“Hadi Seçil yürüyüşe çıkalım, gazeteci görürsek de konuşuruz”

Serdar Ortaç’ın Seçil Gür ile bu fotoğraflarını görünce altına artık bu cümleyi yazasım geliyor: “Hadi Seçil yürüyüşe çıkalım. Gazeteci görürsek de konuşuruz...”

Haberin Devamı

Ortaç 10 günde bir HİT yazdığı dönemlerden bile daha gündemde/ekranımızda/önümüzde.
Günlük spora çevirdiler işi. Sneaker’ları geçiriyor,
Kasketleri-kaşkolları takıyor, birbirinin koluna girip “açıklama yapmaya çıkıyorlar”.
Ama ne “pakedi açılmamış” demeçler...
Bir gün biri “yavru antrikot (doğrusu antilop)” oluyor, diğeri aslan.
Ertesi gün “Cinsellik ilişkinin yüzde 100’üymüş”, onu öğreniyoruz Serdar-Seçil ikilisinden. Zaten ne tam olarak ne olduklarına kendileri de karar verebilmiş değil.
Sevgili diye çıktılar; “Selam dünyalı, biz dostuz” da dediler... Pazartesi yoldaşlar, salı ayrılıp, çarşamba güya tekrar barışıyorlar.
Ortaç’ın söz yazmaktaki mahareti zaten malum. Her şey bu kadar “deli deli” olunca kayıtsız da kalamıyorsunuz... Serdar-Seçil ikilisinin günlük beden-zihin egzersizi seansına mecbur biz de katılıyoruz.

Haberin Devamı

“Hadi Seçil yürüyüşe çıkalım, gazeteci görürsek de konuşuruz”

AÇIKLAMA KARNESİ

Nükhet Duru yeni çekilmiş bir fotoğrafını paylaşıp “Ne kadar yaşlanmış temalı yorumlar görüyorum. Yaş almak böyle bir şey şekerler. Kesin bilgi. Gelecekten bildiriyorum. Her canlı bir gün bunu tadacaktır” yazmış altına.
Belli ki fotoğrafı beğenmiş, paylaşıp altına iltifat almak istemiş. İnsanları “Hiç de değil, ne kadar güzelsiniz” demeye teşvik etmek için de biraz cilve yapmış takipçilerine.
Beğenilerden anlaşılan o ki istediği ilgiyi de başarıyla toplamış.
Nükhet Duru’ya cilve yapmak da, rastık çekmek de, sek sek sekmek de elbette yakışıyor. Ama iltifat için bunlara başvurmasına hiç gerek yok, hemen puanlarımızı verelim:
◊ Fotoğraf güzelliği: 10
◊ Z kuşağı dili kullanma: 9
◊ Espri seviyesi: 9
◊ Etkileşim: 10

“Hadi Seçil yürüyüşe çıkalım, gazeteci görürsek de konuşuruz”

Müzeyyan Senar’ı Ferdi Özbeğen’den dinleyin

Sekiz yıl önce kaybettiğimiz Ferdi Özbeğen’in dönüşü “bir başka” oldu. Özbeğen’in 30 yıllık dostu Ali Rıza Türker’in 2013’te çıkan “Şöhret Dediğin” kitabı yeniden basıldı. Bu vesileyle Özbeğen’in ilginç hayatından anılar tekrar ortaya döküldü.
Onlardan biri de Posta gazetesinde okudum, Müzeyyen Senar ile ilgili:
“Sanat hayatımda İzmir Fuarı’nın çok özel bir yeri vardır. O yıllarda Fuar’da her yıl tekrarlanan büyük bir utanç yaşanırdı. Emniyet amirliğinden parmak basarak çalışma izni alınırdı ve pavyon çalışanından genelev kadınlarına kadar herkes aynı kuyruğa girerdi. Yine bir fuarı döneminde sanatçılar sahne izni almak için Emniyet’te kuyruktaydık. Senar da önümdeydi. Sıra Müzeyyen Abla’ya geldi, polis sordu: ‘Nerede çalışıyorsun?’ Müzeyyen Abla, polis dahil herkesi güldüren cevabını verdi: ‘Tak Tak Hanım’ın evinde...’
Senar’ın Tak Tak Hanım dediği kişi, zamanında İzmir’in en ünlü genelev patroniçesiydi.”
Özbeğen’in şimdi hayatı film de oluyor. Belgesel tadında bir iş olacakmış.
Henüz Özbeğen’i kimin oynayacağına karar verilmemiş. Özbeğen’in sanat hayatında önemli yeri bulunan Sezen Aksu, Ajda Pekkan, Nükhet Duru, Tanju Okan gibi isimleri de yeni nesil oyuncuların canlandıracakmış. Şimdiden kimi, kimin, nasıl oynayacağına çok yükseldim.
İyi hazırlanırsa bir dönemi bütün zenginliğiyle ortaya koyacağına eminim.

Haberin Devamı

“Hadi Seçil yürüyüşe çıkalım, gazeteci görürsek de konuşuruz”

 

Yazarın Tüm Yazıları