Hayvansever merkez medya

BİLMEM sizin de dikkatinizi çekiyor mu?

Bazı çevrelerin, hayvanseverlere, çevrecilere yönelik tepkileri giderek tırmanıyor.

Aslında örtülü ama süregen tahammülsüzlük, artık kabına sığmıyor.

O çevrelerin gazetelerinde, televizyonlarında sık sık çevrecileri, hayvanseverleri aşağılayan haberlere yer veriliyor.

Daha geçen gün bir gazetede "Ülkeleri için evlatlarını ölüme gönderen ailelere bakın, orada fino köpekli anaları göremezsiniz" yargısı sürmanşete taşınmıştı.

Aynı çevreler alaycı bir kavramlaştırmayla Hürriyet’i "Hayvansever merkez medya" olarak da anar.

Hayvanseverleri, "köpekçi", "köpek taşıyan, köpek kaşıyan" diye de adlandırır.

"Köpek giren eve melek girmez" gibi vecizeler de uydurur.

Yeri gelir, Başbakan "Sevsinler sizin çevreciliğinizi..." diyerek küçümser.

* * *

Bunlar rastlantı değildir.

Suudi Arabistan’da din polisi, "kedi köpek beslemenin Batı etkisinin bir işareti olması" nedeniyle kedi köpek satışlarını yasaklar.

İran’da köpeğini sokakta yürüten 70 yaşındaki adam "30 kırbaç ve dört ay hapis" cezasına çarptırılır. (Dikkat edin haberde köpeğini gezdiren değil yürüten deniliyor. Çünkü İran yasalarına göre köpekleri sokağa çıkarmak zaten yasak)

Çevreci olmak, hayvan sevmek, yaşamını, evini başka canlıyla paylaşmak, farklı bir yaşam biçimini, kültürü, stili, zihniyeti ortaya koyar.

Ve en temelinde sevgi yatar.

Ben her zaman baskıcı, demokratik olmayan sistemlerin en çok sanattan ve sevgiden korktuğuna inanırım.

Çünkü sanat gibi sevgi de engel, kural tanımaz.

Bu nedenle önce sanata, kadına, giderek aşka, sevgi sözcüklerine bile karşı bir kültür yaratmaya çalışırlar.

Sokakta köpeğini yürüten de cezalandırılır, el ele dolaşan da...

Yarın devam edeceğim.
Yazarın Tüm Yazıları