17 yaşındaki kızım yaşıtı bir çocukla ilişkiye girmiş

Sevgili Güzin Hanım; ben bir anneyim ve çok sıkıntılıyım; sizinle dertleşmek istediğim için yazıyorum.

Bu konuları maalesef kimseyle konuşamıyorsunuz. Benim 17 yaşında bir kızım var; bir senedir internette bir çocukla konuşuyormuş. Bu yıl tatil için, Türkiye’ye gittiğimizde o çocukla beraber olmuşlar. Çocuğu ben de tanıyorum, bize de geldi-gitti. O çocuk da daha 17 yaşında...

Güzin Abla, düşünsenize bunlar daha çocuk... Bu yaşta aşk, beraberlik olur mu? Bu kadar erken nasıl her şeyi ciddiye alıyor bunlar. Zaten sık sık kavga ediyorlar. Anladığım kadarıyla çocuk çok kıskanç; kızı devamlı telefonla arıyor; "Neredesin, ne yapıyorsun, kiminlesin" diye... Kız çok sıkılmış, görüyorum. Bunlar yarın, öbür gün evlenseler bile mutlu olamazlar. Çocuk çok baskıcı, kızım sıkıntıya gelemiyor. Sizin de eminim çok iyi anlayacağınız gibi, bu çocukların durumu beni çok üzüyor. Arkadaş olarak kalsalardı benim canım bu kadar acımazdı. Benim kızım nasıl böyle bir hata yaptı, aklım almıyor. Her şeyden onu haberdar ettiğim halde bana "Yok öyle bir şey" diyor. İnanın şaşkın durumdayım, nasıl davranmam gerektiğini bilemiyorum. İkilem içinde kaldım. Mektubuma yanıt verirseniz çok memnun olurum.

RUMUZ: ÜZGÜN

Evet, farkındayım; sevgili genç anne. Bu çocuklar artık her şeyi çok erken yaşamak istiyorlar. Bir acele bir telaş gidiyor. Her şeyi zamanında ve belirli bir yaşa geldikten sonra nasıl olsa yaşayacaklarını düşünmek bile istemiyorlar. Onlar için sanki hayatlarının aşkını bulmuşlar gibi, şu an çok önemli... Ve tıpkı kozasını erken delen ipekböceği gibi, henüz çocukluktan sıyrılamadan şaşkın bir halde, kendilerine zarar vereceklerini düşünmeden hareket ediyorlar.

Kızınıza arkadaşça, dostça yaklaşın. Asla karşı çıkmayın, tepki göstermeyin, katı davranmayın. Sadece zaman zaman, bu genç adamın aşırı baskısını, kendisinin buna alışık olmadığını tatlılıkla, kötülemek ister gibi değil de, yumuşaklıkla anlatıp uyarmaya çalışın. Zaten zaman içinde o bu gerçeği mutlaka görecektir. Hatta görüyordur bile...

Ailem eve geç dönmeme izin vermiyor

Merhaba Güzin Abla; ben 16 yaşındayım size Almanya’dan yazıyorum! Sorunum annem ve babamla ilişkilerim! Annemle çok sık kavga ediyorum ve bu beni çok üzüyor... Annem hep kendisinin haklı olduğunu sanıyor ve yanlışları hep ben yapıyormuşum gibi davranıyor. Bazı konularda haksız olduğu halde, "Haklıyım" diyor. Ve ben buna çok sinir oluyorum, ne yapabilirim? 16 yaşında olmama rağmen gece geç saatlere kadar dışarıda kalamıyorum. Hava kararıyor, bana bir şey olur diye babam korkuyor. Bütün arkadaşlarım geç vakte kadar dışarıdalar. Bir tek benim dışımda... Hatta 14 yaşında bir arkadaşım var; benden çok daha geç dönebiliyor evine...

Eğlence gibi, doğum günü partileri gibi toplantılar olunca babam izin veriyor. O zaman gidebiliyorum, ama hafta sonu olunca mutlaka eve erken gelmem lazım. Çünkü sorun havanın çabuk kararması... Ama artık ben bunun değişmesini istiyorum; çok sıkıldım... Onlarla konuşmayı denedim ama işe yaramadı. Zaten nasıl konuşacağımı, ne diyeceğimi de bilemiyorum. Ne demem lazım ki onları ikna edebileyim? Bana lütfen yardım eder misiniz?

RUMUZ: DUYGULARIM

Canım kızım, bu konuda benden yardım bekleme, ne yazık ki annenle babanla aynı fikirdeyim. Ben de 16 yaşında bir genç kızın, gece yarıları ortalıkta her türlü kötülük kol gezerken, arkadaşlarıyla dışarıda, eğlence yerlerinde olmasına karşıyım. Grup halinde olsanız bile, sana sahip çıkacak, ciddi bir arkadaşın bile olmadığı için, baban gerçekten büyük bir endişe duyabilir. Üstelik senin yaşında gece yarısı dışarıda olmanın ne anlamı var? Hem bak, bence senin ailen sandığın kadar sıkı ve anlayışsız değil. Arkadaş toplantılarına, doğum günlerine, eğlence yerlerine bırakıyorlarmış ya seni? Daha ne istiyorsun? Sana kalsa, her gece sabahlayacak mısın? Sen aklı başında bir genç kızsın ama bu zamanda gece yarılarına kadar sokakta olman gerçekten sakıncalı...

Şu dünyada hiç kimse beni sevmiyor

Güzin Abla; ben 13 yaşındayım, 7. sınıfa gidiyorum. Bu dünyada kimse beni anlamıyormuş gibi geliyor bana. Bizim bu sene sınavımız var ama ben çok heyecanlıyım. Derslerim süper değil ama testleri çok çabuk çözüyorum. Yine de matematikten korkuyorum; 1 problemi çözmem neredeyse 30 dakikamı alıyor. Bir de, kendimi çok yalnız hissediyorum; hiçbir arkadaşım, açılabileceğim kimsem yok çevremde. Boş vaktim genellikle olmuyor ki. Okul-ev- dershane üçlüsü canımı çok sıkıyor ablacığım. Çevremdeki arkadaşların birçok arkadaşı, hatta flörtleri var. Oysa kimse beni sevmiyor; evde bile fazlalıkmışım gibi geliyor. Matematik hariç derslerim iyi olsa da bildiklerimi bile unutuyorum hoca kaldırdığında. Yine de çok heyecanlansam da, zorlansam da, başarılı bir sınav verdim Güzin Abla. Sana açıldım; belki derdime çare bulup bana da bir şeyler yazarsın diye.

RUMUZ: MİNİK KIZ


Küçük kızım benim; senin yaşlarında bu sevilmemek, istenmemek duygusu çok yaygındır. Yakınım bir genç, küçükken, ailesini heyecanlandırıp, sevilip sevilmediğini anlamak için, evin bodrumuna gizli bir bölmeye kapanır, onların telaşını ve endişesini memnuniyetle izlermiş. Kısacası her çocuk bu duyguyu yaşar biraz. Okulda başarılı bir talebe olman, elbette ailenin hoşuna gidiyordur ama çocuklar daha gözlerini dünyaya açtıkları andan itibaren, hep tüm ilginin, sevginin üzerlerinde olmasını isterler, beklerler... Bu da mümkün mü sence? Eğer çevrende pek fazla arkadaşın, dostun yoksa bu tümüyle kendini biraz fazlaca derslerine gömmenden kaynaklanmıyor mu? Hem yukarıda da söylediğim gibi, flört etmek, sevgili edinmek için yaşın pek küçük değil mi? Bilmiyorum gerçekten, siz çocuklara ne oluyor son zamanlarda? Yediklerinizden midir, içtiklerinizden midir; pek erken aşk ve sevgi dünyasına dalıvermeye başladınız. Hiçbirinizin öyküsü de mutlu sonla bitmiyor, ne yazık ki...
Yazarın Tüm Yazıları