Antalya'yı Verona yapmak istiyorum

Doğan HIZLAN

Aspendos Festivali sponsorlarından İber Oteller zinciri genel koordinatörü Thiele, her yıl konulan hedefe biraz daha yaklaşmanın heyecanını tek cümlede özetliyor:

‘‘Antalya Aspendos Festivali'nin Verona gibi olmasını istiyoruz.’’

Sanırım bu festivali düzenleyen herkesin, Kültür Bakanı İstemihan Talay'ın da, Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürü Hüseyin Akbulut'un da, festivalin önemli sponsoru İMKB Başkanı Osman Birsen'in de, yurt dışından kilometrelerce, millerce uzaklıktaki ülkelerden buraya gelen yabancı konukların da, Türkiye'den buraya koşanların da amacı aynı. Aspendos Festivali'ni uluslararası nitelikte, saygın, kaliteli bir festival düzeyine yükseltmek.

Akbulut'un dediği gibi, bir zamanlar, bazı iktidarlarca yapılıp yapılmaması tartışılan bu festivalin, şimdi dünya festivalleri çizelgesinde grafiği durmadan yükseliyor.

Sanırım bu görkemli, tarihi mekana Giuseppe Verdi'nin ünlü operası Aida çok yakıştı. Operanın bütün etkileyiciliği, sahnedeki dekorundan icrasına kadar gelenleri hoşnut etti. Bilirsiniz, Aida'nın görkemi bu tür tarihi mekanlar için uygundur.

Konuk arkadaşların çoğu, uçakta bu festival için gelen yabancılarla karşılaştıklarını anlatıyorlar. Böylesine bir durumun beni ne kadar sevindireceğini sevgili okurlarım tahmin edebilir.

Üstelik dört saati bulan bir operayı dineyiciler taş üstünde incecik minderlere oturarak seyrettiler. Sanatın gücü budur, demekten başka bir yorum yapamıyorum.

***

Aspendos meselesi için de düşüncelerimi aktarmak isterim. Şimdi başka kurumlar da, kuruluşlar da burada konser düzenlemek isteyecekler, olur olmaz gösterilerin de buraya kayması için Kültür Bakanlığı'na baskılar nerdeyse başlayacak.

Bence, bu tarihi mekan, yalnıza Aspendos Festivali için kullanılmalı, diğerlerine müsaade edilmemeli.

Bir gerçeği bilelim... Başka bir mekanda icra edilen herhangi bir Aida temsiline bu kadar kişi gelmez. Tarihi mekanlardaki konserlerin, opera temsillerinin büyüleyen bu yanını unutmamak gerekir.

Kültür turizmine eğiliyorsak -ki başkasının modası geçti- Aspenodos'u uluslararası düzeye getirmek için olağanüstü çaba harcayalım.

Turizmcilerin söylediğine göre, bu festivale, dinleyici, seyirci gelmesi için programın eylül ayında belli olması şart. O zaman da bütün listelerine, broşürlerine bu festivali koyabilecekler ve talebi artıracaklar.

Evet, Derya Motel günlerinden bugüne Antalya'nın gelişim serüvenini izleyenler, bugünlere benim kadar sevinecekler.

Ancak ben bu sevinci, yabancı konuklar kadar kendi yurttaşlarımla da paylaşmak istiyorum. Onların da yabancılar kadar bu festivale ilgi duymalarını bekliyorum.

Neden?

Batıyla kendimizi mukayese ettiğimizde zaman zaman aşağılık kompleksine kapılırız. Çoğu gereksiz ve yersizdir.

Ancak Antalya'da bulunup da, bu festivale katılmadıysanız, ya da gelme imkanınınız olduğu halde başka bir yere gidip bunu es geçtiyseniz, bence aşağılık kompleksine kapılmalısınız ve bundan kurtulmak için de çaba göstermelisiniz.

***

Antalya'dan dönenlere, ‘‘iyi yanmışsın, nasıl, nerede yandın’’ sorusu yerine ‘‘Aida'yı beğendin mi, Carmina Burana nasıldı’’ diye sorduğumuzda batıyla kendimizi mukayeseye hak kazanabiliriz.

---