İktidar yanlısı olarak tanıyıp bellediğimiz Yeni Şafak yazarı Fehmi Koru, en azılı muarızların bile yapmaktan imtina edeceği türden bir saptama yapmıştı...
Söylediği şöyle bir şeydi:
"Bu AKP’liler Obama gibi geldiler / Bush gibi oldular."
Saptamayı işittiğim anda "Eyvah! Paparayı yiyecek" demiştim...
Haklıymışım...
Başbakan Tayyip Erdoğan, dün partisinin İstanbul ilçe kongrelerinden birinde Fehmi Koru’ya ayarın kralını verdi...
Söylediği şuydu:
"Güya biz iktidara gelirken Obama gibi gelmişiz, şimdi Bush olmuşuz. Sevsinler seni. Yazıklar olsun. Biz ne Obama’yız, ne Bush’uz. Biz biziz."
Ayarı Fehmi Koru aldı ama tasası da beni sardı:
"Fehmi Koru nasıl kurtulur?" diye sayıklamaya başladım...
Ama ne yalan söyleyeyim...
Bir karara varamadım... Çıkar yol bulamadım...
* * *
Önce dedim ki:
Bayrak açsın... İsyan etsin... Sert yapsın... Çıkıp, "Ey Başbakan! Ben istediğimi söylerim... Ben biat medyasının bir neferi değilim" desin... Ya da... "Biraz tahammüllü ol yahu" falan diyerek üst perdeden laflar etsin...
Ancak...
Birdenbire aklıma Fehmi Koru’nun Doğan Grubu’na verdiği öğütler gelmesin mi?
Ne diyordu Doğan Grubu’na Fehmi Koru?
"Başbakan çok güçlü" diyordu... "Karşılık vermeyin" diyordu... "Teslim olun" diyordu... "Gazetelerinizin başındaki elemanları gönderin, yerlerine cici çocukları getirin" diyordu...
Bu türden yazıların mürekkebi bile kurumamışken...
Şimdi Fehmi Koru’nun sert yapması inandırıcı olur muydu?
"Sert yapma" seçeneğinin üstünü işte bu nedenle çizdim...
* * *
Sonra şöyle bir formül üzerinde durdum:
Madem bir "iktidar gücü", Fehmi Koru’ya dirsek atıyor...
O halde neden Fehmi Koru, "başka bir iktidar gücü"ne yaklaşmasın...