NOYAN ÖZKAN

Haberin Devamı

EŞİ Beynun Özkan ne güzel söylemiş:
“Noyan, sadece hukuk insanı değil, mazlumların da yanındaydı. Onu ben kutup yıldızı gibi gördüm. Yönünü bilmeyen, ne yapacağını şaşıran, karar veremeyenin Noyan’a bakması yeterliydi. Çok üzgünüm. Çok özleyeceğiz...”
Biz de çok özleyeceğiz Beynun, biz de çok üzgünüz.
Bilir misiniz, “kutup Yıldızı” dünyanın ekseni ile hemen hemen aynı doğrultudadır. Diğer gökcisimlerinin aksine gün boyunca yer değiştirmez ve hep kuzeyi gösterir. Yani sabittir. Bu özelliği nedeniyle tarih boyunca yön bulma ve seyir amacıyla kullanılmıştır.

Beynun’un Noyan’a “kutup yıldızı” demesi boşuna değil.
Başın sıkıştı mı ara Noyan’ı, çaresiz mi kaldın ara Noyan’ı...
Bir şey danışmak mı istedin ara Noyan’ı, hayatında bir boşluk mu hissettin ara Noyan’ı...
Noyan Özkan öyleydi; bulur, buluşturur, arar bulur sana getirirdi.
Yanında olduğunu, yalnız olmadığını, çaresiz kalmadığını hissettirirdi.
Noyan Özkan’ı eşinden daha iyi anlatacak değilim elbette...
Ama “kutup yıldızı” en güzel tarifti...

Ben ise ona hep “Modern Don Kişot” derdim.
Bir şey söylediyse arkasında dururdu.
Söz ağızdan bir kere çıkardı Noyan Özkan için...
Hırsları değil, idealleri vardı.
İddiası olan bir adamdı.
Tek kalacağını bilse de; çekinmeden, geri adım atmadan, cesurca söyleyeceğini söylerdi.
Hiç kıvırmazdı, hiç dolaylı cümleler kullanmazdı; direkt, hem de dosdoğru söylerdi duygularını... Olduğu gibi... Aklına geldiği gibi... Kalbinin sesini dinleyerek...

Haberin Devamı

Ben hep “şeytanın avukatlığını” yapanlara dikkat etmişimdir. Acaba ne söylüyor, niye karşı çıkıyor, neden şimdi bunu soruyor diye...
Noyan Özkan da benim yakından takip ettiğim o isimlerden biriydi.
Bazen farklı düşünsek de, bazen çok ayrı dünyaların insanı olsak da, bazen hiç anlaşamasak da, “Noyan Özkan acaba ne söylüyor?” diye bakardım.
Çünkü bilirdim ki, hiç kimsenin bakmadığı bir ayrıntıya Noyan Özkan bakmıştır, hiç kimsenin düşünemediği bir konuda o düşünmüş, hazırlığını yapmış, belgeleriyle ortaya koymuştur.

İzmir önemli bir avukatını, bir entelektüelini, bir dava adamını, bir idealistini, bir Don Kişot’unu...
Beynun’un dediği gibi “kutup yıldızını” kaybetti.
Ben de yakın bir dostumu, arkadaşımı kaybettim.
Nur içinde yat...

Yazarın Tüm Yazıları