16 trilyonu bırakın köprüleri rahatlatın

GÜNDE 360 bin aracın karşılıklı olarak geçiş yaptığı köprülerin iki aylık geliri 16 trilyon lirayı buluyor.

Fatih Köprüsü'ndeki onarımın ilk 15 günü trafik işkencesiyle geçti. Kaldı 2-2.5 ay. İstanbullu, hükümetin 16 trilyondan vazgeçip, bu sürede köprüleri ücretsiz yapmasını bekliyor.

FATİH Sultan Mehmet Köprüsü'ndeki onarım yüzünden aksayan trafiğe bir de gişelerdeki kuyruklar ekleniyor. Bu da, sadece köprülerin değil, İstanbul'un önemli noktalarının trafiğini felç ediyor. Sorun çözülmediği takdirde, İstanbullular iki-ikibuçuk ay daha Çin işkencesi çekmek zorunda kalacak.

Buna da, devletin günde 360 bin aracın karşılıklı olarak geçiş yaptığı köprülerden iki ayda elde edeceği 16 trilyon liralık gelirden vazgeçmek istememesi yol açıyor. Oysa, onarım süresince köprülerden ücret alınmasa, gişelerdeki kuyruklar engellenecek. Trafik biraz olsun rahatlayacak.

41 TRİLYONA SAYILSIN

Yaptığı mücadeleyle köprü ve otoyol zamlarının mahkeme kararıyla geri alınmasını sağlatan Tüketiciyi Koruma Derneği Başkanı Mehmet Sevim, ‘‘Devlet, köprü ve otoyollara yaptığı zamlarla 11 ay boyunca haksız yere 41 trilyon lira topladı. Bunun büyük bölümünü de İstanbullular ödedi. Devlet şimdi, onarım süresince geçiş ücreti almayarak, 41 trilyon liralık borcunun bir kısmını ödeyebilir. Bu yolla, İstanbulluların iki ay daha işkence çektirmesini önleyebilir’’ dedi.

Arkadaşımız Zeliha Aslan'ın yaptığı araştırmaya göre, günde 360 bin aracın karşılıklı olarak geçiş yaptığı Boğaziçi ve Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'nden devlet günde ortalama 270 milyar lira gelir elde ediyor. Bu gelirin yüzde 26'sını otomatik geçişler oluşturuyor. Geri kalan kısım ise gişelerde yapılan nakit ödemelerden elde ediliyor. Gişelerdeki kuyruklar da bu nakit ödemelerinden kaynaklanıyor. Çünkü her araç gişeden geçerken ücret ödemek için en az 15 saniye beklemek zorunda kalıyor. Bu bekleme süresi, bozuk para verilmediği takdirde daha da uzuyor.

Gişelerdeki bu kuyruklara Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'ndeki onarım da eklenince, sabah işe gidiş, akşam da işten dönüş saatlerinde İstanbul trafiği büyük ölçüde aksıyor. Özellikle, şehir dışına çıkışların da yoğun olduğu cuma akşamları kuyruklar kilometrelerce uzayarak, şehir içi trafiğini de etkiliyor. İstanbullular, yarım saatte gidecekleri mesafeyi, 4-4.5 saatte alabiliyor.

Bunun sonucunda devlet, gişelerden araç başına 1.5 milyon lira gelir elde etmek için saatlerce kuyrukta beklettiği araç sahiplerinin litrelerce benzin tüketmesine neden oluyor. Tıkalı trafik yüzünden araçlar düşük vites ve yüksek devirde çalıştığı için en az 3 litre fazla benzin harcıyor. Bu da araç sahiplerine 4-4.5 milyon liraya mal oluyor.

TRAFİK RAHATLAR

Benzin tüketimine araçların yıpranma payı eklendiğinde tıkalı trafikte bekleme maliyetinin 7 milyon liraya kadar ulaştığına dikkat çeken TÜKODER Başkanı Mehmet Sevim, ‘‘İstanbul'un dışında şehir içi trafiğinin paralı olduğu başka bir yer yok. Oysa İstanbul'daki köprüler, şehir içi ulaşımını sağlıyor. Bu nedenle devlet, İstanbullulara eziyet eden bu uygulamadan vazgeçip, kaynak arayışını başka alanlara kaydırmalı. Gişeleri kaldırıp, trafiğin rahat akmasını sağlamalı’’ dedi.


Vestelnet: Kefiller alışverişten de sorumlu


VESTELNET, pazarladığı Veezy Go internet erişim paketli bilgisayarlar için kefil olanlara, kefil oldukları kişilerin bilgisayarla birlikte, kredi kartıyla yaptıkları tüm alışverişlerin borcu yüzünden de haciz işlemi başlatılmasıyla ilgili olarak, bir açıklama yaptı. 36 ay süren ödemelerin düzenli olarak tahsil edilebilmesi için Veezy kredi kartı çıkartıldığına dikkat çekilen açıklamada, ‘‘Tüm bankalar, borcun ödenmemesi durumunda kefilden tahsilat yoluna gider. Denizbank da tüm diğer kredi kartlarının özelliklerine sahip olan Mastercard logolu Veezy İnternet Kredi Kartı için doğal olarak aynı işlemi uygulamaktadır. Kefilin imzaladığı formda da kredi kartının tüm özellikleri ve sorumlulukları yer alıyor. Bu formda tüketicileri ve kefilleri yanıltacak ya da yanlış anlamaya yol açacak her hangi bir ibare bulunmuyor. Kredi kartı sözleşmesini imzalayan tüm borçlu ve kefiller, yasalarımıza göre sözleşmede yer alan maddeleri, dolayısıyla yükümlülüklerini kabul etmiş sayılırlar’’ denildi.
Yazarın Tüm Yazıları