Zamana ve teknolojiye direnen takvimler

PANTOLONUN arka cebinde taşınan horozlu aynalar, hayatımızdan çekilip gitti.

Ya takvimler...

Onlar, duvarlardaki saltanatını sürdürüyor. Kireç badanalardan plastik boyalara geçen duvar yüzeylerinde, geçen zamana da teknolojiye de meydan okuyorlar.

Günü öğrenmek için artık takvim yaprağına bakmak gerekli mi? Her gün bir yaprak kopartılan günler geçti. Ekranın sadece gün ve saati belirten gri yüzüne karşılık, hepsinin sayfalarında seçme sözleri, Kırlangıç Fırtınası'nın yaklaştığını, yapacağınız yemeği, çocuklarınıza verebileceğiniz adları okuyabilirsiniz. Yemek listesi alçakgönüllüdür, Türk yemeklerinden seçilmiştir. Alafranga soslar önerilmediğinden, lezzetini bozacak maddelerden kaçınılmıştır.

Dijital adres defteri, telefon aletleri, cep telefonları. Nereye bakarsanız bakın; günü, saati öğrenebiliyorsunuz. Günü renklendirmek için yeter mi bu? Hayır burada ne Dostoyevski'den bir alıntı ne de Tevfik Fikret'ten dizeler bulabilirsiniz...

Eskilerde, Takvimden Bir Yaprak, köşe yazısının adıydı. Şimdi yıllar öncesinden gelen, çoğumuzun anımsayamayacağı üç kelime.

Azalan yapraklar bir sözü çağrıştırır:

‘‘Geçen gün ömürdendir.’’

* * *

SAATLİ Maarif Takvimi'ne yüz yılı aşkın süredir bakıyoruz. Annem her yıl onu almamı bekler.

Kuruluş: 1860

Ülkü Takvimi de otuz beşinci yayın yılını doldurmuş.

Saatli Maarif Takvimi'nden farkı, her sayfasının renkli fotoğraflarla süslenmesi.

Üçüncü hamur káğıda basılı Türkiye'nin değişik yerlerinin fotoğrafları. Sanırım takvimi hazırlayanlar; ülkenin görsel tanıtımını amaçlamış. Başaramasalar da niyetleri iyi.

İkisi de ulusal takvim. Bunda şaşacak ne var demeyin.

Fazilet Takvimi'nin bölgesel bir özelliği var. Türkiye'yi dört bölgeye ayırmış, dört bölge için de farklı takvimler bastırmış.

Benim alıp okuduğumun kapağında Yurt İçi 1. Bölge yazılı. 29. Hizmet Yılı'nı geride bırakan bu takvimde her şehrin ayrıntılı namaz vakitlerini bulacaksınız.

Aslı Tanrıkulu ile Tolga Arvas'ın hazırladıkları Arif Takvimi de, modernleşen takvim anlayışını benimseyenlerin beğeneceği bir takvim.

İçinde yazarların, sanatçıların ölüm, doğum tarihleri, önemli keşiflerin, icatların tarihleri. Hele sayfaların aşağısında yer alan İlla ki bölümü, ironiyi günlük yaşamımızın içine atıyor. Rakamlı sayfaların ardında bazen Guguk Kuşu'ndan bir paragraf, bazen de Bilge Karasu'nun Ne Kitapsız Ne Kedisiz'inden bir bölüm okuyabilirsiniz.

Ben takvim sentezcisiyim. Hem Saatli Maarif Takvimi'ni kullanıyorum, hem de Arif Takvimi'ni.

Küçük cep ajandaları yıllardır hepimizin elinde ve cebindeydi, randevularımızı oraya yazardık.

Gelenekle bugün birbirine yakışıyor.

Bir yandan Digital Cep Defteri'mde (Digital Diary) adres ve telefon numarası arayacağım, bir yandan da 79. yılını dolduran Takvim-i Ragıp'ımı yanımda taşıyacağım.

Masa takvimini de, önümden eksik etmedim. Küçük notlar için biçilmiş kaftandır, masanın da vazgeçilmez süsüdür.

* * *

İNANINIZ ki duvar takvimleri, bir tablo gibi durur.

Hüzünlüdür de; sayfaları azaldıkça insan geçen günleri düşünmeye başlar.

Dilerim ki yeni yıl takvimlerinin her sayfası mutluluğunuzun bir tarihi simgesi olsun.

Mutlu, sağlıklı, güzel, sanatın, edebiyatın süslediği bir yıl diliyorum.
Yazarın Tüm Yazıları