Zaman Tüneli Durak: 1985

Haberin Devamı

1 Nisan 1985’te David Lee Roth, Van Halen’dan ayrılmış. Demek o tarih bu tarihmiş!
Abartarak söylüyorum; neredeyse ölüm haberi gibi karşılamıştık.
‘Panama’ ve ‘Jump’ ile coşmuş gönüllere bu ayrılığı kabul ettirmek çok güç olmuştu.
5 Nisan’da Neil Tennant, Pet Shop Boys’u kurmak üzere Smash Hits’teki görevinden ayrılmış. Demek o tarih bu tarihmiş!
Smash Hits, o dönem takip ettiğimiz liste müziği dergisi. Listede kim varsa, o sıra kim popülerse dergide de kendine yer buluyor.
Dönem ‘Euro Trash/Avrupa Çöpü’ dönemi... Hey dergisindeki ilk işim bu dergiden çeviri yapmaktı. Sıklıkla “Eski bir gazeteci olan Pet Shop Boys’un solisti Neil Tennant bıdı bıdı, bık bık...” tarzı cümleler çevirdiğimi hatırlıyorum.
Pet Shop Boys’un müziği gıcık olmamız gereken bir müzikti, sevdiğimizi belli etmemeye çalışırdık.
Rockçıyız ya, ‘West End Girls’ iyi şarkı da olsa pop’tu; pop pisti, kakaydı...
U2’nun müthiş Amerika turnesi zirvede. Demek o tarih bu tarihmiş.
1985 yılının başlarında Kuzey Amerika’ya ayak basan U2’nun efsane grup olma yürüyüşü burada başlıyor.
4 Mayıs’ta ‘muzaffer bir komutan edasıyla’ ABD’yi terk ederken toplam 500 bin kişiye dinletmiş vaziyettelerdi.
1987’de Time’a kapak olacakları günün temeli bu turnede atıldı.
Bono Amerika’ya aşık oldu, ‘Joshua Tree’nin tohumlarını ekti 1985’te.
GEORGE MICHAEL
ÇİN’E AYAK BASTI
Ama daha başarılı birileri vardı o yıl. ‘Gizli zevk’ kontenjanından sevdiğimiz Dire Straits de meşhur ‘Brothers in Arms’ turnesi 25 Nisan’da Split’ten başlamış.
Split o zaman Yugoslavya’da. Daha Yugoslavya var o zaman mesela!
‘Money For Nothing’in gazına gelen 3 milyon kişi seyretmiş o turneyi.
Dire Straits’in Türkiye’ye gelmesini hayal ederdik!
Soft-rock büyük suçtur (ne uyuzmuşuz birader!) ama severdik işte; videocudan ‘Alchemy Live’ı kiralayıp gaza gelirdik.
19 Nisan’da Paul Hardcastle’ın ‘19’u piyasaya çıkmmış. Demek o tarih bu tarih.
Ne biçim patlamıştı şarkı. Hardcastle, ABC Televizyonu’nda Vietnam’da savaşmış askerlerle yapılmış röportaj kayıtlarını kullanarak bir şarkı üretmiş İngiltere’den İtalya’ya, Hollanda’dan Kolombiya’ya her yerde 1 numara olmuştu.
“19 neymiş biliyor musun? Resmi kaynaklara göre Amerika’nın Vietnam’daki askerlerinin ortalama yaşı...” diye hava yapmak mümkündü...
Wham! 18 Nisan’da Çin’de albüm yayınladı. George Michael’ın henüz Wham günlerindeyiz. Dünyanın en büyük pop grubu oldukları kesin.
O kadar kesin ki Çin’de yayınlanıyor albümleri.
Wham! Çin’de albümü basılan ve satılan ilk Batılı grup.
Sonraları var, önceleri yok; ilk vaziyetteler!
Grubun artık sona daha yakın olduğu günler. George Michael’ın süperstarlık için staj günleri sayılacak oysa bu günler ileride!
Çin’de rejimi esnetme günleri...
AFRİKA İÇİN
KÖTÜ BİR ŞARKI
1 Nisan, ‘We Are The World’ün yayınlandığı gün. Demek o tarih bu tarih!
Amacı güzeldi, Afrika için bütün ünlü yıldızlar buluşmuştu, epeyce satmıştı (20 milyon filan), toplamda 63 milyon dolara ulaşan bir kampanyanın sancağı olmuştu ama çok dandik şarkıydı yahu!
Üzgünüm ama Bob Dylan’ın, Ray Charles’ın, Willie Nelson’un Stevie Wonder’ın, Bruce Springsteen’in bile kurtaramayacakları kadar kötüydü.
Malum, bu Afrika yardımlarının öncüsü Bob Geldof’un meşhurları ‘Band Aid’ adı altında toplaması ve ‘Do They Know It’s Christmas?’ı söyletmesidir.
Afrika’daki açlık probleminin dünya çapında gündeme gelmesinde hem bu iki şarkı hem de okyanusun iki yanındaki unutulmaz Live Aid performansları sayesinde olmuştu.
Bob Geldof, 2010’da Avustralya’nın Daily Telegraph’ına şu demeci vermişti: “Dünyanın en kötü şarkılarından ikisinin sorumluluğu bana ait!”
Düzgün eleman işte; en azından şarkıların kötü olduğunu kabul ediyor.
Nisan 1985 ha?
Nostaljinin dalağını yardık afedersiniz!
Bu haberlerin hepsini yakından takip etmiştim.
Güncel olanı aşağıladığımız (çoğunlukla haklıydık!) geçmiş yüceltip 1960’ların müziğine gömüldüğümüz zamanlardı.
Özlemiş miyim? Ne! Müziği mi? Asla, asla!

Yazarın Tüm Yazıları