Hadi Uluengin: Karlar ve tropikler

Hadi ULUENGİN

HATIRLIYOR MUSUNUZ, bir Davos vardı ? Belki bu soruma içerleyip siz de, ‘ne yani, Alpler yassılaştı mı ki 1.560 metre rakımlı İsviçre kasabası artık yok’ karşı sorusuyla cevap vereceksiniz.

Onu demek istemedim! Thomas Mann romanından ve Yakup Kadri hatıratından bildiğimiz Davos tabii ki yerinde duruyor. Heyelan altında kalmadı.

Yazın sanatoryum, kışın kayak, turistik dağ merkezi yine dolup taşıyor...

Ben, söz konusu mıntıkada gerçekleştirilen ve dünya sathındaki ‘ağır topları’ bir araya getiren ‘Ekonomik Forum’dan söz etmiştim.

* * *

EVET, hani ‘Özal’lı yıllar'da tanıştığımız ve her Ocak ayında gazeteci ordusuyla izlediğimiz o meşhur toplantı vardı ya, işte onu kastediyorum.

Gözümden mi kaçtı nedir, ilk 21. asır oturumunun dün başlamasına rağmen, bir iki istisna hariç, bu defaki birleşim bizim medyamıza pek yansımadı.

Zaten epeydir Davos ne eskisi gibi manşetlere taşıyor, ne de sütunlar oradaki muhtemel gelişmelere ilişkin yorumlarla doluyor...

Normal, çünkü Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz ve AB'den sorumlu müsteşar Volkan Vural şu an İsviçre'deler ama, onların oradaki mevcudiyeti, ‘Ekonomik Forum’un hanidir Türkiye gündeminden düşmüş olduğu gerçeğini değiştirmiyor.

Her geçen gün daha çok içine kapanan ülkemiz, uluslararası arenanın diğer platformları gibi, özünde üst düzey bir ‘karar vericiler’ konseyi olan ve hem masalarda, hem de kulislerde söylenenlerle dünyanın siyasi ve iktisadi gidişatı hakkında ciddi ipuçları veren bu önemli toplantıyı ‘boşluyor’ (!).

* * *

PEKİ, karlı dağlardaki ‘Ekonomik Forum’la ilgilenmiyoruz, acep tropikal ormanlardaki ‘Sosyal Forum’la çok mu ilgileniyoruz ?

O da mı ne ?

O da şu ki, İsviçre'deki oturum ‘şiş köbekli kapitalistleri’ (!) ve küreselleşme yandaşlarını bir araya getiriyor ya, işte buna misilleme olarak bu yıl ilk kez, Brezilya'nın Porto Alegre şehrinde, küreselleşmeyi reddeden ve ‘toplumsal’ boyutu ön plana çıkartan alternatif bir zirve gerçekleştiriliyor.

Tıpkı kış sporları merkezindeki geleneksel toplantı gibi bu da geniş bir enternasyonal boyut taşıyor ve dünden beri, yüz yirmi ülkeden, bazıları resmi, bazıları gayr-ı resmi temsilcileri ekvator güneşi altında buluşturuyor.

Başka bir deyişle, Porto Alegre yalnız iklim ve coğrafya bab'ında değil, ideoloji ve tercih olarak da bir ‘anti Davos’a tekabül ediyor.

Ve, yazıyı yazmadan önce Brezilya'daki ‘Sosyal Forum’un internet sitesini uzun uzun taradım, tek bir Türkiye ibaresi göremedim! Yok, yok, yok...

Hadi Portekizce bilmediğim için atladım diyelim ama şundan eminin, Cezayir 'den Bangladeş'e ve Patagonya'dan Papunezya'ya bin bir ‘anti küreselleşmeci’ şahsiyet listede yer alırken, ‘ağır toplar’ arasında Türk ismine raslanmıyordu.

Halbuki, örneğin Fransa iki bakanını Davos'a, diğer ikisini de Porto Alegre'ye göndererek denge tutturmaya çalışmış. Başkaları da öyle...

Her halükarda da, tropikal oturumu bine yakın gazeteciyle izleyen dünya medyası hanidir Brezilya'dan gelen haberlerle dolup taşıyor.

* * *

SONUÇ şu: Her geçen gün daha çok içine kapanan Türkiye yalnız küresel vektörlerin belirginleştiği Davos ‘Ekonomik Forum’unu ‘boşlamakla’ kalmıyor.

Bu kapanma öylesine vahim boyutlardaki, ülkemizde adım başı rastlanan ‘anti küreselleşmeciler’ de, normalde kendilerine ‘enternasyonel’ addetmeleri gereken Porto Alegre ‘Sosyal Forum’unu bile ‘ıskalıyorlar’.

Türkiye'de hem resmisi, hem gayrı resmisi için dışa açılan her şey ‘öcü’!

İsviçre'deki kayak pisti de ‘yaban’, Brezilya'daki tropikler kenti de!

Oysa, hayat ve dünya güneşin altındaki farklılıklarıyla kıpır kıpır.