Zirve ve zırva

Ligin düğüm maçının iki taraf içinde kazanılması şart türden olması zaten beklentileri yükseltmişti.
* * *
Bursaspor yıllardır hayalini kurduğu ve açıkçası sezon genelinde oynadığı akıcı futbolla hak da ettiği şampiyonluk için kazanmalıydı.
Galatasaray’ın hesabı ise bambaşka: “Taraftarla barış çubuğu yakma maçı” deyin, “Umutla başlayıp kabusa dönen bir sezonu -daha!- temize çekme maçı” deyin, “İtibar dersinden kurtarma sınavı” deyin, ne derseniz deyin işte.
Başlama vuruşundan 2 saat önce sona eren Kasımpaşaspor-Fenerbahçe maçının sonucu belli ki Bursaspor’un moralini epeyce etkilemiş. Başta Sercan ve Ozan İpek olmak üzere hızlı ve skorer isimleri fırsat üstüne fırsat kaçırdı.
Galatasaray ise uzun bir aradan sonra ilk kez derli toplu ve kararlı bir takım görüntüsü verdi ama bu da yeterli olmadı.
Kaleci Aykut’un ve Bünyamin Gezer kurbanı olana kadar Neill’ın performansları defansı ayakta tutarken, gol vuruşu yapmak konusunda şanssız olan Keita’nın istekli oyunu dikkat çekiciydi.
* * *
Sezon boyunca kötü hakem performansı görmeye alıştık zaten. Ancak Gezer’in Neill’ı atması da, durumu dengelemek için alelacele Zapo’ya kırmızıyı ekleştirmesi de hazin manzaralardı hakem camiası için.
İki kırmızı kart zirve noktasıydı ama Bünyamin Gezer’in bu zirve tırmanışı sırasında bolca başka zırva da gördük.
Böyle güzel bir maç için ne büyük bir talihsizlik!
Ya bu kadar pozisyon olup gol olmamasına ne buyurulur?
Artık neredeyse amaçsız kalan Galatasaray umduğu değişimi de dönüşümü de gelecek yıl kovalayacak.
Bursaspor’a ise kalan maçlarında şans, iyi hakem yönetimi ve başarılar dilerim.