Beş ucuz yerine bir iyi

Geçen hafta hepimiz, bazı oyuncakların dünyada toplatıldığını duyduk. Atlamış olanlar için olayı özetleyelim.

Mattel grubuna bağlı Amerikan oyuncak devi Fisher-Price, kurşun bazlı zehirli boya içerdiği şüphesiyle Çin’de imal edilen 1 milyon kadar oyuncağını piyasadan çekme kararı aldı. Aralarında Türkiye’de de satışa sunulanlar vardı. Onlar da belirlendi ve Sarge adlı araba ile Barbie ve Taner bebeğinin satışı Türkiye’de durduruldu. Alanlardan ürünü geri getirmeleri istendi.

Panik olmayalım. Önce, anne diliyle, zehirli boya ne demek, onu bir açıklayalım: İçinde fazla miktarda kurşun olan boya, tehlikeli olabiliyor. Yoksa her türlü boya sakıncalıdır demek değil. Renkli kalemler, hamurlar, Odalarının duvarları, mobilyaları... Giydiğimiz kıyafetler için bile aynı şeyler söz konusu.

Çocuk sağlığının korunması amacıyla, Amerika’da 20 Haziran 2006 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere, toplam ağırlığında yüzde 0.06 (600 ppm) oranından fazla kurşun bulunan çocuk ürünleri yasakladı. Bunların içinde giyim, aksesuvar, takı, dekoratif objeler, yenilebilir ürünler, perhiz destekleyici ürünler, oyuncaklar, mobilya ve çocuklar tarafından kullanılan ya da onlar için tasarlanmış ve ağızlarına alabilecekleri pek çok ürün bulunuyor. Çocukların ellerini hatta oyuncaklarını sıkça ağızlarına götürdüklerini düşünürsek, gerçekten hoş olmayan sonuçlar çıkabilir.

Bir noktada insan ister istemez şöyle düşünüyor: Ucuz etin yahnisi! Pek çok ailenin, kendilerine göstermedikleri özeni çocuklarına gösterdiklerini biliyorum. Çocuklarına daha iyisini alabilmek için kendilerine bir parça eksik alabiliyorlar. 5 tane "ucuz" oyuncak yerine bir tane iyi bir şey almayı tercih ediyorlar. Onlar için oyuncak almamak söz konusu bile değil çünkü oyuncağın çocukların gelişimi için gerçekten çok gerekli ve önemli olduğunu biliyorlar. Üstelik sadece oyuncağın değil, onlarla beraber oynamanın, oyuncakla nasıl oynanacağını çocuklarına öğretmenin önemini de biliyorlar.

BİLGİLENDİRMESİ BENDEN DENEMESİ SİZDEN

Her ne kadar güneşlenme sezonunun sonuna yaklaşsak da ileriki seneleri göz önünde bulundurarak bu bilgiyi size iletmenin doğru olacağını düşündüm. Bu bir nevi bileklik. Doktorlar tarafından tasarlanmış, patentli bir güneş monitörü olan SolarSafe güneş bilekliği. Zararlı UVA ve UVB ışınlarının etkisiyle renk değiştirerek, sizi tekrar güneş kremi sürmeniz veya gölgeye gitmeniz için uyarıyor. Kahverengine dönmesi güneş ürününü tekrar sürmeniz, sarı olması ise artık güneşe ara vermeniz gerektiği anlamına geliyor. Kullanılan güneş kreminin koruma faktörü ne kadar yüksekse, her renk değişimine kadar geçen süre de daha uzun oluyor.

Sınırları belirleyin onu yönlendirin

Çocukların 3-4 yaşındayken sürekli değişik şeyler yapma isteği anne-babalar için ne kadar sinir bozucu olursa olsun, bu aslında onların normal öğrenme sürecinin bir parçası, dünyayı keşfetmeye dair sağlıklı bir telaşın yansıması. Bu yaştaki çocuklar her şeyi bir anda yapmak ister. Ancak siz yardım ederseniz tek bir şeye odaklanabilirler. Mesela en son ne zaman zengin bir büfeyle karşı karşıya kaldığınızı hatırlayın. Bütün o lezzetli yiyeceklere rağmen hepsini alamayıp, yapmak zorunda kaldığınız seçimleri düşünün. Çocuğunuz, bunun gibi bir kendini tutma ya da sınırlama yetisine sahip değil. O üç tekerlekli bisiklet, legolar ve pastel boyalar arasında kendini bölünmüş hisseder. Uzmanlara göre, okul öncesi çocuklar seçici değiller ve bir şeyleri en iyi şekilde, çevreleriyle ilgilendikleri sırada öğreniyorlar. Tecrübelerin çeşitliliği ise beyindeki sinirsel bağlantıların kurulmasına yardımcı oluyor. Küçük çocuklar her zaman yeni bilgiler bulmaya çalışırlar. Bu da ilk anda gösterdikleri heyecanın bir anda kaybolmasının nedeni. Bu yüzden çocuğunuzdan herhangi bir şeye 10 veya 15 dakikadan fazla ilgi göstermesini beklemeyin. Yine de dikkatini toplamasını ve gerektiğinde sakin davranmasını sağlayabilirsiniz. Şimdi anne-baba olarak bunu nasıl yapacağınıza bakalım.

Ona çok seçenek sunmayın: Oynamayı sevdiği birkaç oyuncağını çıkarın. Mevcut seçenekleri değiştirerek oynatın, böylece dikkati bir anda kaybolup gitmez.

Yaşına uygun oyuncaklar alın: Oyun yetisinin üzerindeki herhangi bir şey, onun hemen vazgeçip başka bir şeyle ilgilenmesine sebep olabilir. Süslü ve çekici olan oyuncakların her zaman en iyi olmadığını aklınızda tutmaya çalışın. Önemli olan, aldığınız oyuncağın çocuğunuz için uygun olup olmadığı.

Oyunların devamını sağlamak: Uzmanlara göre, okul öncesi çocuğunuzun dikkatini şarkılar eşliğinde dans etmek veya top oynamak çekebilir.

Sağlıklı beslendiğinden ve yeteri kadar uyuduğundan emin olun: Az uyku ve zayıf beslenme gözden kaçmamalı. Özellikle daha büyük yaşlardaki çocuklarda buna çok dikkat etmelisiniz.

Televizyon zamanını sınırlayın: 1-3 yaş arasındaki bir çocuğun televizyon başında geçirdiği her saat, onun 7 yaşına geldiğinde dikkat sorunu olma ihtimalini yüzde 10 artırabiliyor.

Eğlenceli şeyler yapın: Çocuğunuzun dikkatini bir aktivite üzerinde daha fazla odaklamak istiyorsanız, bir süre ölçer koyun ve onu aynı şeyle oynamaya devam etmesi için teşvik edin. Bu işe yaramazsa ona ısrar edin. Sonunda sabırlı olmayı öğrenecek ve ne seçerse seçsin onunla oyalanacaktır.

SESSİZLİK LÜTFEN

Lokantada:
Yanınıza bir oyuncak veya boyama kitabı almak yerine, çocuğunuzu konuşmaların içine katın. Sohbetiniz sırasında ona basit sorular sorun "Duvardaki kayık resmini gördün mü ?" gibi.

Uçakta: Bir çanta dolusu paketlenmiş eşyayı toplayın ve aralarda onları çıkartın. Bütün oyuncaklar hediye paketli olmalı çünkü önceden sahip olduğu bir oyuncak bile olsa paketin içinden çıkması ona çekici gelecektir.

Markette: Çocuğunuzdan kırılmayacak küçük şeyleri market arabasına koyması için yardım isteyin. Kasada sıra beklerken onunla küçük oyunlar oynayın veya ona bir şarkı söyleyin.
Yazarın Tüm Yazıları