Yoksa açlığa çözüm mü bulundu?

Bilim haberlerini ne kadar yakından izlersiniz? Ben iyi bir dış basın takipçisi olarak eskiden beri çok severim yeni gelişmelerle ilgili haberler okumayı/izlemeyi. Özellikle moleküler biyoloji, genetik gibi alanlardaki gelişmeleri okurken gerçekten heyecan duyuyorum.

Haberin Devamı

Geçtiğimiz hafta da bilim dünyasında beni epey heyecanlandıran ve çok önemli olduğunu düşündüğüm bir gelişme yaşandı. Finlandiya'da bilim insanları havadan yiyecek üretmeyi başardı.

Yiyecek dediğimiz, henüz öyle pek ahım şahım bir şey değil gerçi, bir nevi protein tozu, ama olsun. Araştırmacılar uzun süreli uzay yolculuklarında gıda ihtiyacının karşılanması ve dünyada açlığın önüne geçilmesi gibi gerçekten fark yaratacak hedeflerden bahsediyor.

Yoksa açlığa çözüm mü bulundu
15 günde aşağı yukarı bu kadar üretim yapılabiliyor.

Peki nasıl bir şey yapmışlar? İcat ettikleri cihaz ortalama bir kahve fincanı büyüklüğünde bir protein reaktörü. Bu fincana havadaki karbondioksiti, suyu ve bazı özel mikropları eklemişler. Sonra da elektrolize yani karmaşık maddelerin elektrik kullanılarak bileşenlerine ayrılması işlemine tabi tutmuşlar. Böylece ortaya temel gıda maddeleri kadar besleyici bir katı madde çıkmış ortaya. Yapısının yüzde 50'si protein, yüzde 25'i karbonhidrat, geri kalan yüzde 25'i de yağlar ve nükleik asitlerden oluşuyormuş.

Haberin Devamı

Bir kaşık gıda tozu 15 günde üretilebiliyormuş. Biraz zaman alıyor yani. Ancak hava, su, güneş panellerinden elde edilen üretilen elektrik ve birkaç mikrop katkısı dışında bir şeye ihtiyaç olmadığı için maliyeti çok düşük. Hatta araştırmayı yürüten uzmanlar bu süreçte kullanılan elektrik miktarının, bitkilerin besin sentezi süreci olan fotosentezde kullanılan enerjinin 10'da biri olduğunu söylüyor.

Yoksa açlığa çözüm mü bulundu
Kahve fincanı dediysek o kadar da basit değil.

Araştırmanın yürütücüsü, VTT Teknik Araştırmalar Merkezi Başkanı Juha-Pekka Pitkänen, projeyi anlatırken, "Aslına bakarsanız bütün hammadeler havada var. Gelecekte bu teknolojiyi çöllere ya da açlık sorunu yaşanan başka yerlere taşıyabiliriz. Bir başka alternatif de herkesin evinde bulunacak bir reaktörle ihtiyaç duyduğu kadar proteini kendi kendine üretmesi olabilir" demiş.

Haberin Devamı

Dahası bu şekilde üretilecek proteinin hayvan yemi olarak kullanılabileceğini de söylemiş. Bu ne demek biliyorsunuz değil mi? Tarım arazilerinin hayvan yemi üretimi için ayrılmasına gerek kalmayacak, otlak yapmak için ormanlar kesilmeyecek, tarım ilaçlarına ihtiyaç olmayacak, hatta hayvan yeminin üretildiği yerle tüketildiği yer arasında taşınması sırasında ortaya çıkan karbon emisyonu tarih olacak.

Yoksa açlığa çözüm mü bulundu
Fotoğrafları Lappeenranta Teknoloji Üniversitesi medyayla paylaştı.

Tabii ki bu miktarlarda gıda üretilebilmesi için en az 10 yıl daha beklememiz gerekiyor. Araştırmanın diğer yürütücüsü, Lappeenranta Teknoloji Üniversitesi'nden Professor Jero Ahola, "Halihazırda teknolojiyi geliştirmeye, reaktör konseptlerine, verimliliği artırmaya ve süreci kontrol altına almaya odaklanıyoruz. Sürecin kontrolü yenilenebilir enerjinin modellenmesini ve mikropların büyümesini sağlamayı da kapsıyor. Kafamızdaki fikir, bunun bir kitle tüketim ürününe dönüşmesi, teknoloji yaygınlaştıkça fiyatların düşmesi. Ürünün ticarileşmesi ise ekonomiye bağlı" diye konuşmuş.

Haberin Devamı

Hayaller-gerçekler caps'leri malumunuz. Hayalimiz 10 yıl sonra açlık sorununu çözmüş daha yeşil, daha temiz bir dünya. Gerçeklere gelince...

Yazarın Tüm Yazıları