Çocukluğumun ajandası

GENÇLİĞİMDEN kalma bir görüntü.

Haberin Devamı

Yer; mahkeme salonu. Yargıç, karşısında duran cüppeli avukatlara gün verecek. İki tarafın avukatlarının ellerinde birer ajanda var, onu açıp yargıcın verdiği duruşma tarihini yazıyorlar.

Kullandıkları ajanda, yıllardır değişmeyen Ece Ajandası’dır.

Benim ajandaya dair edindiğim ilk anım bu.

Ondan sonra cebimde, masamda klasik ifadeyle, her zaman her yerde onu kullanmaya başladım.

Ece Ajandası’nın ürettiği yeni ajanda, ‘notebook’ bana ulaştığında anılarım yeniden tazelendi.

Babıâli Yokuşu’ndan aşağıya inerken solda, değişmez adresteki mağazanın vitrinine bakardım.

105 yıldır bu binadalar. İlk ajandanın yayını 1910. Yani üzerinden tam 100 yıl geçmiş. Zaten yeni ürettikleri ‘notebook’u bana göndermelerinin de sebebi bu.

Haberin Devamı

Türkiye’de asırlık müessese sözü sık kullanılamaz. Ama bazıları var ki, beni oldukça mutlu ediyorlar. Ece Ajandası gibi.

Ajandalara meraklıyımdır. Çantamda bir cep ajandası, gazetedeki masamda, evdeki çalışma masamda da birer ajanda bulundururum.

Siyah maroken cilt üzerine yaldızlı Ece Ajandası baskısı, birçok kuşağın gözünde yer etmiştir.

* * *

BANA gönderilen ece notebook’un üzerinde Barbaros yazıyor. Kısa bir biyografi. Kapağa sarılı kuşakta, defterin teknik, biçimsel ayrıntısı yazılmış. Alacaklar için gerekli bir bilgi.

Defterin arka kapağı üzerine yapılmış küçük cebe konulan küçük kâğıtta da, bir teşekkür var:

“Yüz yıllık markamız adına sizlere teşekkür etmenin minnetini hissediyoruz derinliklerimizde.

Aile büyüklerimiz Hacı Kasım Efendi, Mehmet Sadık Kâğıtçı ve Mürteza Sadık Kâğıtçı’nın titizliği ve iş ahlâkıyle anlatılamaz heyecan duyuyoruz yeni ürünlerimizde.”

Çok sevgili bir dostum, Türkiye’de kurumların üçüncü kuşakta yaşamadığını söylerdi, dediğini haklı çıkaracak çok da örnek vardır gerçekte.

Şimdi bu defterleri 3. kuşak hazırlamış. Çeşitli boyutlarda, değişik renklerde.

Hepsine de kültür, sanat, bilim tarihimizde önemli yeri olan ünlünün adı verilmiş:

Barbaros, Hezarfen, Piri Reis, Mimar Sinan, Evliya Çelebi, Kâtip Çelebi.

Haberin Devamı

2010 yılı için de bir İstanbul Ajandası hazırlıyorlar. İstanbul’a dair her şey bu ajandanın içinde olacak. Onunla gezebileceksiniz, onunla İstanbul’un saraylarından camisine kadar bütün önemli yapılarını öğreneceksiniz.

Siz ne düşünüyorsunuz? Ne yazacaksınız?

Sondaki beyaz sayfalar da sizin için.

* * *

HOŞUMA gitti. Yıllardır kullandığım ajanda çeşitlendiği, renklendiği için.

Yabancı notebook’ları gördüğümde, neden bizde yapılmaz sorusunu artık sormayacağım için ayrıca mutluyum.

Ayrıca 3. kuşakta bir kurum yaşadığı için.

Sürekliliğini dilerim.

 

Yazarın Tüm Yazıları