Ne bekliyorsunuz

Şantiye görüntüsünden kurtulamayan Atatürk Havalimanı tehlike sinyali veriyor. Yılbaşından bu yana meydana gelen üçüncü pistten çıkma kazasında son kurban Türk Hava Yolları oldu.

Antalya'dan gelen THY'nin Boeing 737-800 uçağı 36 pist başını terkettikten sonra kayarak toprağa çıktı. Olayın sadece maddi hasarla atlatılması büyük şanstı.

Peki ya Atatürk Havalimanı'nın bu kazadaki suçu neydi? Elbette bu araştırmalar sonunda çıkacak. Olayın pilotaj, teknik arıza ya da meydan şartlarından mı kaynaklandığı belli olacak. Ama ortada bir gerçek var. Atatürk Havalimanı Türkiye'nin gözbebeği ve hálá bir şantiye.

ACİL ÖNLEM

1
Yedek pist karanlığın içinde uzayıp gidiyor. Bir türlü trafiğe açılamıyor. Işıklandırması yok. Çevresini toprak kitleler sarıyor.

2 Yedek pist açılamadığı için iki yorgun pist 18-36 ve 06-24 ciddi bir bakıma alınamıyor. Geçici tamiratlarla ayakta tutulmaya çalışılıyor.

3Apronların çoğunda bozulmalar var. Havalimanının kontrolsüz, plansız büyümesi nedeniyle yeni park alanları deneme yanılma yöntemi ile açılıyor.

4 Özel hangarlar bölgesi genel havacılık kültürüne yakışmayacak bir manzara içinde. Apron çevreleri bir bataklık halinde. Su birintilerine gelen kuşlar iniş-kalkışlarda uçak motorlarını tehdit ediyor. Kapısı anlaşılmaz bir biçimde kapalı. Hangar ara yolları ve kontrol noktası gecekondu gibi duruyor.

5Atatürk Havalimanı genel olarak karanlık bir havalimanı. Standarda uygun ışıklandırmalar olsa bile karanlık görünüyor.

6Dış Hatlar Terminali'nin modern görüntüsü ile havalimanının altyapısı arasında ciddi bir kontraslık var. İkisi arasında 50 yıllık bir gelişim eksikliği ortaya çıkıyor.

7Dünyanın önemli merkezlerinden biri olan Atatürk Havalimanı bu anlayışla yatırım kurbanı olmaya devam ederse, gücünü bölgedeki Atina, Sofya ya da Tahran'a kaptıracak.

YOĞUN SEZON KAPIDA

Yaz sezonuna sayılı günler kaldı. Ulaştırma Bakanlığı'nın başta yoğun trafiğe sahip uluslararası havalimanları olmak üzere tüm meydanlardaki uçuş emniyetini artırmak zorunda. Önümüzdeki günler meydana gelebilecek kazalar Türkiye'ye ve havacılık sektörümüze leke sürebilir.

Atatürk Havalimanı'nın hızla artan uçak ve yolcu trafiği yavaş yavaş mevcut pistleri yetersiz hale getiriyor. Halen meydanda iki pist bulunuyor. Bunlar 3 bin metre boyunda ve 45 metre eninde 18-36, 2300 metre uzunluğunda ve 60 metre eninde olan 06-24 pistleri. Havalimanının ana yükünü daha uzun olan 18-36 pisti çekiyor. Zaman zaman 06-24 pisti bakıma alınsa da hem hakim rüzgarın kuzeyden (36 yönü) olması hem de uzun pistin büyük uçaklar tarafından tercih edilmesi nedeniyle 1973 yılında hizmete giren 18-36 ancak çok kısa süreli kapalı kalabiliyor. Bu sürelerde de pist sadece temizlenebiliyor. Büyük bakımlar yapılamıyor. Atatürk Havalimanı'nın trafiğini özellikle bu gibi durumlarda rahatlatacak yedek pist ise bir türlü hizmete giremiyor. Yapımına 1997'de başlanan ancak yılan hikayesine dönen pist tam kapasite ile hizmete ancak yıl sonunda girebilecek.

YEDEK PİST AÇILAMADI

Ana inşaatı 2001'de tamamlanan yedek pistin emniyet sahasına giren genel havacılık hangarlarının yıkımı için iki yıl beklendi. Müteahhit şirket ile Devlet Hava Meydanları İşletmesi (DHMİ) arasındaki davalar halen sürerken Bu sefer pisti ekonomik kriz vurdu. Tasarruf tedbirlerine takılan ışık sistemi ihalesi geçen yıl sonunda yapıldı. Hedef yıl sonuna kadar pistin taksi yolları ve ışık sistemi tamamlanarak hizmete girebilmesi. İşlemler tamamlandıktan sonra pistin her iki başına da Aletli İniş Sistemi (ILS-Instrument Landing System) takılacak.

Atatürk Havalimanı Başmüdür Vekili İrfan Balta'nın verdiği bilgiye göre en azından bir miktar trafiği rahatlatmak üzere yedek pist, yaz sezonunda görerek şartlar yani gündüz saatlerinde sadece uçakların kalkışına açık tutulacak. Bu hizmetin verilmesi için pistin güney tarafında yer alan eski radar anteninin sökülmesi ve toprak yığınlarının düzeltilmesi gerekiyor. Geçen yıl yolcu uçakları için yedek pist deneme amaçlı inişlere açılmıştı.

KAPASİTE DOLDU

Türkiye Havayolu Pilotları Derneği Başkanı Kaptan Pilot Tuna Gürel aynı zamanda Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü'nün havalimanı denetleme kurulu üyesi olarak görev yapıyor. Bu kurul her yıl meydanları Uluslararası Sivil Havacılık Organizasyonu'nun (ICAO) 14 numaralı ek dokümanına göre denetliyor. Gürel'in verdiği bilgiye göre havalimanlarındaki eksiklikler belirlenerek rapor haline getirilip otoriteye sunuluyor. Hazırlanan son rapora göre Atatürk Havalimanı'nın pistleri mevcut uçak trafiğine göre yetersiz kalıyor. Hızla yedek pistin hizmete alınması tavsiye ediliyor.

SON 10 YILDAKİ PİST DIŞINA ÇIKMA KAZALARI

21 Şubat 2004 Limak Air, Cessna Citation Excel (18-36 pisti)

12 Ocak 2004 MNG Havayolları, Airbus A300 (06-24 pisti)

20 Nisan 1998 Air Liberte DC-10 (18-36 pisti)

20 Ağustos 2001 Hamburg Airlines, Boeing 737-700 (06-24 pisti)

23 Mayıs 1998 İstanbul Havayolları Boeing 737-400 (18-36 pisti)

11 Ağustos 1997 Mısır Havayolları Boeing 767 (06-24 pisti)

22 Ağustos 1996 Mısır Havayolları Boeing 707 (06-24 pisti)

27 Ağustos 1994 Türk Hava Yolları Boeing 737-400 (18-36 pisti)

UÇAKLAR NEDEN KAYIYOR

Pistten veya taksi yolundan çıkılmasıyla meydana gelen olayların tüm havacılık olaylarında olduğu gibi birbirinden bağımsız birçok nedeni var. Pistin yapısından yağış durumuyla oluşan su yastığı yani aquaplaninge, zemindeki kayganlıktan pilotaj hatalarına kadar nedenler kazaları oluşturuyor.

Pist zemininin durumu: Uçağın inişte teker koymasıyla birlikte tonlarca ağırlık nedeniyle lastik parçaları piste yapışıyor. Tekerleklerle pist zemini arasındaki teması keserek kayganlığı artırıyor. Bu kirlilik özel araçlarla temizleniyor.

Motordan çıkan atık yağ: Uçak motorlarından çıkan ve içinde yüksek oranda yağ barındıran egzoz gazları zamanla pist yüzeyinde kaygan bir zemin oluşturuyor.

Aquaplaning: Aynı otomobillerde olduğu gibi uçaklarda da bazen su tabakası tekerlekler ile pist zemini arasında teması kesebiliyor. Böylece uçak su kayağı gibi kayıyor. Frenleme ile ısınan lastikler su yastığı oluşumunu hızlandırıyor.

Aşırı frenleme: Bu faktörlerle birlikte aşırı frenleme uçağın savrulmasına neden olabiliyor. Bu tür havalarda yapılan inişlerde pilotlar aşırı frenlemeden kaçınıyor.

Stop way: Pist sonunda ve başında aynı pist özelliğine sahip 'stop way' olarak adlandırılan özel bölümler yer alıyor. Bu bölgelerde hareketin fazla olmaması ve pist sonunu pilotlara göstermek amacıyla çizilen özel çizgilerin üzeri boyaların zamanla niteliğini kaybetmesi ve yosunlaşma nedeniyle kayma limitlerini arttırıyor.

THY Star Alliance flörtü

Alman Lufthansa Havayolları'nın başını çektiği Star Alliance havayolu birliği, bölgedeki ağırlığını artırabilmek için Türk Hava Yolları görüşmelere başladı. Üst seviyede gerçekleştirilen ve çok gizli tutulan toplantılarda THY'nin Star Alliance'a katılması ile Türkiye, Doğu Avrupa, Ortadoğu ve Orta Asya pazarında Star Alliance'ın güç kazanması hedefleniyor. En son Star Alliance ortaklığına Polonyalı LOT ve Güney Afrika Havayolları SAA katılmıştı.

Konuyla ilgili olarak Lufthansa'nın Yönetim Kurulu Başkanı Wolfgang Mayrhuber 'Benim Star Alliance adına açıklama yetkim yok' derken Türkiye'nin ekonomisi ile Avrupa'da önemli bir yere sahip olduğunu, iki ülke arasındaki hava trafiğinin çok hızlı büyüdüğünü söyledi.

Diğer taraftan Lufthansa'nın Star Alliance konusunda yaptığı atak Air France ve Delta'nın oluşturduğu 'SkyTeam' ile British Airways ve Amerikan Havayolları'nın 'Oneworld' ortaklıkları tarafından yakından takip ediliyor. THY yetkilileri ise geçmişte Swissair'in başını çektiği Qualiflyer tecrübesi nedeniyle havayolu ortaklıklarına temkinli yaklaşıyor.

Delta 75 yaşında

Amerikan Delta Havayolları 75'inci yılını kutluyor. Dünyanın en büyük ikinci havayolu şirketi olan Delta her gün 84 ülkede 497 noktaya toplam 7 bin 664 uçuş gerçekleştiriyor. SkyTeam havayolu ortaklığında yer alan Delta Havayolları’nın bünyesinde Song, Delta Shuttle, Delta Connection gibi havayolu şirketleri yer alıyor.

Toplam 833 uçağı bulunan Delta'nın filosundaki 485 uçağı kendi malı. Şirketin ayrıca 89'u kesinleştirilmiş 457'si de opsiyon toplam 546 uçak siparişi bulunuyor. Geçen yıl 105 milyon yolcu taşıyan Delta Havayolları, esnek filo yapısıyla Amerikan pazarında liderliği hedefliyor.

10 bin metrede portrenizi çizdirin

Tayland Havayolları 9 Nisan'a kadar first ve business class'ta uçan yolcularına portrelerini çizdirme imkanı sunuyor. Silpakorn Üniversitesi ile ortak yürütülen kampanyada Bangkok çıkışlı Londra, Frankfurt ve Paris uçuşlarında first ve business kabinlerinde bir ressam bulunacak. İsteyen yolcular ücretsiz olarak portrelerini çizdirebilecek. Bu hizmet aynı zamanda özel yolcu salonlarında da verilecek.

İTÜ'lüler uçuyor

İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi öğrencileri gerçek uçuşun etkilerini İstanbul Havacılık Kulübü'nde uçarak görüyorlar. Ders programında 'Uçuş Deneyimleri' olarak geçen derste uçak mühendisliği bölümünü bitirip teorik olarak her şeyi bilen ancak hayatında uçağa binmemiş yada uçağı yakından görmemiş öğrencileri uçuşla tanıştırmayı hedefliyor.

Dersler 64 saati İTÜ Ayazağa Kampusu’nda teorik ve 6 saati de Sabiha Gökçen Havalimanı'nda olmak üzere toplam 70 saatten oluşuyor. Gerçek uçuşun yanı sıra öğrencilere simülatörde sanal olarak da uçuş yaptırılıyor.

7E7 120 milyon dolar

Amerikalı imalatçı Boeing, yeni yolcu uçağı modeli 7E7'nin 120 milyon dolardan satışa sunulduğunu açıkladı. Hizmete 2008'de girmesi beklenen çift motorlu uçak için ilk siparişlerin bu yıl içinde alınması planlanıyor. Uçak üzerinde değişikliklerini tamamlayan Boeing şirketi, standart 7E7 modelinin menzili yaklaşık 1200 kilometre artırarak 15 bin 700 kilometreye yükseltme kararı aldı. Gövdenin uzatılması ve ek yakıt depoları ile 7E7 ayrıca 6 ton kargo daha taşıyabilecek. Kargonun havayolları arasında her geçen gün öneminin daha da arttığını belirten 7E7 Programı sorumlusu Mike Blair, uçağın uzun menzilli modelinin ise 18 bin kilometreye rahatlıkla uçurmayı hedeflediklerini açıkladı.

Özellikle Japonya pazarından ilk müşterilerini almayı planlayan Boeing, Asya pazarından çok umutlu. Bu pazarları Amerika, Avrupa ve Ortadoğu izleyecek. Rakibi Airbus gibi uçak parçalarını özel modifiye edilmiş 747 Jumbo Jetlerle taşıyacak olan Boeing, ilk üç uçağın modifikasyonlarına önümüzdeki günlerde başlayacak.

Tolga ÖZBEK
Yazarın Tüm Yazıları