Gençlik Köyü iyi fikir

DÜNYANIN krizde olduğu, Türkiye’nin “Teğet geçer mi geçmez” deyip yatırımları biraz ertelediği bir dönemde Ege Koop’un Başkanı Hüseyin Aslan “Dur...” demiyor.

Haberin Devamı

Yeni projelere yelken açıyor. Aslan, şimdi de “Üniver-Site” kuruyor.
Nedir Üniver-Site... Türkiye’nin ilk Gençlik Köyü...
Biliyorsunuz, Seyrek’te Ege Koop yeni bir kent yarattı. Hiç kimsenin düşünmediği, gündeminde olmayan bir yerde yatırım yapıldı. Çok da iyi oldu. Çünkü, İzmir’in gelişebileceği alanlar belli... Sasalı ve Seyrek bölgesi de onlardan biri... Şimdi yüzlerce aile Seyrek villalarında yaşıyor. Mutlular... Ama daha da mutlu olacaklar.
Başta belki sıkıntı yaşadılar, kentten biraz uzakta olmak her zaman başlangıçta dezavantajdır. Hizmetleri tam alamazsınız, bürokrasiye tam anlatamazsınız, alt yapı hizmetlerinden yeterince faydalanamazsınız. Ama bunlar teker teker aşıldı. Villakent’te yeni bir yaşam olduğu bir gerçek... Bütün bu olumlu havayı geliştiren de elbette Gediz Üniversitesi’nin oraya kampusünü taşıması oldu.
Üniversite bir yere gitti mi, ekonomisini götürüyor, sosyal hayatını götürüyor, kültürel hayatını götürüyor.
Birkaç yıl içinde o bölgeyi hayal eder gibiyim. Belki de İzmir’in yeni eğitim alanı buraları olacak.
Hüseyin Aslan ve ekibi bu gelişmelere hazırlık yapıyor gibi...
Villakent’ten sonra şimdi de Gençlik Köyü oluşturuluyor. Son derece mantıklı. En büyüğü iki oda bir salon olan evler yapılacak, ama sosyal hayatı da zenginleştirilecek tesisler kurulacak.
Seyrek bir eğitim üssü olacak. Ve elbette her detayıyla...
Tebrikler Hüseyin Aslan...

Haberin Devamı

Ecclestone yine sahnede

Formula 1’in patronu Bernie Ecclestone, “Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç’ı beğeniyorum. İstanbul önemli...” demiş. Ecclestone, her konuştuğunda nedense Formula 1 yarışında yaşadıklarımız aklıma geliyor. Çünkü, süreç yaşandıktan, pistin yapımı İstanbul’a verildikten sonrasındaki gelişmeler yaşandıkça hepimiz anladık ki... İzmir’in bu yarışa sokulması tamamen bir senaryonun parçasıymış. Ecclestone, çoktan kararını vermişti. Formula 1’in dünyada ilgi gördüğü, milyonların takip ettiğini biliyoruz. Ama bildiğimiz bir şey daha var. O da Ecclestone’un iyi bir organizasyon kabiliyeti olduğu... Önce “İstanbul olmuyor” deyip, işi kızıştıran, sonra da “İstanbul önemli” diyen de yine Ecclestone...

Haberin Devamı

Bu sistemle üniversiteler küçük gruplara bölünecek

Artık üniversitelerde seçim olmasın. Olmasın çünkü... Üniversiteler ikiye, üçe bölünüyor. Daha doğrusu aday kadar bölünüyor. Bir sürü vaat, bir sürü söz veriliyor, ama bunu hayata geçirecek bir mekanizma kurulamıyor. Sonuçta burası üniversite, ne belediye, ne bir siyasi parti... Yapılacaklar belli, kaynaklar ortada... Ama ortada bir seçim yarışı varsa, adaylar kendilerini böyle bir ruh hali içinde buluyor. Partiler kadar olmasa da küçük çaplı kampanyalar, lobi faaliyetleri...
Bana kalırsa üniversitelerdeki bu seçim atmosferi bilim ortamını olumsuz etkiliyor. Öğretim görevlileri kendilerini bir yerden, bir adaydan yana taraf olmaya zorlanıyor. Ya da öyle hissettiriliyor. Taraf olmayanlar da ortada kalıyor. Üniversitelerde gruplar hareket ediyor. Gruplar yönetime geliyor, guruplar halinde de gidiliyor. Çok sık duyuyorum. “Bizim gruptan, ya da karşı gruptandı” diye. Kim bu insanlar? Bilim insanları, bilim adamları, bilim kadınları...
Peki, seçim oluyor da bir şey mi değişiyor? Yani seçimi alan iktidarı mı ele geçiriyor?
Hayır... O da belli değil. Seçimi kazanıyorsunuz, ama YÖK sizi atamıyor. Fark atsanız da atamıyor.
YÖK, “Benim tercihim ikinciden, üçüncüden yana” diyor. Nedeni... Belli değil. YÖK, öyle karar vermiş. Sonra... Elbette tartışmalar da bitmiyor. Rektör, dekan olan kişi ve grubu, “YÖK adamı, YÖK’ün adamları” oluyor. Üniversitedeki gruplaşmalar devam ediyor. Yani “seçim bitti” deyip, rozetler çıkarılmıyor. Çünkü, bir süre sonra yine seçim var. Karşı grup güçlenirse, bir sonraki seçim de tehlikeye girebilir.
Bunları neden yazıyorum.
Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi seçimlerinde üç yıldır görevini sürdüren mevcut Dekan Prof. Dr. Serhat Bor 261, Prof. Dr. Kamil Kumanlıoğlu 126 oy almış, seçimlerde 30 oy da boş çıkmıştı. YÖK de Bor’u değil, Kumanlıoğlu’nu atadı.
Benim isimlerle işim yok. Kumanlıoğlu’nun da başarılı olacağından, kurumu daha ileriye götüreceğinden eminim. Ama sorun sistemin kendisinde... Böyle devam ederse, her üniversite küçük gruplara bölünecek. Küçülen gruplar da bu kurumlarımızı büyütmeyecek, aksine un ufak yapacak.
Gerçek olan bu...

Yazarın Tüm Yazıları