Emin Abi n’aptın ısıtmışsın küreyi

ÖNCEKİ hafta pazar sabahı art’de Ankara Rüzgárı’nı seyrediyorum.

Emin Çölaşan ve Mustafa Balbay, Tuncay Güney Cismi’ni değerlendiriyorlar.

Emin Abi haklı olarak TRT’ye veryansın ediyor.

"Benim verdiğim vergiyle olur mu bu iş?" diye isyanlarda.

Malum, elektrik faturalarımızla sübvanse ediyoruz TRT’yi. Tuncay Güney yayınının on binlerce dolarlık link bedeli, her ay tıkır tıkır ödediğimiz faturalarımızdan aktarılan parayla ödeniyor.

Emin Abi de buna kızmış zaten.

* * *

Cebine davranıp bir fatura çıkardı Emin Abi:

"Bizim evin elektrik faturasını getirdim Mustafa, bak kesintiye!"

Reji sağolsun, faturayı yakından görmek de mümkün oldu.

Gözleri kısıp şöyle bir baktım: 242 TL 90 kuruş!

"N’aptın Emin Abi!" diye höykürdüm evde.

Faturayı geçtim, yerküre elden gidiyor. Emin Abi, Ergenekon filan hikáye, maksat dünya kurtulsun.

Isıtmışsın küreyi güzel abim; olacak iş mi?

* * *

Haddim olmasa da, küresel ısınmaya tedbir olarak bazı tavsiyelerde bulunmam gerekiyor...

Sevgili Emin Abi;

Önce bir hatlara baktır. Telefonları dinleme ayağına senin elektrik kablosuna da çengel atılmış olabilir.

Markete git ve tasarruflu ampul iste. AKP’nin logosuna benzemiyor, gönül rahatlığıyla kullanıyor insan.

Üçlü priz kavramı gelişti; şalterli modeller çok iyi.

Telefonun şarjını filan takılı bırakınca elektrik yiyor; şalterliden al, kapat ve kurtul.

Ampul sayısını -tasarruflu da olsa- azalt.

Emin Abi sana söylüyorum, Mustafa Balbay sen de anla.

Öyle 200 küsur liralık elektrik faturası hem bünyeye hem küreye zarar.

Isıtmayalım küreyi.

Sevgiler, saygılar...

Fazıl Say, dik dur!

KOMPLO teorilerini sevmem fakat geri de kalmam.

Şu sıralar aklımı en çok kurcalayan isim Fazıl Say.

Tanınmış piyanist, "Giderim ben bu memleketten" tarzı çıkışlar yapmıştı hatırlarsanız; AKP’den hoşlanmadığı biliniyor.

Şimdi Davos Zirvesi’nin açılış konserini verecek.

O toplantıda Başbakan Erdoğan da bulunacak. Konsere takılır mı bilemem...

Fakat buyrun size zirve içinde zirve.

Erdoğan, Fazıl Say’ı konser öncesinde kenara çekip "Dik dur. Çalarken sağa sola, özellikle de sola sallanma. Höyt! Sallanma dedim. Dik dur da demiş miydim?.. İyi. Devam et!" der mi acaba?

Haydi bütün bunlar benim karışmış zavallı zihnimin ifrazatı diyelim.

Ergenekon’un 10’uncu dalgasının vurduğu bir evde polisin el koyduğu malzemeler arasında Fazıl Say CD’si bulunmasını nasıl açıklayacaksınız o zaman?..

Diyorum size, bu Fazıl Say’a dikkat!

Bir numara bile olabilir. Zaten Názım için oratoryo da yazmıştı!..

Vay Fazıl vay!..
Yazarın Tüm Yazıları