Demokrasinin kablosu...

HER birisi kablonun birer ucundan tutmuş çekiştiriyorlar.

Kablonun bir ucunda evine kaçak elektrik almış kadın, öbür ucunda TEDAŞ görevlisi, kadın kablosunu vermek istemiyor.

O kabloya iyi bakmalısınız.

O kablo, demokrasi ile aramızdaki nakil hattıdır.

Kaçak elektrik kablosu elektriği hanelere getirir, demokrasiyi alıp götürür.

Kaçak elektriğe kablo atan, doğal olarak bu vurgun ekonomisinin suç ortağıdır.

Herkes çalıyorsa, o da çalmıştır.

Artık sesi çıkmaz, tepkisizdir, pısırıklaşır, hırsızlıkları hoş görür, kablosunu ellemeyenlerin bin yıl yaşamasını ister.

Uyuşur...

Vurgun ekonomisinden payını aldığını düşünür.

Ona; suiistimalleri, soygunları, vurgun çeteleri, hırsızlık yapanların yakasına yapışılması gerektiğini antamazsınız.

Aklına kablosu gelir.

Siner...

*

O kabloya iyi bakın.

Ucundan tutup çeken kadın ile öbür ucundan tutup çeken TEDAŞ görevlisi arasındaki arbede, demokrasi mücadelesidir.

Kablonun ucu kadında kalırsa; bu ülke zırnık demokrasi yüzü göremeyecek... Kaçak elektrik gelecek, demokrasi gidecek.

Vurgun ekonomisine asıl tepki göstermesi gereken o kaçak elektriğe muhtaç milyonlar, sistemin suç ortakları olarak sessizleşip, susup, pısırıklaşırlar.

Kaçak elektrik kullanan yüz binlerce ailenin koyun üzerine; kaçak gecekonduları, orman açanları, tarlası olmadığı halde gübre kredisi alanları, bir kuruş vergi vermeyen en az 15 milyonu, 500 bin sahte sigorta emeklisini, çalışmadan kamudan para alan on binleri, kısacası bir yolunu bulmuş sağı-solu tırtıklayanları...

Halkının neredeyse yarısından çoğu suç ortağıysa, o ülkede demokrasi olur mu?..

Olmaz...

*

Ama TEDAŞ görevlisi kabloyu alırsa; ben biliyorum, kablonun peşine düşecekler, izleyecekler, soruşturup, yargılayıp, artık düşünmeye başlayacaklar.

Muhtemelen kablonun öbür uçlarını bulacaklar.

Bakacaklar; haneye kablo gelmiyorsa, ucu nereye gidiyor?..

Uyanacaklar...
Yazarın Tüm Yazıları