünya turnesi başlıyor da, Ayşe’yle beni görmek istemiş Celine...

Elveda Şakir Abi

İlk tanıştığınızda kanınızın ısındığı insanlar vardır ya... Şakir Süter benim için öyleydi.

Mehmet Barlas tanıştırmıştı bizi ve acayip sevmiştim Şakir Abi’yi...

İki yıl önce St. Petersburg’a gittik birlikte.

Kadroda Rahmi Turan ve Kenan Sönmez gibi iki duayen daha var.

Ben bu kadar eğlendiğim bir gezi hatırlamıyorum. İnanılmaz hikayeler dinlemiştik onlardan...

Herkese takılırdı, benim de erken kalkmama takmıştı;

"Radyoda mı çalışıyorsun oğlum, gazetecisin sen" derdi bana...

Şakir Abi’yi o gezide daha da çok sevdim.

Şimdi onu kaybettik, bilemezsiniz ne kadar çok üzüldüm...
Yazarın Tüm Yazıları