Yeter! Söz milletin...

Yalçın BAYER

Ormanı siyasetten kurtarın

Cumhuriyetin ilanından bu yana orman varlığının yarıdan fazlasını kaybettik. Ormanlarımız sadece yangınlarla tükenmiyor. Tarım, yerleşme ve benzeri amaçlarla kullanılmak üzere yakılmak, kesilmek suretiyle de tahrip ediliyor. Oy uğruna yasadışı yollarla vatandaşlara veriliyor ya da satılıyor.

Yani vatandaş geçim, siyasetçi seçim için ormanları yağmalıyor.

Eli ormanın içinde olan eski bakanlar hâlâ Meclis'te.

Seçim yıllarına yakın dönemlerde orman yangınları neden artıyor?

Marmaris'te 1978-85 yıllarında Orman İşletme Müdürlüğü yapan Muzaffer Ayhan, önceki gün Cumhurbaşkanı Demirel'e gerçeği ne güzel ortaya koydu:

‘‘Ormanı siyasetten kurtarın...''

Ve son olarak da sabotajlar yeşilimizi götürüyor.

Demirel, ‘‘Yeşile düşmanlık, vatana ihanettir'' diyor.

TEMA Vakfı'nın, orman varlığımızın tahribatıyla ilgili ilginç bir araştırması var. Buna göre, Türkiye, öteki ülkeler arasında en az orman yangını olan bir ülke... Bunun nedeni, ormanların iyi korunması değil, orman varlığının tamamına yakın kısmının ‘devlet ormanı' olması...

Araştırmada, ‘‘Orman kaybına yol açan yasal düzenlemelerin, yani Anayasa'nın 44, 56, 169 ve 170'inci maddelerinin yeniden gözden geçirilmesi gerekmektedir. Bu ülkenin doğal varlıklarına duyarlı vatandaşlar olarak, sahip olduğumuz değerleri gerçekten koruyacak olan yöneticileri seçmeliyiz'' deniliyor.

Ormanlarımızı bekleyen bir başka tehlike de Yargıtay'ın geçen yıl verdiği bir kararla, geçmişte ‘Maki Ayırma Komisyonları'nın makilik alan tespitleri ve özel yasalar gereğince kişiler adına verilen tapuların geçerli sayılması... Bu kararla, ağaçlandırılan makilik alanlara birçok kişi sahip çıkabilecek. Bu konuda önleyici bir yasa çıkarılamazsa, örneğin Gelibolu'daki bazı bölgelerin elden gitmesi hiçten bile değil.

1949-1994 yılları arasında çıkan yangınlar ve buna siyasal etkisini gösterir tabloyu incelerken derin derin düşünelim.

POLİTİKACI NE KADAR ORMAN TELEF ETTİ?

Yıl	Yangın adedi	Yanan alan (Hektar)	Düşünceler
1949	738	35.502	1950'de 5677 sayılı af kanunu çıktı.
1950	987	69.068	...
1951	928	18.884	...
1953	654	17.596	...
1954	1.126	35.580	1954'te 6385 sayılı af kanunu çıktı.
1955	878	27.773	...
1956	1.118	38.983	1956'da 6831 sayılı orman affı da çıktı.
1957	779	28.634	1957 genel seçim yılı.
1958	725	26.862	1958'de 7132 sayılı af kanunu çıktı.
1959	436	8.070	...
1968	387	7.540	...
1969	714	16.354	Genel seçim yılı ve Anayasa değişikliği.
1970	790	15.019	Anayasa değişikliği ve af teklifi Meclis'e verildi.
1972	440	6.913	...
1973	1.208	17.002	Seçim yılı, 1744 sayılı yasa ve orman affı çıktı.
1974	769	14.745	...
1975	811	17.516	Senato ve Meclis ara seçimi.
1976	702	5.171	...
1977	1.615	43.076	Genel seçim yılı.
1978	1.123	13.233	...
1979	1.300	34.122	Senato ve Meclis ara seçimi.
1980	1.092	10.248	...
1981	987	5.449	...
1982	919	3.797	...
1983	968	3.556	...
1994	1.433	7.358	Genel seçim yılı.
1995	1.768	4.790	...
1996	1.645	14.921	İHMAL VE SABOTAJ

*(Tabloda 1996'da, geçmiş yıllara göre daha az yangın çıkarken, Marmaris Dilek Milli Parkı yangını nedeniyle daha büyük alan tahrip oldu.)

Orman evrensel bir kıymettir

Celal Bayar, 1950 seçimlerinde, radyodaki bir seçim propagandasında ‘‘Biz seçimleri kazanırsak, ormanları serbest bırakacağız'' demişti. Seçimleri kazandıktan sonra da bazı ormanlık alanların büyük hasar gördüğünü hatırlıyorum.

Son yıllarda da çobanlar, piknik yapanlar ve de teröristler tarafından yakılıyor ormanlarımız...

Orman evrensel bir kıymettir. Onun içindir ki, dünyanın bir uçunda olan orman yangını ve kıyımı, diğer ucundaki dost-düşman aklı başında her insanın içini sızlatır.

Bunca eğitim-öğretim genişliği, iletişim kolaylıkları içinde böyle mi olacaktı? Babalarımız, dedelerimiz bize yüzeyinin yüzde 35'i ölçüsünde ormanlık nitelikli bir vatan bırakmışlardı. Şimdi bu nispet yüzde 12 olmuş.

Ormanlarımız var olmuş, yok olmuş, büyük çoğunluğumuzun umurunda değil. Biz Orta Asya'yı da kurutmuşuz, buralara gelmişiz. Anadolu'yu da kurutursak gideceğimiz başka yer neresi olacaktır?

Orman nedir, milletimize iyice anlatılmalıdır.

Behçet KUMRAL-Hacıhamza/ÇORUM

‘Orman Yangın Fonu’

Ormandaki cehennem ateşini görünce bizim de ciğerimiz yanıyor. Demirel Baba'ya bir önerim var: Yangın söndürme uçaklarının alımına kaynak sağlamak için bir yıl sureyle su, elektrik ve telefon faturalarına yüzde 10 ‘Orman Yangın Fonu' ilave edilsin. Bu fondan alınacak ilk uçak ‘Fethiye' adıyla yangın canavarının ümüğüne çöksün.

Ağlarsa anam ağlar, gerisi yalan ağlar.

M.Lütfi HODOĞLU / FETHİYE