‘‘Yeni hükümet’’ ve piyasalar

Salih NEFTÇİ
Haberin Devamı

‘‘Yeni hükümetten’’ söz etmek için vakit erken mi?

Bilmiyoruz.

Ama her ne olursa olsun, piyasaların son siyasi gelişmelere doğru tepki verdiğini söylemek zor.

‘‘Fiyatı ne olursa olsun elindekini sat’’, gerçekten de son iki gün için doğru strateji miydi?

KÁĞIDINA BAĞLI

Piyasalarda panik içinde satışa geçen trader'lar bir yanda likidite peşinde koşarken diğer yanda döviz alıyorlardı.

Satılan kâğıdın fiyatına bakmadan.

Oysa hisse senedi ile bono'nun farklı etkilenebileceği bir dönem söz konusu olabilir.

Zor kararları alabilecek, geciktirilen yapısal reformlarda ilerleme sağlayabilecek, uluslararası kriz karşısında ‘‘Biz iyiyiz, iyi yaptık’’ gibi (çocukça) sözlerle yetinmeyip gerçek tedbirler getirebilecek bir hükümet olasılığı bono ve hisse senedi piyasalarını farklı etkileyecektir.

Atılacak ciddi adımlar, ‘‘bono ve bono ile ilgili konularda’’ bazı zararları gündeme getirecektir. Orası doğru. Bazı kurumlar bunun etkilerini hissedeceklerdir.

Oysa aynı tedbirler hisse senedi piyasasının önünün açılması demek olur. Elbette, uluslararası kriz burada bazı zorluklar çıkaracaktır. Ama uluslararası kriz ilelebet de devam edemez.

Bu bir.

HÜKÜMET KONUSU

Şimdiki hükümet giderse yerine gelecek partinin hangisi, kişilerin de kim olduğunu kestirmek gerçekten de kolay değildir.

Hangi parti kiminle koalisyon kurar? Başbakan kim olur?

Uzun bir dönem hükümetsiz kalınır. Siyasi istikrarsızlık artar mı?

Profesyonellerin aşırı tedirginliğinin altında sanırız bu sorular yatıyor.

Ama durum gerçekten de göründüğü kadar tedirgin edici mi? İki soru soralım:

Ciddi bir krize girmekte olan sanayi, ticaret ve bankacılık sektörleri konusunda ‘‘gerçekleri görmezlikten gelen bir hükümet’’ mi piyasalar açısından daha iyidir, yoksa sorunları açıkça kabullenen ve burada tedbir üretmeye çalışan bir hükümet mi?

Şimdiki hükümet düşerse yapısal tedbirler üzerine gidecek bir hükümetin kurulması gerçekten de görüldüğü kadar küçük bir olasılık mıdır?

Bu sorular elbette olabileceği kadar ‘‘açık’’ sorulmuş değil. Ama yine de bazı piyasaların aşırı tepki vermiş olduklarını göstermiyor mu?

SONUÇ

Türkiye siyasetinin son yıllarda girmiş olduğu çizgi bizim her açıdan aynı fikirde olduğumuz bir çizgi değildir.

Ama olaya kişisel tercihleri bir kenara bırakıp, piyasalar açısından baktığımızda son gelişmelerin en azından bazı piyasalar için görüldüğü kadar olumsuz olmadığını fark ederiz.

Bununla birlikte uyarıları dinlememiş, mesleki ilkeleri bir kenara bırakmış, risk yönetimi konusunda çok dikkatsiz davranmış kurumların bundan etkilenmemesi de elbette beklenemez.

Ama söz konusu pozisyonlar alınırken ne yapıldığı bilinmiyor muydu?



Yazarın Tüm Yazıları