AKP hükümeti devlete karşı

* * *

Milli Görüş Teşkilatı: İçişleri Bakanı Abdülkadır Aksu ile Almanya İçişleri Bakanı Dr.Otto Schily arasında imzalanan anlaşmada Milli Görüş, PKK-KADEK'le birlikte terörist örgütler arasında gösterilmişti. Metin onaylanmak üzere TBMM'ye gelince AKP milletvekilleri ayaklandılar. Bunun üzerine Başbakan R.T.Erdoğan, Milli Görüş'ü terörizm kapsamına alan bürokratları suçladı. Ardından hükümet, tasarının gerekçesini geri çekerek Milli Görüş'ü listeden çıkardı ama bununla yetinmeyen Dışişleri Bakanı Gül, bir genelge yayınlayarak, Milli Görüş'le ilişkilerin güçlendirilmesi talimatı verdi. Devletin temelinde skandal!!!!

Sorarım: Dışişleri bürokrasisi MİT'e ve öteki güvenlik servislerine danışmadan böyle bir işe girişebilir mi? Ecevit'in üçlü koalisyon hükümeti zamanında Milli Görüş terörist olarak tanımlanıyor, buna karşılık Erdoğan hükümeti hazırlanan listeye karşı çıkıyor. Nerede kaldı devletin devamlılığı ilkesi?

Milli Görüş'ün suçlandığı anlaşmanın altına imza atan Başbakan Erdoğan kendini savunuyor: ‘‘Benim değil devletin görüşüydü!’’ Devlet, Milli Görüş'ün terörist olduğunu düşünüyor ama Başbakan böyle düşünmüyor. Böyle bir devlet ve hükümet anlayışı olabilir mi?

Buna karşılık, Almanya'da Bavyera Eyaleti Anayasayı Koruma Örgütü'nün 2002 yılı faaliyet raporunu açıklayan Eyalet İçişleri Bakanı Günther Beckstein, 26 bin üyesi bulunan Milli Görüş'ün ‘‘Takip altındaki en büyük yabancı grup olduğu’’nu söylüyor.

Türkiye Cumhuriyeti devleti ile Almanya devleti Milli Görüş'ün terörist olduğu konusunda bir metin hazırlayıp imza ediyorlar. Ama AKP hükümeti buna karşı çıkıyor.

* * *

Emeklilik yaşı: 61 yaşına gelmiş memurların res'en emekli edilmelerine dair yasa sanki devletin çökertilmesini amaçlamaktadır. İnsan ömrünün uzadığı, uzmanlığın ve deneyimin giderek daha çok değer kazandığı günümüzde, diplomasi, mülkiye, adliye, sağlık gibi alanlarda emeklilik yaşını 70'e çıkartmak yerine 61'e indirmek bir ‘‘komplo’’ olarak değerlendirilebilir.

RTÜK'ün hazırladığı yayın yönetmeliği: Yönetmelikte yer alan laiklik ilkesine hükümet nabız yoklamak için ilkin karşı çıkıyor. Sonra vazgeçiyor. Aslında piyasa araştırması yapıyor, ilk fırsatta tekrar gündeme getirecek.

Peki kaynak yaratmak için ortaya atılan ve Bakanlar Kurulu toplantısında gözyaşına neden olan ‘‘Hazreti Ömer Fonu Projesi’’ de ne oluyor? Laik devletin hükümeti İslámi bir figürü ad seçebilir mi, gizli bir amacı mı var?

Her apartmana mescit: 100 bin adet caminin bulunduğu bir ülkede son derece tehlikeli bir toplumsal fesat tasarısı. Devlet kuruluşlarıyla ülkede; belediyeler ve kuruluşlarıyla kentlerde ve köylerde; tarikatlar aracılığıyla mahallelerde kurulan dinsel baskıyı evlere kadar yaymayı amaçlamaktadır. Bu, Cumhuriyet düşmanı bir fesat girişimidir!