En güzel aşk romanı

Bir süredir kitabın dizi olarak yayınlanacağı haberleri geliyordu zaten.
İlk kez 1963’de yayımlanan ve 1996’da yazarın kendisi tarafından gözden geçirilen kitap uzun süredir raflardan uzak kalmıştı.
Romanın kahramanı Macide, Ankara’dan İstanbul’a gelirken tren seyahatinde tanıştığı toplumun kaymak tabakasından bir gençle başlayan ama onun işadamı olan ağabeyi ile süren aşkını esas alıyor.
İstanbul’un burjuva ailelerinin gündelik hayatlarını ayrıntılı bir biçimde betimliyor.
Aşk romanı olduğu kadar zenginlerin haksızlıklarını, çirkinliklerini, görgüsüzlüğünü yansıtması açısından da toplumsal içerikli. Ama bu içerik zenginler ile sınırlı değil.
Orta sınıftan bir genç kadının da tanık olduğu şatafat karşısında ve aşkından aldığı destekle kafasını karışması, eleştirdiği kesimlere benzemesi, onlar gibi ihanete bulaşması; ihanete uğramasıyla beraber değerlerine yeniden yönelişi anlamında da zengin bir içeriğe sahip.
Velhasıl iyi bir roman, kaçırmayın.

Adana Altın Koza’da sahici iki film

Yönetmen Çiğdem Sezgin’in ikinci uzun metrajlı filmi “Suna”nın prömiyeri Esas 01 Burda AVM Cinemapink’te yapıldı.
Hatırlarsanız yönetmenin ilk filmi “Kasap Havası”ydı.
“Suna”nın başrol oyuncuları Nurcan Eren ve Tarık Papuçcuoğlu...
Diğer ünlü oyuncu Fırat Tanış ise filmde bir sinema yazarını oynuyor.
Filmi izleyenlerin ilk sorusu ‘bu hikâye gerçek mi’ oluyor. Bu soruyu duyunca yaşasın diyorum demek ki gerçek bir dünya kurulmuş, inandırıcı olmuş film.
“Suna”, erkek egemen dünyada istediği şekilde yaşamaya çalışan, yersiz yurtsuz bir kadının hikâyesini konu alıyor. Bence bu film, erkek veya kadın yanlısı değil insan özgürleşmesine dair, sahici film.
Filmde Yaşar Kemal ve Montaigne’nin aforizmalarına da yer verilmiş.

Rastlantısal Orman (Okuma Odası)

İstanbul 74’ün mekana özgü sergisi Rastlantısal Orman (Okuma Odası), 15 Eylül’de Nef Bebeköy’de açıldı. Amerikalı sanatçılar Jonah Freeman ve Justin Lowe ile Boo-Hooray’in küratörlüğünü üstlendiği sergi, 17. İstanbul Bienali paralel sergiler kapsamında ziyaretçisiyle buluşuyor.
William S. Burroughs’un Elektronik Devrim makalesinden esinlenen New York’lu sanatçı ikilisi Freeman & Lowe, sergi için İstanbul’da Nef Bebeköy’e ait 19. yüzyıldan kalma tarihi yapıyı okuma odasına dönüştürüyor.

Yeni çıkanlar....

Nietzsche ile Akşam Yemeği

Nietzsche günümüzde yaşasaydı gündelik yaşamın dertleriyle bile baş etmekte zorlanan çağımız insanına neler söylerdi?
Giderek kendine, yaşama yabancılaşan modern insan Nietzsche ile aradığı anlamı bulabilir mi?
Peki, Nietzsche ile bir yemekte buluşma şansınız olsa ona siz ne sorardınız?
Dağhan Dönmez, çağımızda yeniden önem kazanan Friedrich Nietzsche ile bizleri samimi bir yemek masasında buluşturuyor ve günümüzün sorunlarına yanıtlar arayacağımız
gerçeküstü bir yolculuğa çıkarıyor! Dağhan Dönmez’in yazdığı “Nietzsche ile Akşam Yemeği” Destek Yayınları’ndan çıktı.

Sakar Kalem

2001 yılında yayımlanan ilk romanı “Eksik Taşlar”la başlayan yazı yolculuğunun 20’nci yılını geride bırakan Yiğit Bener, “Sakar Kalem”de okuma, yazma ve çeviri serüveninden yansıyan düşünceleri paylaşıyor okurlarla:
Gerçekten edebiyatı dert edinerek, derdi gerçekten edebiyat olanlar için...
Fethi Naci’den Ahmet Cemal’e...
Enis Batur’dan Orhan Suda’ya...
Albert Camus’den Georges Simenon’a; edebiyat eleştirisinden çevirmenin masasına...

Murat Özer anısına...

Cristian Mungiu’nun yazıp yönettiği 2022 yapımı “R.M.N”, Altın Koza’da beğendiğim ikinci film.
Romanya’nın ekonomik krizle birlikte yükselen ırkçılık sorununa ayna tutan bir film.
Ahlak ve inanç üzerinden toplumun ikiyüzlülüğünü inceleyen bu film izlenmeyi hak ediyor.
Mungiu’nun sineması izlerken kendinizden geçiyorsunuz çünkü size de birileri haksızlık yapmış olabilir. Daha önce gidip gördüğüm Romanya’yı hatırladım. Yaşamak hatırlamaktır ne de olsa.
Bu yıl yitirdiğimiz sinema yazarı Murat Özer’in sevdiği yönetmenlerden olan Mungiu’nun bu filmi onun anısına gösterildi.

Kim ne okuyor?

◊ Zihni Göktay, Osman Balcıgil’in “Yeşil Mürekkep” adlı eserini okuyor.
◊ Selda Alkor, İclal Aydın’ın “Söylenmemiş Sözler” adlı eserini okuyor.
◊ Ferhat Göçer, Ayşe Kulin’in “Son” adlı eserini okuyor.
◊ Gökçen Gökçebağ, Dr. Robert A. Glover’ın “Efendi Adamın Toksik Kırınganlığı” adlı kitabını okuyor.