Etkili ebeveyn olmanın yolları

Hayatınızın her aşamasında başarılara imza atmış, iş yaşamınızda güzel bir kariyer edinmiş, çevrenizdeki insanlarla iyi ilişkiler kurmuş olabilirsiniz; ancak ebeveyn olmak bambaşka bir serüven ve yaşamın hiçbir deneyimine benzemiyor.

Sabır, etkili ebeveyn olmanın en önemli anahtarıdır. Etkili ebeveynlik ise uzun vadede çocuğun menfaatine olana karar verip onu uygulamaktır.

"Sabır" ebevynlerin çocuklarıyla sağlıklı ilişki kurabilmeleri için mutlaka sahip olması gereken anahtar özellik. York Üniversitesi’nde yapılan araştırmalar, başarılı ebeven olmanın yolunun sabırlı olmaktan geçtiğini gösteriyor. Elbette her zaman çocuklara karşı anlayışlı ve sakin olmak mümkün değil. Sabır zamanla gelişebilen bir karakter özelliği; sadece üzerinde biraz emek harcamak gerekiyor. İşte sabırlı bir ebeveyn olmak için 10 metot:


1. 10’a kadar sayın: Kendinizi sinirli hissettiğinizde durun ve içinizden yavaş yavaş 10’a kadar sayın. Bunu yaptığınızda içinizden ilk gelen bağırma isteği bir anda yok olur. Ya da sinirlendiğinizde sesli olarak 10’a kadar sayın; zamanla çocuğunuz bunun sizin sinirlenmenizin bir işareti olarak algılar ve sizi rahatız eden davranışına ara verir.

2. Derin nefes alın: İçinizden 10’a kadar sayarken sakin ve derin nefes alın. Her nefesinizde öfkenizin dağıldığını, sakinleştiğinizi hissedeceksiniz.

3. Çetele tutun: Çevrenizde sürekli minik bir kağıt ve kalem bulundurun. Kendinizi her öfkeli hissettiğinizde üzerine bir çizik atın. Bu sakin olmayı öğrenmenin başlarında önemli bir adımdır. Hislerinize hakim olmaya başlayıp farklı alternatif tepkiler geliştirmeye başlamanıza yardımcı olur.

4. Başkalarının sizi izlediğini düşünün: Sanki çevrenizde sizi izleyen ve dinleyen insanlar vamış gibi hayal edin. Başka insanların yanında aşırı tepkiler veremeyeceğinize göre, böylece tepkilerinizi daha rahat kontrol edebilirsiniz.

5. Kendinize doğru rol model belirleyin: Kendi anneniz ya da çevrenizde sakin ve doğru davranışlar içinde, yaşı da sizden büyük olan bir anneyi kendinize rol model edinebilir; kendi tepkilerinize yön verirken "Acaba o olsa nasıl davranırdı?" diye sorabilirsiniz.

6. Davranışlarınızı sorgulayın: Çocunuza bir davranışta bulunmadan önce "Bu davranışın çocuğuma bir faydası var mı?" diye kendi kendinize sorun. Bu, vereceğiniz tepkiyi tekrar gözden geçirmeniz adına önemlidir. Bağırmak ya da öfkelenmek nadiren bir takım sorunların çözümlenmesine yardımcı olur.

7. Ara verin: Sinirlendiğiniz anda bir mola verin ve dışarı çıkıp biraz yürüyün. Duruma göre 5-10 dakikalık yürüyüş sakinleşmeniz ve nasıl davrandığınızda nasıl sonuçlar alacağınızı değerlendirmeniz adına faydalı olur. Geri döndüğünüzde ne kadar rahatlamış olduğunuzu fark edeceksiniz.

8. Çocuğunuzu eğitin: Çocuğunuzun sadece bir çocuk olduğunu unutmayın. Çocuklar mükemmel değildir. Çoğu şeyi nasıl yapacaklarını bilemezler ve hayatta öğrenecekleri çok şey vardır. Siz çocunuzun aynı zamanda öğretmenisiniz. Ona neyi nasıl yapması gerektiğini öğretin. Bazen bir şeyleri 10 defa anlatmanız gerekebilir ama belki de 11. kez de başarıya ulaşacaksınızdır. Şunu hiç unutmayın ki hiçbirimiz bir şeyleri ilk seferinde öğrenemeyiz. Öğretmek istediklerinizi çocuğunuza anlatmanın yeni yollarını ve başarılı olmanın yeni alternatiflerini bulun.

9. Gözünüzde canlandırın: Sessiz bir yerde yalnızken, çocuğunuz sizi bir dahaki kızdırdığında ona nasıl davranmak istediğinizi hayal edin. Durumu nasıl idare edeceğinizi düşünün: Nasıl bakacaksınız? Ne söyleyeceksiniz? Çocuğunuz nasıl tepki verecek? Davranışlarınızın çocuğunuzla ilişkilerinize ne gibi faydası olacak? Tüm bunları düşünün ve en iyi şartları hayal edin. Tüm bu hayal ettiklerinizi de yeri geldiğinde uygulayın.

10. Sadece gülümseyin: Bazen kendimizin de mükemmel olmadığını hatırlamamızda fayda var. Neden daha çok gülümseyip hatta kahkahalar atmıyorsunuz? Bu çocuğumuzla birlikteyken de daha çok eğlenmemize yardım eder. Gülümseyin ve mtlu olun.

Solucan Hımbıl Beyaz

Hımbıl mı hımbıl bir solucan... 40 tane ayağı olan Sinirli Lacivert ile karşılaşıyorsa neler olur? Düşünün bir de, zebralar dışında bütün canlılarla konuşabilen bir zebra. En yakın arkadaşı Sanu’yu, bütün itirazlara rağmen; Kırmızı Sığır, Yeşil Yaban Öküzü ve Mavi Deve Kuşu ile kurduğu müzik grubuna dahil ediyor, dünyanın en mutlu zebrası oluyor... Yeditepe Müzik

Distilasyon Fotoğraf Sergisi

İstanbul Fotoğraf Merkezi içinde yer alan Fotoğraf Galerisi’nde, 10 Ocak-8 Mart 2008 tarihleri arasında, Mehmet Kısmet’in "DİSTİLASYON" başlıklı fotoğraf sergisi gerçekleşiyor. Bu keyifli sergiyi görmelisiniz. Adres: Tarlabaşı Bulvarı No:272 34435 Beyoğlu/ İstanbul Tel: 0212 238 11 60

Jimnastik deyip geçmeyin

Gurur duyuyorum. Neden mi? Bu köşenin okurunun, nasıl bir bilince sahip olduğunu gelen her e-posta ile bir kez daha gördüğüm zaman. Bir mektubu paylaşacağım sizinle şimdi... "Yaşayan bilir" sözünün kanıtı bana göre. Uzun süredir yazmak istediğim bir konu olan "jimnastik" hakkında, Sevtap Aktuğ’un mektubu tüm annelere örnek olacak nitelikte. Özellikle paylaşmak istiyorum ve ısrarla size de öneriyorum bu sporu.

***

Sayın Pınar Hanım,

Ümit ederim ki bu yazımı yayınlama şansınız olur ve çocuğunu bilinçli yetiştirmek isteyen birçok anneye fikir verme imkanım olur.

Üç çocuklu çalışan bir anneyim. İlk kızımda çocuğumun iyi yetişmesi adına ideal olarak gösterilen ne varsa, tüm koşullarımı zorlayarak gerçekleştirmeyi amaçladım. Birçok deneyimden sonra aldığım ders; çocuklar için en ideal sporun jimnastik olduğu.

Koltuk üstünde zıplamayı sevmeyen bir tek çocuk var mıdır? İşte bu jimnastik. Ya takla atmak, dönmek, yuvarlamak... İşte bunların hepsi jimnastik. Yani bu bir altyapı sporudur. Yani çocuk ileride hangi sporu yaparsa yapsın muhakkak jimnastik alt yapısı gerekir. Jimnastik eğitimi almış bir çocuk, ileride en fazla ihtiyaç duyacağı temel kişilik özelliklerini de kazanır. Bunlar; özgüven, sabır, disiplindir. Her bir ilerlemeyi adım adım görebilirsiniz, gelişimini gördükçe kendisi de keyif alır ve çalışarak bir şeylere ulaşmanın mümkün olduğunu öğrenir. Jimnastik sporun sanatıdır. Çünkü, içinde estetik vardır, müzik vardır.

Jimnastik yapan çocuklar daha az hastalanır. Çünkü bünyeleri güçlenir. Daha programlı olurlar çünkü zamanı yönetmeyi öğrenirler.

Büyük kızım jimnastikten sonra okulunun masa tenisi takımına girdi. Dereceler aldılar. Tenis oynuyor, kayıyor ve Oryentiring Sporu’nda milli takımda yurtiçi ve dışında yarışmalara katılıyor. Spordaki başarısı okuluna da yansıdı. Tüm bunlarda jimnastiğin verdiği sağlam alt yapının katkısı olduğuna inanıyorum.

İkizlerim şu anda haftada 3 gün jimnastiğe devam ediyorlar. Bu durumdan çok memnunum çünkü jimnastiğe gitmedikleri zaman o kadar çok birbirlerine sataşıyorlardı ki... Oysa şimdi enerjilerini boşlatmış halde eve geliyorlar. Onlar mutlu, ben onlardan mutlu...

Hafta Sonu Çocuk Sanat Atölyeleri

Özel Günay Anaokulu’da doğuştan birçok yeteneklerle donanarak dünyaya gelen çocukların bu yeteneklerini hayata geçirmeleri ve ilgi alanlarının peşine düşüp araştırma yapmalarını sağlamak için "Hafta Sonu Çocuk Sanat Atölyeleri" açıldı. "Hafta Sonu Çocuk Sanat Atölyeleri" 3-12 yaş grubu çocukların hafta sonlarını daha etkin geçirmelerine yönelik, yaratıcılıklarını özgürce ortaya koyabilecekleri sanat atölyeleri. Tel: (0212) 264 15 24

Anneyiz.Biz Market Açıldı

Anneyiz.Biz annelerine müjde. Anneyiz.Biz Market açıldı. Her hafta sizler için yedi ürün seçiyor ve bunlar için yine sizlere özel indirimli fiyatlar belirliyoruz. Siz de Şanslı 7’yi her hafta takip edin ve Anneyiz.Biz ayrıcalığını yaşayın.

Bir Yıldız Seç Kendine

Cici ve Sisi, annelerinin ölümünden sonra günlerini değirmende babalarına yardım ederek geçirmektedir. Cici, çalışkan ve uslu bir kız olmasına karşın Sisi, tembel ve yaramaz bir çocuktur. Hem evde hem de değirmende bir yolunu bulup bütün işleri Cici’nin üstüne yıkmayı başarır. Aslında her ikisi de değirmendeki işlerden yorulmuştur. Arkadaşlık ve dostluk üzerine bir oyun...

Yazan: Zerrin Akdenizli. Yönetmen: Ersin Umulu. Oyuncular: Ali Mert Yavuzcan, Caner Bilginer, Nur Saçbüker, Yalçın Avşar, Sevtap Çapan, Zümrüt Erkin. İstanbul Şehir Tiyatrosu.
Yazarın Tüm Yazıları