Depremin borsadaki yaraları belli ölçüde sarıldı: Bilançolar yakın takipte

Piyasalarda telaffuz edilen veya spekülasyonu yapılan “seçime kadar borsa” algısının depremle bir kesintiye uğrayıp uğramadığı konusu henüz net değil. Enflasyonun yüksek seyrini koruması, alternatif piyasalarda bu aşamada ciddi bir hareketlenme olmaması, borsaya ilgiyi canlı tutacaktır. Öte yandan yüksek kârlı şirket bilançoları açıklandıkça, son dönemde BIST100 Endeksi’ndeki yatay seyrin de etkisiyle fiyat-kazanç oranları geriledi. Depremle birlikte sadece mevcut bilançolar değil, ileriye dönük beklentiler de ciddiyet kazandı.

Haberin Devamı

Borsa İstanbul’da dalgalı seyir devam ediyor. Geçen hafta görülen tepki yükselişi, direnç seviyelerini geçmekte zorlanırken gelen satışlar önemli ölçüde karşılanıyor. Yaşanan büyük depremin borsa açısından yaraları belli ölçüde sarıldı. Çimento, demir çelik, seramik gibi inşaat grubu hisselerinde ciddi primler oluştu. Bu hisselere gelen kâr satışları BIST100 Endeksi’ndeki çıkışı sınırladı. Geçen haftaki yazımızda vurguladığımız “hisse değişimleri” yaşanıyor. Bankacılık başta olmak üzere diğer hisselerde hareketlilik görüldü.

Diğer yandan inşaat grubu hisselerine BIST100 Endeksi’nin bağımlılığı azalmış durumda. Zira önemli ölçüde bu yönde bir fiyatlanma gerçekleşti. Ayrıca, ekonomi yönetiminin Borsa İstanbul’u desteklemek için aldığı destekleyici tedbirler etkili oldu. Fakat bu tedbirlerin de katkısının zayıfladığı söylenebilir. Varlık ve BES fonlarının alım yönlü destekleriyle şirketlerin belli oranda geri alımlarını yapmış olmaları, tedbirlerin piyasa üzerindeki etkisini kısmen zayıflattı. Bu da olağan bir gelişme. Sürekli destek söz konusu olamaz. Bu arada seçim tarihinin yaklaşması nedeniyle Borsa İstanbul’un seçime kadar nasıl bir yol izleyeceği konusu tekrar öne çıktı. Piyasalarda telaffuz edilen veya spekülasyonu yapılan “seçime kadar borsa” algısının deprem ile bir kesintiye uğrayıp uğramadığı konusu henüz net değil. Enflasyonun yüksek seyrini koruması, alternatif piyasalarda bu aşamada ciddi bir hareketlenme olmaması borsaya ilgiyi canlı tutacaktır. Ancak depremin getirdiği ekonomik fatura ve siyasi gelişmeler de piyasalarda dalgalı seyri beraberinde getirebilir.

Haberin Devamı

2022 KÂRLI GEÇTİ

Diğer yandan 12/2022 bilançoları yayınlanmaya devam ediyor. 2022 yılı şirketler açısından kârlı geçti. Yüksek kârlı şirket bilançoları açıklandıkça son dönemde BIST100 Endeksi’nin de yatay seyretmesi nedeniyle fiyat kazanç oranları gerilemiş durumda. Fiyat kazanç oranı şirket değerlemelerinde elbette tek kriter değil. Başka ölçekler de var. Geçen haftaki görünüme göre fiyat kazanç oranları 5.5-6.0 bandında hareket etti. 2023’ün ilk günlerinde bu oran 8.0 seviyelerindeydi. Bu açıdan bakınca daha iskontolu olduğunu söylemek mümkün. Yayınlanan bilançolarla birlikte doğru adreste olmak açısından şirket değerlemeleri büyük önem arz ediyor. Deprem etkisiyle sadece mevcut bilançolar değil, ileriye dönük beklentiler de ciddiyet kazanmış durumda. Beklentilerin değişikliğe uğraması olağan bir gelişme olacaktır. Bilanço döneminde hisse bazlı hareketler yoğunluk kazanmakla birlikte seçicilik öne çıkmış durumda. Borsa İstanbul’da tepki yükselişi ivme kaybetmekle birlikte korunuyor. 

Haberin Devamı

Depremin borsadaki yaraları belli ölçüde sarıldı: Bilançolar yakın takipte

DIŞ PİYASALARDA YÖN ARAYIŞI SÜRÜYOR

Ekonomik verilere bağlı olarak dış piyasalarda algı değişikliği son dönemde sıkça rastlanılan bir durum haline geldi. ABD ve Almanya ile Euro Bölgesi’nde enflasyonun yönünü aşağıya çevirmesi, ABD ve Avrupa merkez bankalarının faiz artırımında yavaşlama olasılığını gündeme getirmişti. Bu gelişme, borsalara ve altın fiyatlarına yükseliş, ABD ve Almanya tahvil bono faiz oranlarına düşüş olarak yansımıştı. Enflasyonda düşüşün ivme kaybederek direnç göstermesi bu algıyı tekrar değiştirdi. Bu defa borsalarda zayıflama, tahvil bono faiz oranlarında yükseliş ve altın fiyatlarında düşüş görülmeye başlandı. Piyasa algısı ekonomik verilere ve merkez bankalarından gelen açıklamalar çok daha duyarlı hale geldi.

Haberin Devamı

RAPHAEL BOSTİC AÇIKLAMALARI FİYATLANDI

Son olarak Atlanta Fed Başkanı Raphael Bostic’in, Fed’in faiz artırım sürecini yaz mevsiminin ikinci yarısında durdurabileceğini açıklaması, ABD borsalarında tepki alımlarına neden oldu. Bu güvercin tondaki açıklamaya karşılık, Boston Fed Başkanı Susan Collins, “enflasyonu kontrol altına almak için faiz artışlarının devam etmesi gerektiğini” söylerken Avrupa Merkez Bankası Başkanı Christine Lagarde ise, mart ayındaki toplantıdan sonra da faiz artırımları yapılmasının olası olduğunu, faiz artırımlarının gelecek verilere bağlı olacağını söyledi. Bu açıklamalar da “şahin” tavrın devam ettiğini gösteriyor. Fakat piyasa bardağın dolu tarafını bir bakıma işine geleni gördü ve Raphael Bostic’in açıklamalarını fiyatladı. Borsalardaki tepki çıkışının yanı sıra diğer piyasa parametrelerine de bu görünüm kısmen yansıdı.

Haberin Devamı

ALTINDA TEPKİ ÇIKIŞI

- ABD 10 yıllık bono faiz oranı yüzde 4.00 seviyesini geçmişti. Ancak bu seviyenin de altına gevşedi. Yükselişini sürdüren Almanya 10 yıllık bono faiz oranı ise yüzde 2.70 seviyesinin üzerinde işlem görmeye devam ediyor. Euro’da kısmen değerlenme, dolarda ise zayıflama görüldü.  Euro/dolar paritesi 1.06’nın altına çekilirken dolar endeksi 105’in hemen altında işlem görmeye başladı. Bu durum altının ons fiyatındaki tepki çıkışının devamını beraberinde getirdi ve 1.850 dolara yaklaştı.

- Petrol fiyatında ise yükseliş eğilimi henüz güç kazanmış görülüyor. Brent petrol 83-84 dolar seviyelerinde işlem görüyor. Petrolde Çin’deki kısıtlamaların kaldırılması ve ekonomik aktivitenin kuvvetlenmesi, ABD ham petrol stok artışları, OPEC’in üretim  kararları, ekonomik veriler ve ABD dolarındaki dalgalanmalar fiyatlamaya konu olmaya devam ediyor. Son dönemde Çin’in talep üzerindeki etkileri daha çok öne çıkmış durumda. Dış gündemde önümüzdeki cuma açıklanacak ABD tarım dışı istihdamı yakından izlenecek veriler arasında olacak. 

Haberin Devamı

BÜYÜME VE ENFLASYON BEKLENTİLERE YAKIN GELDİ

- İç gündemde geçen hafta; siyasi gelişmelerle 2022 yılı dördüncü çeyrek büyüme ve şubat enflasyonu takip edildi. TUİK verilerine göre; 2022 yılını Türkiye yüzde 5.56 büyüyerek kapatırken cuma günü açıklanan şubat enflasyonu aylık yüzde 3.15, yıllık yüzde 55.18 oldu. Beklentilere yakın olduğu için piyasalar üzerinde bir fiyatlama konusu değildi. TCMB tarafından açıklanan verilere göre 24 Şubat ile biten haftada; yabancı yatırımcılar 259.5 milyon dolarlık hisse senedi satarken tahvil bonoda 13.4 milyon dolarlık alım yaptılar. Hisse senetlerinde yabancı payı yüzde 29’un altına çekilmiş durumda. Bankalardaki döviz mevduatı ile TCMB brüt rezervlerinde düşüş eğilimi sürüyor. Kur Korumalı Mevduat’ta (KKM) ise yükseliş devam etti ve 1.55 trilyon TL’ye yükseldi. KKM’deki artış faiz artırımı sonrası ciddiyet kazanmış durumda. Belirsizliğin yükselmeye başladığı dönemde yatırımcıların defansif hareket etmesi olağan bir durum. Dış ticaret açığı aylık bazda ocakta 14.2 milyar dolar olmuştu. Şubatta ise 12.2 milyar dolar olarak gerçekleşti ve yüksek seyrini korudu.

Depremin borsadaki yaraları belli ölçüde sarıldı: Bilançolar yakın takipte

BORSADA 5.350 ÖNEMLİ

- Borsada çıkış hareketi trend direnç seviyelerini geçemedi ve satışla karşılaştı. Çıkışın devamı için 5.350 seviyesinin geçilmesi önemli olacak. Bu seviyeye hareketlenmelerde tekrar satışlar görülebilir. Bu durumda sonraki dirençler 5.570 ve 5.700 seviyelerinde bulunuyor. Geri çekilmelerde ilk destekler ise 5.050-4.980 seviyelerinde görülüyor. Kısa dönem için bu seviyeler önem kazanabilir. 5.750 ve 5.480 sonraki destek noktaları. Tepki yükselişi korunan endekste 5.350 seviyesini geçemeyen çıkış denemeleri satışla karşılaşabilir.

Yazarın Tüm Yazıları