Şeyha Moza

Katar Emiri şeyh El Thani’nin eşi şeyha Moza’nın girişimciliğine, kıyafet seçimindeki gustosuna diyeceğim bir şey yok ama şu çok eşlilik meselesi kafamı karıştırıyor

İstanbul Haliç Kongre Merkezi’ndeki Türkiye İnovasyon Konferansı’nın açılışına Hayrünnissa Gül ile birlikte katılan Şeyha Moza’dan yine gözlerimi alamadım.
Tam adıyla Şeyha Moza Bint Nasser El Missad’ın zarafeti gerçekten etkileyici. Yedi çocuk annesi için şaşırtıcı derecede ince bir bedene sahip./images/100/0x0/55eb3ff8f018fbb8f8b4fdbe
Katar Emiri ve eşinin bu son Türkiye ziyaretinden önce Fransız Le Monde gazetesinde Şeyha Moza ile ilgili ilginç bir yazı okudum.
Katar First Lady’si esasında Katar Emiri’nin üç eşinden ikincisi. Hatlarını gizlemeyen kıyafet seçimiyle, saçlarının bir bölümünü açıkta bırakan türbanıyla ait olduğu coğrafyada farklı bir kadın portresi çizen Şeyha Moza’nın çokeşliliğe boyun eğmiş olmasına şaşmadım değil. Zaten Le Monde da tam bu noktaya parmak basmış.
Verdiği konferanslarda Batı’nın feminizmini reddetmekle birlikte İslam dünyasında kadının eve kapatılmasına karşı çıkan, sıklıkla demokrasiyi savunan Şeyha Moza’nın, Katar Emiri’nin çok eşliliği konusunda ne düşündüğü bir sır.

15 MİLYAR DOLARLIK VAKIF

Her neyse esasında değinmek istediğim konu Şeyha Moza’nın girişimciliği. Katar Üniversitesi sosyoloji bölümünden mezun Şeyha Moza, ünlü rejim muhalifi Nasır El Misnad’ın kızı. Aileler arasında barışın sağlanması için 18 yaşında Katar Emiri şeyh El Thani ile evlendirilmiş.
2003’ten beri Katar Emiri’nin yanında boy gösteren Şeyha Moza 15 milyar dolarlık bir vakfın başında.
İşkadını olaraksa Qatar Luxury adında lüks tüketim eşyalarının ticaretiyle uğraşan bir grubu yönetiyor. Qatar Luxury, geçen ağustos ayında Fransızların deri işçiliğinde ünlü markası Le Tanneur’ü satın almış.
Körfez bölgesindeki, eğitimli kadın girişimcilerin rol modeli olan Şeyha Moza’nın ünlü Harrods’un patronu olduğunu da unutmayın.

LONDRA’NIN YARISI ONLARIN

Mısırlı işadamı Muhammed el Fayed, 2010’da Harrods mağazasını Katar Emiri El Thani’ye ait Katar Holding’e 2.3 milyar dolara satmıştı.
Yeri gelmişken belirteyim: 50 milyar dolarlık bir serveti olduğu söylenen Katar şeyhi neredeyse Londra’nın yarısına sahip. Amerikan elçiliğinin binası bile ona ait. Şimdi ünlü müzayede evi Christie’s’i de satın almak istediği söyleniyor. Kişi başı milli hasılayla dünyanın bir numarası olan doğalgaz zengini Katar’ın ekonomisi bu yıl yüzde 16 büyüyecek.
Şeyha Moza’ya dönersem, girişimciliğine, kıyafet seçimindeki gustosuna diyeceğim bir şey yok ama şu çokeşlilik meselesi kafamı karıştırıyor.

Artık ABD değil Türkiye seksi

Katar’ın göz kamaştırıcı zenginliğini yazdıktan sonra ünlü markaların danışmanı Peter Fisk’in dikkatini Doğu’ya çevirmesine şaşmamak gerek.
Pazarlama Zirvesi’nin konuşmacısı olarak İstanbul’a gelen Peter Fisk ile bir yemekte tanıştım. Yıllardan beri Türkiye’de Eczacıbaşı, Pınar, Turkcell, Arçelik gibi markalara danışmanlık yapan Peter Fisk “Uluslararası iş dünyası için İstanbul gerçek bir esin kaynağı” diyor.
Dediğine göre, ABD ve Avrupa eski dünya, Türkiye ise ‘yeni dünya’. “Türkiye uluslararası markalar için ‘gelecek’ anlamında. ABD’den ziyade Türkiye seksi geliyor markalara” diye konuşuyor.
İşte bu yüzden Peter Fisk Türk iş dünyasına farklı düşünmenin yollarını gösteriyor. “Hayatta hem Einstein hem Picasso gibi düşünmek her şeyi değiştirir” diyor. “Geniusıstanbul.Com” sitesini kuran Fisk, Türk şirketlere bunun nasıl olacağını öğretmek iddiasında.
Yazarın Tüm Yazıları