Dekolteli Şirine nasıl kurtulur

Şirinler Köyü’nde hadiseler bitmiyor.

Haberin Devamı

Bakınız önceki gün Hüseyin Çelik köyün kanallarından birinde şöyle konuştu:
“Bir hanım, aşırı dekolte ile bir yere giderse kabul edilebilir mi? Dün bir yarışma programı vardı. Bir baktım, sunucu öyle bir kıyafet giymiş ki, olmaz böyle kardeşim...
Kimsenin kıyafetine karıştığımız yok, ama aşırı bir gece kıyafetiyle televizyonda sunuculuk yapabilir misin? Dünyanın hiçbir yerinde bu hoş karşılanmaz.”

DÜNYANIN HİÇBİR YERİNDE YOK!


Şirinler Köyü’nün en sevdiği klişe malum, “dünyanın hiçbir yerinde böyle bir şey yok” klişesi.
Evet doğru, gerçekten de bu köyde olup bitenler dünyanın hiçbir yerinde zaten pek olmuyor, yok böyle bir şey...
Nitekim bu konuşmanın hemen sonrasında dekolteli Şirine’nin yer aldığı televizyon programı Veliaht’ın yapımcısı aynen şu açıklamayı yaptı: “Sunucumuz Gözde Kansu’nun ilk bölümde giymiş olduğu kıyafet Sayın Çelik’in bahsettiği gibi biraz abartılı.
Gözde’ye profilden baktığınızda kıyafeti tamamdır gibi görünüyor ama problem önden baktığınızda daha belli oluyor. Kıyafet biraz açık, sayın Çelik haklı. Bundan sonraki çekimlerde kıyafetlere dikkat edeceğiz.”

DEKOLTELİ ŞİRİNE ŞUT!

Anladınız, dekolteli Şirine birkaç bölüm sonra şut! (Tam ben bu yazıyı yazarken kovulduğu haberi geldi)
Programın yapımcıları da dikkatli, her şeye hak veren şirinlerdenmiş.
Problemi tanımlama biçimleri de literatüre girecek türden:
“Profilden bakınca tamam, önden bakınca amanın!”
Ne diyelim, Şirinler Köyü’nde bakalım önümüzdeki günlerde daha (daha) neler olacak...

Haberin Devamı

Moda haftasının ilk gününden notlar

-Eski konser alanı yakın geleceğin otel inşaatı alanı Kuruçeşme Arena’ya kurulan çadır gayet başarılı.
Çünkü önceki moda haftalarında kurulan çadırlara göre tavanı daha yüksek. Dolayısıyla içerisi ferah feza.
-Çadırın kafe niyetine kullanılan Boğaz’a nazır açık hava bölümü de şahane. İnsanın bazen içeri girip defile izleyesi bile gelmiyor.
-American Express’in Sky Box lounge’u beklenmedik ve sürprizli. Bir kere podyumu kuşbakışı görebiliyorsun. Sadece mankenleri değil; kim gizlice burnunu karıştırıyor kim defile izlemek yerine karşı sıradaki kadının ayakkabısına kem gözlerle bakıyor gibi insani detaylara da hakim olabiliyorsun.
Ayrıca Sky Box’u ev gibi döşemişler, canın gitmek istemiyor, defile bitse de oturuyorsun.
Sky Box’un ilk günkü davetlileri arasında Ahu Yağtu da vardı. En son evlenmeden önce gördüğüm Ahu aynı Ahu: Doğal, samimi ve hayır, tutkunu olduğu vintage olayından hâlâ vazgeçememiş...
-İlk günün en akılda kalıcı defilesi Nihan Buruk’a, marka adıyla Nian’a aitti. Koreografideki sokak hali, serseri ruh ve mankenlerin sıradan insanlar olması kadar koleksiyonda yer alan dikenli tel detayına sahip gömlekler, ceket montlar da hoştu/baştan çıkarıcıydı.
-İlk günün dedikodusu ise Atıl Kutoğlu’ydu.
Son dakikada defile yapmaya karar veren ve yine son dakikada defile yapmaktan vazgeçen Kutoğlu’nun yeterince hazırlık yapamadığı için çekildiği konuşuluyordu dev moda çadırının içinde...

Yazarın Tüm Yazıları